Zifiri karanlık ormanda birden ayağa kalkıp ileri doğru koşmaya başlayan Salur, bir ağaca çarparak yere düştü. Bu sese irkilen alakargalar bir an olsun havalandılar ve etraf aydınlandı. Tam o sırada iler doğru bakan Kıraç, ormanın bitişini sezdi. Salur'u tuttuğu gibi ayağa kaldırıp çekerek kendi ile birlikte koşmasını sağlayan Kıraç, ormanın bitişine geldiğinde önlerinde uzun bir ova ve ardından da bir dağ gördü. Kargalar hala tepelerinde uçuyorlardı. Koşmayı bıraktıkları an tekrar dan tepelerine binip onları öldüreceklerini biliyordu ikisi de. Ovayı boylu boyunca koşmaya başladılar. 2 tane adam ve arkalarında onları takip eden yaklaşık 200 karga. Tepeden çıkmayı bitirdiklerinde artık yolun sonuna geldiklerini düşündüler. O sırada ileride bir ses yükseldi . "Devam edin insanlar, gelin." İleri doğru baktıklarında diz boyunda, ağaçtan bir cüce mi ? İblis mi ? Bir kuklayıda andırmıyor değil aslında. Koşmaya başlayan küçük yaratığı takip ettiklerinde kendilerini bir evde buldular.
Bu ev bir nehrin hemen bitişiğindeki toprakta bulunan bir ağacın içine yapılmıştı. Küçük yaratık ortadan kaybolmuştu. Kıraç kapıyı tıklattı çaresiz bir şekilde. İçerden bir yaşlı sesi "Aah kaç defa arkadaşlarını buraya getirme dedim sana Oray." Kapıyı araladı ve "Parola ?" dedi . Kıraç arkalarından gelen kargaların tepelerine çökeceğini anladı ve kalan gücünün son damlasıyla kapıya bir tekme attı. Kapı kırıldı ve yere düşmüş yaşlı bir adam gören Salur, korkuyla yaşlı adamı kaldırdı. "Bize yardım et yoksa ölücez." diyerek yaşlı adamı sarsmaya başladı."Yardım etmelisin yardım etmen lazım." Cebinden yaralı mı ölü mü belli olmayan kargayı çıkaran Kıraç yaşlı adamın önüne bıraktı. "Sen ciddi misin ? " diyerek Kıraç'ın yakasına yapıştı Salur. "Ölüyoduk be, yolda atsaydın ya kargayı." Yaşlı adam ayağa kalktı " Sus artık.Yarım akıl" "Yarım mı ? Nasıl bir akıl yarım olabilir ?" diye sordu Salur. Yaşlı adam tek elini kafasına koydu ve sessizce söylendi "Ahh evrenler arası geçiş kafamı allak bul." Dedi ve aniden durdu.
"Basilisk! Bu bir basilisk Bunlardan hala kaldımı?" Salur masanın üstünde kendisindede olan bir cep kitabı gördü, açtı ve sayfalarını karıştırmaya başladı. "Buldum"
Bir basilisk "karakurbağasının altında kırılan horoz
yumurtasından" doğar. Gerçekte şekil değiştiren bir
ejderhadır ve başka ejderhaların sekillerine girer. yarı
kuş yarı ejderha Kokatris(cocatrice) ile karıştırılır.
"Ordakilerin hepsini biliyorum ahmak." Dedi yaşlı adam,kitabı aldı ve rafa koydu. "O yaratığı yakalayıp eğitirsek o alçak,şerefsiz Boyga Kral'ını bile taht dan indirebiliriz.Gaza gelmişti yaşlı adam çok belliydi. "Kargalara ne oldu acaba" dedi Kıraç. Yaşlı adam;
- Muhtemelen bulunduğumuz ağacın dallarında sizin çıkmanızı bekliyorlar. Kaç tane karga vardı ?
- 200-300 arası olabilir.
- Hiç bu kadar fazla kişiye hayal gördürtmemiştim.
- Sen bir büyücü müsün?
- Evet.
- Benim babamın arkadaşı da büyücüydü 200 ruh birden aynı anda hayal göremez .Bunu bilmek için büyücü olmaya gerek yok. Ne yapacağız ?
Yaşlı adam "Evet evet bende memnun oldum adım Akşin" dedi ve dışarı çıktı. Kıraç ve Salur uzaklaşan karga sürüsüne baktılar. "Hayır bu gerçekten imkansız" dedi Salur. Akşin içeri girdi ve "Sürü psikolojisi yarım akıllı, sürü psikolojisi" dedi.
2.Bölüm sonu
