Oldukça uzun bir hikaye

109 4 11
                                    

Açelya sulanan gözleriyle telefondan Tarık'ın adını buldu ve arama kısmına bastı. Sınav geçeli bir hafta olmuştu ve Tarık'la buluşmak için belirledikleri gün yarındı. Ama o gelemeyecekti. Grip olmuştu çünkü. Sürekli üşüyor, burnu tıkanıyor, gözleri yaşarıyordu.

'Günaydın Açelya.' diye açtı oğlan telefonu.

"Sana da günaydın..Yarın gelemeyeceğimi söylemek için aramıştım Tarık. Çok özür dilerim."

'Sorun nedir? Sen iyi misin?'

"Hastayım. Hiç hâlim yok."

'Tamam boş ver sen buluşmayı. Dinlenmene bak. Geçmiş olsun.'

"Sağ ol."

'Aslında..ben de gelemeyeceğimi söylemek için arayacaktım seni..'

Açelya şaşırdı.

"Sen de mi hastasın?"

'Yani..Bacağımı kırmak hastalık sayılır mı?'

"Bacağın mı kırıldı?! Nasıl becerdin?"

'Bu oldukça uzun bir hikaye..'

Açelya bu numarayı yutmamıştı. Sırıttı.

"Hadi ya. Söyle nasıl oldu?"

'..Koltuktan düştüm.'

Kız gülmeye başladığında Tarık da güldü.

'Gülmesene acı içindeyim burada.'

"Koltuktan düştüm derken küçük kuzenlerinle oyun falan mı oynuyordun?"

'Uyuyordum..'

"Ay Tarık." Açelya gülüşünü durduramıyor, kıkırtıları Tarık'ı da güldürüyordu. Her şerde bir hayır vardır sözü kanıtlanmıştı. Bacağını kırmıştı ama buna garip bir şekilde seviniyordu şimdi.

Kızın gülüşleri kesilip de öksürmeye başladığında Tarık ona dinlenmesi gerektiğini ve ikisi de iyileştikten sonra görüşebileceklerini söyledi. Yüzlerindeki sırıtışlarla telefonlarını kapattılar.

SeksekWhere stories live. Discover now