"Ben seni 8 yaşımdan beri seviyorum.."
"..."
....
Eylül, çocukluk aşkı olan adam için canını vermeye razıydı. Onun gözlerine ilk baktığında aşık olmuştu ona.
O günden beri de kafasındaki tek isim o olmuştu..
---EyAl---
Neredeyse 3k olduk, okuyan okumayan herkese sonsuz teşekkürler♥️🌃
Eylül...
Beklemek. Saatlerdir sadece bekliyordum. Ondan bir haber gelecek diye kalkmıyordum yerimden. İyi haberi o kadar çok istiyordum ki... Göz altlarımın şiştiğinden emindim, ama hiç bir şey burada onu beklememe engel olamayacaktı. Ali uyanana dek burada bekleyecektim.
Doktor gelmişti bir kaç dakika sonra. Kalktım, gözlerine yalvarırcasına baktım.
"Ali iyi olacak mı?" Dedim.
Bana bakıp gülümsedi, "Uyanmış, ona bakmaya gelmiştim." Dedi.
Hiç beklemedim, ayaklarım beni Ali'nin odasına götürmüştü. Doktora sordum.
"Ben de onu görebilir miyim?"
Bana gülümsedi, "Tabii ki," dedi.
Gerekli şeyleri taktıktan sonra girdim bende odaya. Ali gözleri açık etrafa bakıyordu. Gözleri doktora kaydığında, gözlerimden yaşlar akıyordu.
"Gitmedin." dedim sevinçle.
"Gitmeyeceğim," dedi bana gülümserken.
...
Ali uyanınca herkes derin bir nefes almıştı. Bir kaç gün gözetim altında kalacaktı sadece. Ali ve Eylül odadaydı şimdi, konuşuyordular.
Ali gülerek baktı Eylül'e.
"Ben seni kaybetmeyi hiç istemiyorum, Eylül." Dedi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bende seni kaybetmek istemiyorum. Hep benimle kal, olur mu?"
"Bundan bir kaç ay önce, senin hakkında tamamen farklı ve haksız düşünüyordum. Sana aşık olma fikrine imkansız bakıyordum. Senden o kadar çok kurtulmak istiyordum ki... Sonra bana yazdığın o mektubu buldum. Benim için yaptıklarına gitti aklım, anladım. Sen benim için dünyayı yıkabilirsin Eylül. Bana verdiğin değeri geç de olsa anladım. Şimdi de anlıyorum, eğer hayatım bir film ya da dizi olsaydı, hikayemin esas kızı sen olurdun. Sensiz bir hayat düşünemiyorum artık Eylül."
Ali
Bana bakışları, gülüşü... Kalbimin sonsuza dek durmasına yeter de artardı bile. Elleri elimi tuttu sonra.
"Seni yeniden görmeden önce seni unutmuştum Ali, seni yeniden orada görünce içimde bir şeyler oldu," dedi. Nefes aldı ve gözlerime bakarak devam etti. "Senin için ölüme bile gidebilirim, Ali. Yeter ki sana bir şey olmasın."
Gülümsedim, elini okşadım. Sonra içimden gelen şeyleri söyledim.
"Ben buradan çıkınca nikah tarihi almaya gidelim, ne dersin?"
