10 (düzenlendi)

7.6K 498 211
                                    

•jungkook•

misafirler için yemekleri hazırlamış taehyung'u bekliyordum. gün içinde oyunlar oynayıp beraber yemek hazırladığımız için jeongin uyuyakalmıştı.

taehyungla severek evlenmiştik, çok severek... ben lise ikideyken gelmişti okulumuza. benden iki yaş büyük olmasına rağmen yurtdışından geldiği için aynı sınıftaydık. annesiyle babası ı. kore'ye de annesi için gelmişti.

sınıfta gerekmedikçe sesim çıkmazdı. bu yüzden ilgi çeken bir tip değildim. ama onun ilgisini çekmiştim işte. sıra arkadaşım o gün gelmediği için yanım boştu. taehyung da böylece yeni sıra arkadaşım olmuştu. ona bakarken bana gülümseyip tahtayı arkadan göremeyeceğini söyleyince sıra arkadaşım olduğunu söyleyememiştim.

taehyung çevreyle ilgilenen biri değildi. sabah gelir, dersleri dinler, öğle arasında benimle yemek yer ve giderdi. bana ilgisinin olduğunun farkındaydım. her ne kadar belli etmemeye çalışsa da bakışlarından anlıyordum bunu. onun da anladığına emindim. hislerimizin farkındaydık fakat hiçbir zaman birbirimize yaklaşmadık, yaklaşamadık. taehyung'un benim aksime cesaretli olduğunu, korkak olmadığını biliyordum ama o benim için benden uzak durdu. neredeyse iki yıl boyunca birbirimizi uzaktan sevdik. hayatımıza kimse girmedi.

üniversite için seçim zamanımız gelmişti. hayatlarımız öğretmenler ve ailelerimiz tarafından çizilmişti. bizim için en iyi olacak kararlar alınmıştı. vazgeçemezdik. taehyungla bağımız tamamen kopacaktı.

tercihlerin son günüydü. odamda, taehyung olmadan ne yapacağımı düşünüyordum. o sırada taehyung aradı. buluşmak istedi. sahile gittiğimde yanına, kuma, oturdum. uzun bir süre denizi izledik. onun konuşmasını bekledim. "benimle gel." dedi. "benimle amerikaya gel ve aşkımızı yaşayalım." tereddüt etmeden kabul ettim. yaşayabileceğim zorluklar, ailem, hiçbir şey o an aklıma gelmemişti. pişman oldum mu? asla. üniversite yıllarım onun sayesinde güzelleşti. hiçbir zaman keşke demedim, hiçbir zaman bana keşke dedirtmedi. bir kez bile üniversite hayatı diyerek kendini eğlencelere atmadı. bir kez bile beni merak içinde, şüphe içinde bırakmadı. ne yaşamak istediyse benimle beraber yaşadı. şimdiyse nasıl bu hale geldik anlayamıyorum. evliliğimiz için benden daha heyecanlıydı, jeongin için benden daha heyecanlıydı. her şeyin düzeleceğini söylediğini biliyordum, ona güveniyordum da ama ya düzelmezsek diye düşünmeden de duramıyordum. ilk kez "ya olmazsa" diye düşünüyorum.

oturduğum yerde taehyungu bekleyip geçmişimizi düşünürken kapının çalmasıyla kapıya koştum. kapının yanındaki aynaya bakarak saçımı düzeltip kapıyı açtım. karşımda gergin bir taehyung ve güzel hatta kusursuz bir kadın vardı. hamile olduğundan bahsetmiş miydim?

"jeongguk, bu kelsey winson. yeni ortağımız."

🧚🏻‍♀️🧚🏻‍♀️🧚🏻‍♀️

pek içime sinmedi😔 olanlar olacak sonra da finaaaal. kendinize iyi bakın💘
ARKADASLAR AYRICA 29K NE NAPIYOSUNUUUZ😱

düzenlendi 270920

ve artık 43K!! gerçekten inanamıyorum😭

homeWhere stories live. Discover now