XIV.

1.5K 76 91
                                    

Draco gece duyduğu ağlama sesi ile uyandı. Hermione arkasını dönmüş ağlıyordu.

"Neyin var birtanem?"

"Yok birşeyim."

"Neden ağlıyorsun?"

"Bilmiyorum. Kendimi çok suçlu hissediyorum. Sanki bebeğimizin katili benmişim gibi geliyor."

"Bunu birdaha duymayayım. Senin hiçbir suçun yok. Sen bilemezdin böyle olacağını. Ayrıca beni kurtardın."

Hermione Draco'ya sarıldı ve bu düşünceleri kafasından atmaya çalıştı.

"Seni annemle tanıştırmak istiyorum Pansy." Dedi Ron.

"Annenle mi? Annen beni beğenmez ki."

"Neden beğenmesin? Zekisin. Güzelsin."

"Öyle miyim?" Dedi Pansy gülerek.

Ron onun dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu. Ellerini tuttu.

"Öylesin. Harikasın."

Draco Hermione'yi mutlu edecek birşeyler yapmak istiyordu ama ne yapacağını bilmiyordu. Zaten Hermione dışarı da çıkamazdı dinlenmesi gerekiyordu.

"Draco."

"Söyle birtanem."

"Saçlarınla oynayabilir miyim?"

Draco gülümseyerek başını Hermione'nin dizine koydu. Bu onun da hoşuna gidiyordu.

"Bebeğimizin saçları da senin gibi olurdu. Gözleri de. Masmavi."

"Hermione. Bunu konuşmayalım. İkimizde üzülüyoruz."

"Elimde değil."

1 Hafta Sonra Hermione iyice toparlanmıştı. Ama yine de Draco ona dokunsan kırılacakmış gibi davranıyordu.

O yürüyüşe çıkmak istemişti ama Draco kabul etmedi. Bahçeye çıkmanın daha iyi olduğunu söyledi.

Hermione çift kişilik salıncağa oturmuş Draco da dizlerine uzanmıştı.

"Daha önce nekadar güzel olduğunu söylemişmiydim?"

"Evet."

"Peki nekadar zeki olduğunu?"

"Söylemiştin."

"Sana aşık olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum."

"Beni utandırıyorsun."

"Utanınca çok tatlı oluyorsun. Ve ben acıktım."

Hermione küçük bir kahkaha attı.
Konuyu çok güzel bağlamıştı.

"Ne yapmamı istersin?"

"Senin yorulmaman gerek. Dışarıdan söyleriz."

"Dışarıdan yemek istemiyorum."

"Tamam ozaman. Ben hazırlarım."

"Sen? Yemek?"

"Evet. Elim çok lezzetlidir. Göreceksin."

"Gerçekten zehirlenmek istemiyorum."

"Kalbimi kırıyorsunuz Bayan."

"Eh iyi bakalım. Sana mutfağa kadar eşlik edeyim."

Hermione Draco'nun pişirdiği et ve pilavdan birazcık aldı.

"Draco. Bu yediğim en lezzetli et."
Hermione Draco'nun bir felaket yaratacağını sanıyordu ama gerçekten çok güzeldi.

"Sana söylemiştim. Afiyet olsun."

"Artık yemekleri sen yapıyorsun."

"Alt tarafı bir et pişirdim. Okadar da iddialı değildi. Sürekli yemek yapmakla uğraşamam sanırım. Hem senin elinden yemek isterim. Sen tamamen iyileşte yapacak çok şey var." Dedi Draco gülerek.

"Anlıyorum Draco. Beni yatağa atmaktan bahsediyorsun."

"Ah okadar belli oluyor mu?"

"Yok canım. Bunu hergün ima ediyorsun okadar."









Bölüm kötü oldu kusura bakmayın yazacak birşey gelmedi aklıma.

Draco'nun güzel yemek yapacağını hiç düşünmezdim.

Artık evlensinler mi? Yoksa böyle iyi mi?

Fazla beklemeden bebek gelsin mi?

Umarım beğenmişsinizdir. 💜🌌

              <3 Tipe bak yerim <3

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


              <3 Tipe bak yerim <3

~Endless~ Dramione Where stories live. Discover now