Rhea hamileligi süresince Mars'la aşklarını yaşamaya devam ettiler ihtiraslarına kapılıp olacakları unutmaya çalıstılar ancak yinede ikiside tedirğindi. Rhea gündüzleri Mars'la sorunsuz görüşebilmek için kimsenin onları görmemesi için hicbir sorun çıkmaması için bol bol dua eder tanrıdan yardım isterdi. Mars gecelerin olmasını sabırsızlıkla beklerdi aşkını görmek icin heyecanlanırdı. Gece olduğunda iki aşık biaraya gelir sohbet ederlerdi birbirlerine bakıp hasret giderirlerdi birlikte keyifli vakit geçirirlerdi. Günler geçtikçe Rheanın karnı fazlasıyla büyüdü ve artık insanlar süphelenmeye başlamıştı. Ve o an geldi artık Rhea çocuklarını Mars'ın , biricik aşkının armağanlarını kucağına alacaktı. Rhea bir yandan cok mutluydu biryandanda korkuyordu bir rahibenin hamile kalmasınin cezanın ne anlama geldiğini biliyordu. Rhea birgün odasına giderken merdivenlerin başına geldi ve adımlarını atarak yukarıya cıkmaya başladıki yolun yarısında bacaklarının ıslandığını fark etmişti ve doğum anının geldigini anlamıstı. Hemen gizlice arkada karanlık bir odaya geçtı kollarını ısırıyor ve acısını hafifletmeye çalışıyordu sesini olabildiğince kısmaya özen gösterdi. Sesizce doğum ğercekleşti ve Rhe iki tane erkek çocuğu doğurdu hiç beklemiyordu ikiz doğurmayı cocuklarını kucağına aldı ve onların kokusunu içine çekti sanki birdaha görmeyecekmiş gibi onlarla hasret giderdi ve çocuklarını emzirmeye başladı.
