Promoción/ Lila Blanca

1.9K 63 54
                                    

"Kimmiş bu yazar? Buldunuz mu?"

"Maalesef efendim. Edinebildiğimiz tek bilgi Lila Blanca kod adıyla sosyal medya üzerinden hikaye ve yazılarını paylaştığı."

"Nasıl ya? İsmi, cismi, cinsiyeti yok mu bu yazarın? Tanımıyor mu kimse?"

"Tanıyan elbet vardır ama. Kimse ele vermiyor. Arkası sağlam. Ya kimse o olduğunu bilmiyor ya da bilenler ona gerçekten sadık. İyi gizleniyor."

"Her ne olursa olsun. O yazarı bulmanızı istiyorum. Yazılarını, hikayelerini okudum. İlerde çok rağbet görebilir. Bu da bizim için büyük bi' fırsat demektir... Ne yapın ne edin ama o yazarı bulun bana. Gerekirse yerin altını üstüne getirin, bakılmadık site bırakmayın. Fanlarıyla konuşun ama o yazarı. Bana. Bulun... Anladın mı?" dediğinde karşısındaki görevli, adamın bu hırsına şaşırmıştı. Korkmadan edemedi.

"Nasıl isterseniz efendim."

"Çıkabilirsin." Dedi az önceki sinirli halinin aksine gayet yumuşak bir tavırla. Görevli bu sefer de onun bu ani ruh hali değişimine şaşırmıştı. Fakat bir şey demeden çıktı.

Adamsa fazlasıyla sıkılmıştı. Bu durum onun canını sıkmaya yetmişti. Hangi yazar ünlenmek istemezdi ki? Neyin nazıydı yani bu?

"Seni bulduğum zaman koşa koşa teklifi kabul etmeyeceksin sanki. Boşuna uğraştırıyorsun beni de diğerlerini de. Ünlenmek için yazıp naz yapıyorsun bi' de. Cinsiyetin ne bilmem ama fazla nazlı bi' tip olduğun ve gıcık olduğunu şimdiden tahmin edebiliyorum." kafasını dağıtmak istiyordu.

İnstagram'a girip gezmeye başladı. Karşısına çıkan fotoğrafla durdu ve iyice inceledi.

"Off be kızıım. Her seferinde düşüyorum sana." diye mırıldandı. O sırada kapı aniden açıldı.

"Hop babako naprosyon?" dedi genç çocuk neşeli bir şekilde yakın arkadaşının odasına aniden dalarken. Barış incelemeye daldığı fotoğraftan bu şekilde ayrılabilmişti ancak.

"Düşüyorum." diyebildi masasının önündeki sandalyeye kurulan dostu Berkan'a.

"Ney? Düşmüyon ki oğlum ne güzel oturuyon işte."

Arkadaşının bu salak haline göz devirip açıkladı kendini.

"Yere değil zaten beyinsiz. Kıza düşüyorum."

"Hangi kıza? Yine mi o?"

"Başka kız mı var embesil?"

"Ya ben sana diyorum. Sen boşuna düşüyorsun o kıza. O kız sana bakmaaz." elindeki telefonun kilit tuşuna basıp kapadı ve masanın üstüne bıraktı sertçe.

"Nerden biliyorsun lan?"

"Nerden mi biliyorum? E burda taş gibi ben varken sana mı bakacak? Cık cık cık. Çok ayıp."

"Oğlum o senin yengen yengen." dedi ayağa kalkıp sandalyeye yayılmış Berkan'ın karşısına geçip. Gülüyordu ikiside.

"Oğlum. Bak şaka maka harbi bu kız sana nasıl bakacak lan?"

"Niye?"

"İş arkadaşı bile olamıyorsunuz. Aranızda ne var ki? Kız seni playboy yayınevi müdürü olarak biliyor. Ki bu kız kadın haklarını savunan bir derneğin yönetim kurulunda. Acaba nasıl yanına yanaşcan? Hadi yanaştın bi' şekilde diyelim. Bu kız seni sever mi bu halde?"

"Playboy olmadığımı biliyorsun ama. Yahu alt tarafı kızlarla konuşuyorum diye adım playboy kaldı. Adım çıktı dokuza inmez sekize! Cinsel bi' ilişkiye giriyor muyum abi ben onlarla? Yoo! Sohbet ediyoruz altı üstü. Sonra da evlerine bırakıyorum. Ümit vermemek için en başında uyarı veriyorum. Amacım farklı değil diye. Hepsi tamam diyor. Sen biliyorsun. Hangisiyle aramda sohbetten öte bi' şey oldu?" diyerek sözlerini noktaladığında arkadaşı oturduğu yerde dikeldi.

"Tamam abi olmadı da. Kim biliyor bunu? Sen, ben. E bi' de Allah. Hangi Allah'ın kulu inanır sana bana?" bu defa da o yaslanmıştı geriye.

"Bilmiyorum abi. Ben hiçbir halt bilmiyorum... Kırk yılın başı bi' kıza harbi harbi düştüm. Onda da tekme yiyorum düştüğüm yerde."

"Eee babako. Yapacak bi' şey yok. Ne demişler atalarımız? Kendi düşen ağlamaz. Her koyun kendi bacağından asılır. Damlaya damlaya göl olur."

"O ne alaka lan?"

"Bilmiyorum. Salladım."

"Malsın oğlum sen. Malsın."

"Seenden ötürü!" deyip ayağa kalktı ve son sözünü söyleyip odadan çıktı genç çocuk.

"Hadi sana iyi düşüşler kolay gelişler aşkımcım." deyip kapıyı kapayan arkadaşının ardından gülerek baktı.

O yazarı bulacaktı.

Tabii bir de nasıl yapacağını bilmiyordu ama er ya da geç o kızı da tavlayacaktı.

📚

Selam canım okurlarım. Ben Blue Alien. Bana burada Blue Alien, Blue veya Alien diyebilirsiniz. Bundan önceki Hayallerini_yazarr hesabıma giriş yapamıyorum buradan devam edeceğim.

NisBar benim ilk Survivor shipim. Bence çok yakışıyorlar.

Umarım burada sa eski etkileşime ulaşabiliriz.

Tişikkirler.

-Blue Alien🌃

QUERENCİA |•| NisBarWhere stories live. Discover now