Bu sene yıllarımı harcadığım liseden mezun olacaktım ve bunun en iyi şekilde olması için koro takımına girip bir program ayarlamıştık takımdaki son sınıflar mezuniyette sahne alacaktı.
Kısa süren konuşmadan sonra sınırlarımıza geçtik haftada 1 gün prova yapılacaktı.
Bu dersten sonra ise okul bitti çıkışa doğru gittiğimde Jennie peşimden koştu.
"Jisoo hadi kafeye gidiyoruz sen de gel."
"Hı kimle?"
"Ben,Kai,Taehyung,Hyuna ve sen."
"Peki geliyorum."
Jennie ile beraber diğerlerinin yanına gittik ve bir masaya geçtik.
Herkes siparişini verdikten sonra sohbete başlandı.
"Hyuna seni okulda hiç görmemiştim."dedim içeceğimden bir yudum alıp.
Keskin gözlerini bana çevirdi.
"Bu sene geldim Taehyung ve Kai'den ayrı kalmak çok zordu en sonunda dayanamadım."
"Neredeydin ki?"
"Fransa da okuyordum."
Woah Fransa da okumak demek zenginlik demekti ya da bana öyle geliyor.
Daha sonra cilve ile "Eminim Kai ve Taehyung'da beni çok özlemiştir." dedi.
Jennie kıza saldıracak gibi bakarken Kai kolunu Jennie'nin omzuna atıp göğsüne bastırdı bu hareket Hyuna'yı rahatsız etmiş gibi görünüyordu.
Taehyung ise Hyuna'ya bakıyordu sanırım cidden onu seviyordu.
"Ee Taehyung Kai kendine sevgili bulmuş sen de yok mu bir şeyler."
Hyuna yine o keskin gözlerini bu sefer de Taehyung'a dikmişti.
"Biliyorsun Hyuna her kız benden etkilenir ama öyle bir düşüncem yok." Taehyung'un gülerek dediği şey ile Hyuna ciddileşti.
"Her kız senden etkilenir yani?" diyip bana kaçamak bir bakış attı.
Bu aşk ortamı beni gerdiğinde çantamı toplamaya başladım ve bir işimin çıktığını söyleyip yanlarından gittim Jennie'de benimle gelmişti.
Yol ayrılığına geldiğimizde sarılıp dağıldık ve çok kısa bir süre sonra eve vardım babam bahçede çiçekleri suluyordu ben de hemen yanına koşup onu öptüm.
"Ah beni korkuttun Jisoo ne zaman geldin?"
"Şimdi geldim."
"Aç mısın kızım?"
"Yok babacım arkadaşlarla kafeye uğradık."
"Tamam kızım geç içeri ben geliyorum."
Ben odama çıkıp pijamalarımı giydikten sonra aşağı kata indim mutfağa girdiğimde babam bir şeyler hazırlamış ve masaya koyuyordu.
Tabiki doymadığımı anlamıştı.
"Sen harikasın." diyip yanaklarından bir kez daha öpüp yemeğime odaklandım.
Akşama kadar babamla zaman geçirdikten sonra uyumak için odama çıktım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
+
Saçımın örgüsünü açıp dağıttım ve babamın hazırladığı kahvaltıyı hızlı bir şekilde yapıp okula girdim.
Okulun köşesinde Taehyung,Kai ve Hyuna duruyordu beni gördüklerinde her ne konuşuyorlarsa kestiler ben de umursamadım ve selam verip sınıfa girdim.
Dersin başlayacağı dakika Taehyung nefesler içinde sınıfa girdi ve yanıma oturdu büyük ihtimal hocadan önce girmeye çalıştı.
Normalde neden geç kaldığını sorardım fakat istemsiz bir şekilde tavır almıştım.
Tam kalbimi hızlandıran birisi çıkarken sevdiği birisinin olduğunu öğrendim ve bu benim durmamı sağladı en azından erken öğrendim.
Dersin yirminci dakikasına girecekken önüme bir kağıt kondu.
"İyi misin?" okuduktan sonra Taehyung'a baktım bana merakla bakıyordu.
"Evet" hızlıca bir cevap yazıp ona verdim.
"Pek iyi görünmüyorsun."
"Beni tanıyormuş gibi konuşmayı kes."
Cidden ne yapmaya çalışıyorsun Taehyung neden beni merak ediyorsun?
Kağıdı okuduktan sonra hoca bize bakınca çantasına attı ve derse döndü.
Sonunda o bitmek bilmeyen dersin zili çaldı ve hemen ayağa kalktım gideceğim sırada Taehyung kolumu tuttu.
"Konuşalım mı?"
"Ne konuşacağız?"
Taehyung etrafa baktı ve bir anda beni peşinden çekiştirmeye başladı okulun en karanlık köşesine gelince de durdurdu.
"Sen kafayı mı yedin sınıfta konuşabilirdik!"
Çekiştirdiği bileğime baktım acımıştı.
"Bir şeyler anlatmak istiyorsun ama anlatamıyorsun değil mi?"
Sorusuyla gözümü bileğimden çektim ama bu sefer de o bileğime odaklandı.
Ellerini bileğime getirdi ve sessiz bir küfür mırıldandı.
"Çok acıyor mu?"
Elimi elinden çektim ve "Hayır" dedim.
Başını salladı ve sorusunu tekrar ettiğinde derin bir nefes aldım.
"Beni çok iyi tanıyormuş gibi yapma Taehyung ya da arkadaşınmışım gibi davranma daha yeni konuşmaya başladık bu yüzden benim hakkımda ne bilebilirsin ki?"
Bıkkınlıkla nefes verirken konuşmasıyla ona döndüm.
"Annen sen 5 yaşındayken uçak kazasında öldü bu yüzden uçaktan korkuyorsun şuan babanla yaşıyorsun ve baban doktor olmanı istiyor fakat sen ona her sahne alışında yalan söylemek zorunda kalıyorsun çünkü bilse çok üzülür,hiç kardeşin yok."
"B-bunları nereden biliyorsun?"
"Seni hiç tanımadığımı sanmıştın değil mi yanıldın." bana daha da yaklaşırken ben de geriye gidiyordum en sonunda ise sırtım bir duvara değdi.
Taehyung geldiğinde elini sağ tarafa attı tam soldan çıkacakken bu sefer de sola attı gözlerimiz birleşmişti ve Taehyung yine o sesiyle konuştu.
"Senden hoşlanıyorum Kim Jisoo."
Bu saçmalık daha dün Hyuna'yı seviyordu.
Yüzüme cürretkâr bir gülüş ekledim.
"Benim hakkımda bir şeyi unutmuşsun Taehyung ben birisine çok zor güvenirim."
Sözümden sonra eğildim ve kollarının altından geçip gittim.
_________
Heyyoo bölümü nasıl buldunuz??
