SIRLAR

55. BÖLÜM

Asya
Ufuğun geldik demesiyle hızla aşağıya inip hastaneye girdim. Orda duran asistanlara kayla nerde diye bağırırken sonunda biri 2. Katta yoğun bakımda olduğunu söyledi. Hızla hep beraber 2 kata çıkarken gözlerim yoğum bakım yazısını arıyordu. Sonunda yoğun bakımın önüne gelirken endişeli bir adamın kapının önünde volta attığını gördüm. Hızla yanına giderken beni arayanın o olup olmadığını sordum. Bana evet derken olayları anlatmaya başladı. "Sabaha karşı yolda ilerlerken yalpalayarak yolda ilerliyordu yanından geçicekken bir anda önüme çıktı. Ne yapacağımı bilemedim hızla durmaya çalışsamda artık çok geçti. " Endişeyle ona bakarken "durumu nasıl"dedim. Adam "durumu ağır ameliyata aldılar. " Dedi ezgi bağırarak ağlamaya başlarken selin ona teselli etmeye çalışsa da oda onun kadar kötü haldeydi. Ufuk bana sarılırken hıçkırarak ağlamaya başladım. Kollarımı ufuğun boynuna dolarken ona sıkıca sarıldım. Kapı açılma sesi duymamızla oraya dönerken yoğun bakım kapısı açılmış ve bir doktor dışarı çıkmıştı. Hızla yanına giderken kaylanın durumunu sordum. Durumunun oldukça ağır olduğunu bu yüzden uzun bir süre yoğun bakımda kalacağını söyledi. Yere çöküp ağlaya ezginin yanına giderken ufuk durumu ile ilgili bilgi almak için doktorla konuşuyordu. Kaylanın nasıl böyle bir şey yaptığını aklım almıyordu. Bu resmen intihar etmek gibi bir şeydi.

Ezgiden devam

Kaan odadan çıkmadan hemen önce bana seni yemekleri sevdiğim kadar çok sevdim demişti. O beni derinden etkilerken odada hıçkırarak ağlamaya başlamıştım. Kaan dan bahsediyorduk. Onun hayatında yemekten başka hiç bir şey yoktu ve o hayatına benide dahil etmişti. Her ne yaşamışsam yada yaşattıysa da pişman veya üzgün değildim. Onu seviyordum beni seviyordu. Kendime gelmeye çalışarak odadan çıktım. Kaanın üzüldüğünde gidebileceği yer olan mutfağa gittim.  Masada oturmuş ağlayarak yemek yiyordu. Hıçkırığımı içime atarken yanına ilerledim. Beni görünce başını çevirip gözlerini silerken "ne işin var burda "dedi. Dudaklarımı dişlerken gözlerimden yaş akmaya devam ediyordu. Hala bana bakmazken "üzgünüm kaan. Ama bunu sana nasıl söyleyebilirdim. Zaten aramız her zaman dengesiz ruh hali içerisindeydi." Başını bana çevirirken  "yinede ezgi bunu senden duymak isterdim. "Dedi. Başımı eğerken "biliyorum kaan özür dilerim. Ama bir bikini mevzusu için beni rezil ettin korumalara. Bunu sana söylemeye nasıl cesaret edebilirdim." Başını yemeğine çevirirken yanındaki sandalyeyi çekip oturdum. Bana kısa bir bakış atsada "kaan böyle yapma. Biliyorum seni çok zor bir duruma soktum ama buna mecburdum. Bunu yapmasaydım öldürülürdüm. Gerçi şimdi de açık bir hedefim" yemeğini kurcalarken "ne demek istiyorsun"dedi. Başımı yere eğerken "hedefim kaan. Bunları yani ajan olduğumuzu öğrenmeniz bizim ölümümüz. " Başımı kaldırırken kaanında bana baktığını gördüm. Gözlerim gözlerine kenetlenirken "seni seviyorum kaan ve sana asla zarar vermezdim. Lütfen beni affet. " Yeniden yemeğine dönen kaanın elinden tutarken "seni kaybetmek istemiyorum kaan. Hayatımda tek olumlu şeysin. Lütfen affet beni
Sana söylemeliydim biliyorum ama sende beni anla sana söylersem nasıl bir tepki vereceğinden çok korktum" bakışları elimize giderken bana döndü. "Bu o kadar kolay değil ezgi. Bende seni seviyorum ama her ne olursa olsun bana söylemeliydim. Bilmeliydim" gözlerim yeniden dolarken "biliyorum özür dilerim... Özür dilerim lütfen affet. Bir daha senden hiç bir şey saklamayacağım inan bana. Sonucunda beni rezil etsende beni terk edecek olsanda sana söyleyeceğim. Lütfen affet beni." Başını sallarken "bilmiyorum ezgi. Bilmiyorum"dedi. Elini elimden çekerken  gözlerimden yaş aktı. Elimle gözlerimi silerken kaana "ikimizde üzülüyoruz kaan buna ne gerek var. Sana söz veriyorum bir daha senden bir şey saklamıcam. Söz. Lütfen affet" başını kaldırırken "yemin et"dedi. Gözlerimden yaş aksa da gülümserken "yemin ederim"dedim. Kaan elleriyle gözlerimde ki yaşları silerken seni seviyorum dedi. Ona sıkıca sarılırken bende seni çok seviyorum dedim. Bir müddet öyle kalırken kaan benden ayrılıp yemeğine döndü ve "sende açmısın"dedi. Gülümserken "bana da vericekmisin"dedim. Kaan gülerken"düşünüyorum"dedi. Yanağına öpücük kondururken yemeğinden bir kaşık ağzıma attım. Kaan gülümseyerek yanağıma öpücük kondururken "bir daha asla aramıza sır girmesin ezgi.bir daha affedemem"dedi. Ondan ayrılırken "bir daha asla kaan"dedim.

Yarım saattir kaanla konuşup muhabbet ediyorduk. Biz diğerlerinin aksine erkenden barışan ilk çifttik büyük ihtimalle.  Bunu fark eden Kaan biraz duraksarken "kaan sizinkiler bu duruma çok sert bakıyorlar istersen barıştığımızı onlara söylemeyelim"dedim. Kaan bana gülümserken "onlardan saklıcak değilim ezgi. Onlardan korkmuyorum. Benim hayatım benim kararım onlar karışamaz."gülümserken kaan devam etti. "Ama onlara şuanda söyleyemem. Hepsi şuanda öfkeli ve sinirlidir. Ama bu buluşup konuşmayacağımız anlamına gelmez. Aramalarıma açacaksın. Beni merakta bırakma."dedi elimi ellerinin arasına alıp öperken. Gülümseyerek ona sarılırken "iyiki varsın "dedim. Yanından ayrılırken "ben gideyim kızlar yanlız kalmasın. " Kaanda ayaklanırken "tamam"dedi. Villadan çıkarken yüzümde aptal bir gülümseme vardı. Ve bu durum beni mutluluktan ağlatmaya yetiyordu. Gözlerimden deli gibi yaşlar akarken sanki kaanla barışmamılız givi ağlamaya başladım. Selinle karşılaşırken villadan çıktık. Asyayı kapının önünde görünce selin asyaya gidip sarılmış ve deli gibi sağlamışlardı. Onlara sarılıp bende ağlarken demekki gerçekten onlar benim kadar şanslı olamamışlardı. Asya ufuğu arayıp bizi her şeyin başladığı eve götüreceğini söyledi. Çok geçmeden gelen ufuğun arabasına binerken kafamı cama dayadım. Kaanla barışmıştık. En dengesizleri olsada beni affetmişti. Bana güveniyordu. Eve gelirken aşağı indik. Ah bu ev. Gerçekten herşeyin başladığı ev. Benim kaanın hizmetçisi olduğunu öğrendiğim ondan korkarak bahsettiğim kişiydi. Oysa şimdi sevgilim herşeyimdi. Hayat ne kadar garipti işte. Beklemediğin anda karşına başka şeyler çıkarıyordu. Kızlardan en son ben sevgili olsamda gerçeklerden sonra tek sevgili kalan çifttik. Bu durum beni hem mutlu ediyor hemde kızlar için üzülmemi sağlıyordu. Asya ile selin berbat haldeydi. Allah bilir kayla ne haldeydi. Onlar ilk sevgili olan çiftti ve uzun zamandır sevgiliydiler tabi flörtleşme dönemini saymıyorum bile. İnşallah kayla iyidir diye aklımdan geçirirken asyanın telefonu çalmış ve ciddiyetle ayağı kalkmıştı. Korkuyla ona bakarken kaylanın kaza geçirdiğini söyledi. Korkuyla vücudum titrerken inşallah iydir diye dua etmeye başlamıştım bile. Ufuğun arabasına hızla binerken direk hastaneye doğru yol aldık. Bildiğim bütün duaları okumaya başlamıştım. Kayla benim için çok değerliydi. Hayatımda olmayan kız kardeşim gibiydi. Onu kaybedemezdim.