DARKNESS¿ ¬TAEKOOK¬

¬5¬

medyada yine kalbim kaldı

Tae'den

Tanrımm yine geç kaldım elim ayama dolanmıştı koşuşturuyodum ahh jimin seni öldürücem

seokjin hyungda yok muhtemelen işe gitti ufff şimdi otobüs beklesem 1.dersi net kaçırırım

evin kapısını çekip koşmaya başladım bi yandan da anahtarı çantama atmaya çalışıyodum

baya bi zaman sonra okulumun önündeydim ama canım çıkmıştı hemen içeri girip merdivenlerden çıktım

gerçekten adım atıcak halim yoktu sınıfıma doğru koşuyodum kapının önüne geldiğimde adımı duydum hemen kapıyı açtım

T: BURDAA

nefes nefese kalmıştım ellerimle dizimden destek alıp ayakta durmaya çalışıyodum

Hoca: Yine mi Taehyung bu kaçıncı ama

T: Özür dilerim hocam

zar zor nefes alıyodum bide dersin fizik oldunu öğrendim gerçekten ağlamak istiyodum

sırama doğru ilerlerken jimine bakarak bittin olm sen hareketi yapıyodum (o nası bişise)

en arka sırada oturan biri vardı simsiyah giyinmiş tek başına gayet rahat bi pozisyonda oturuyodu

bad boy tripleri... hiç sevmem

takmadan sıraya oturdum çünkü hesap sormam gereken bi adet piç mochi vardı(iyiyim çarpılmadım)

T: Gerizekalıcığım neden beni uyandırmadın acabaa!!!

JM: Çok güzel uyuyodun kıyamadım kkk

jimin sırıtırken benim sinirlerim iyice gerilmişti

T: Lan zaten devamsızlıktan kalıcam nerdeyse piçliğine mi yapıyosun

JM: Heee piçline yapıyom

alaycı bişekilde benimle konuşurken onu boğmak istiyodum

JM: Olm sen mal mısın neden piçline yapıyim

T: Lan niye yaptın o zaman

JM: Akıllıcığım hani benim erkenden dans provam vardıya okula 2 saat önce geldim. lan ben seni o saatte kaldırsam beni keserdin

haklıydı uff boşa sinir kastım

T: Ok ben şey zannettiydim

Hoca: Yeter ama çok konuşasınız varsa dışarıda devam edebilirsiniz

ben ayağa kalkmış çıkıyoken hoca bağırdı

Hoca: Nereye Kim Taehyung

T: E hocam çıkabilirsiniz dediniz

Hoca: Geç yerine

oflayarak yerime oturacakken

Hoca: Oraya değil!!

sorar gözlerle hocaya bakıyodum

Hoca: Jungkook un yanına geç

T: Jungkook kim?

hoca parmağıyla arka sırada oturan çocuğu gösterince ona baktım ama o sadece dışarıya bakıyodu

oflayarak eşyalarımı toplayıp yanına oturdum bütün ders boyunca ne bana bakmıştı ne de bişey söylemişti aklınca gizem mi kasıyodu bilmiyorum

zil çaldığında jimin yanıma geldi

JM: Kalk hadi kantine gidelim

T: Çok yorgunum

gerçekten sabah canım çıktı yani

JM: İyi bişi istiyon mu

T: Hmm süt

Kook'tan

süt mü ahh şaka dimi yanlışıkla küçüklerin sınıfına mı girdim acaba hem ben ne güzel yanlız oturuyodum neden geldi ki bu şimdi

hey napıyo bu salak neden elini gözümün önünde sallıyo ona doğru döndüm ve oha bu mu süt istedi

neden yüzü bu kadar kusursuz gözleri gözlerime kenetlenmişti ve o mükemmel bakıyodu

T: Hey dünyadan jungkook a

tanrım o bana adımla mı seslenmişti şaşkınlığımı bir kenara bırakıp tekrar cama döndüm ona daha fazla bakmak istemiyodum

T: Hey ne kadar kabasın

neden minik arkadaşınla kantine gitmiyorsun ki

T: Cevap vermicek misin!?

çattım yaa bi gitsene olm niye uğraşıyon benle konuşmak istemiyorum işte

T: İyi, madem kafanı camdan çevirmiyosun manzaran çok güzel olmalı

yanıma doğru iyice yaklaştı neredeyse yanaklarımız birbirine değiyordu

T: Bende izlerim o zaman

ben kocaman olmuş gözlerimle dibimde ki güzel yüze bakarken o sadece binalardan başka bişey olmayan yere bakıyodu

T: Yalan söyleyemicem manzaran baya sıkıcıymış kook

KOOK!! neden bana kook dedi ki şimdi! gözlerimi daha da açılabilirmişim gibi açmıştım nasıl bu kadar samimi davranabiliyodu ki

bu çocuk ayarlarımla oynuyo
.
.
.
.
.
.
.
.
.