2- The Good Luck Kiss

3.7K 111 57
                                    

"Biliyor musun? Bikinin güzel olmuş ama ben altındakini tercih ediyorum." dedi arsızca beni süzerken. "Ya öyle mi dersin?" dedim aynadan kendime bakıp. Sonra kocaman elleri bana yaklaştı ve sırtımda yavaşça gezindi. Dokunuşuyla gözlerim anında kapanırken, ona ne kadar aşık ve bağımlı olduğumu fark ettim. Üzerimdeki kumaş parçaları yeri boylarken o beni kendine çevirip dudaklarımızı buluşturdu. 

-------------

Ocean gelir gelmez hayatıma renk katmaya başlamıştı. Güzel bir enerjisi vardı. Sadece bana değil Luke'a da iyi geliyordu. Neredeyse bir aydır arkadaştık. Belki de bir ayı biraz geçmiştir. Michael ile aşırı iyi bir arkadaşlık ilişkisi kurma yolunda ilerliyorduk. Bana karşı çok samimi ve sırnaşıktı. Kedi gibiydi. Kırmızı bir kedi.

Ah bir de hayatıma onların girmesiyle birkaç kişi daha girdi. İlk önce Calum ile tanıştım. Bizi her sabah okula bırakan,asyalıya benzeyen ama asyalı olmayan üniversiteli çocuk. Biraz yavşak biriydi, sevgilisi olan birine göre.  Yakışıklı ve resmen bir magnet olduğunu inkar etmeyeceğim. Sevgilisi Amanda, tam bir zengin sürtüktü. Sevgilisine yapışıktı. Calum onun yüzüne karşı ayrılmak istiyorum dediğini defalarca duymuştum ve görmüştüm. Ocean Amanda'ya süs köpeği diyordu. Amanda'nın arkadaşlarıyla da tanışmıştım ama adlarını hatırlamıyordum.

Ah bir de Ashton vardı, aklımdan çıkaramadığım. Kumral saçlı, ela gözlü Ashton. Calum'dan bile büyüktü Ashton, 24 yaşındaydı. Bir yanım onun 17 yaşında onun yanında ufacık kalan bir kızla işi olmayacağını söylerken, bakışları diğer yanımın deli gibi bağırmasına sebep oluyordu. Yavaş yavaş ondan hoşlanıyordum. Onu gördüğümde içimde bir şeyler harekete geçiyordu. Daha önce tatmadığım şeyler...

Ocean da bunun farkına varmış gibiydi. Biz beraberken sürekli bize göndermeler yapıyordu. Utancımdan yerin dibine giriyordum. Ashton ise bundan zevk alıyor gibiydi. Hayatım arkadaşlarım hakkında yüzüme gülerken, annem hakkında yüzüme tükürüyordu.

Eve geç gelmeye başlamıştı. Sarhoş geliyordu.Bir keresinde onu kapının önünde uyurken bulmuştum, evin çatısında deli gibi gülerken,kusarken, ağlarken ve daha nicesi. Saçlarını kısacık kesmişti. Babam uzun severdi diye uzattığı siyah saçlarını kesmişti. Eve erkek getirmişti bir kere. Annem gözlerimin önünde çöküyordu. Ben yokmuşum gibi davranıyordu. Babama bu kadar aşık olduğunu söylerken bunu nasıl yapabiliyordu bilmiyordum. Beni sevdiğini söylerken.

Düşüncelerim Ocean'ın odama dans ederek girmesiyle dağıldı. Annemin bu tuhaf davranışları yüzünden Luke bizde kalıyordu. Ocean ve Michael'a bu durumdan bahsetmemiştik. Annemin uyuşturucu kullanmasından şüpheleniyorduk. Bu davranışların başka açıklaması olamazdı.

" Sence hangi renk giyeyim turuncu mu mavi mi?" dedi Ocean saçlarının uçlarını kıvırıyordu.

" Yüce Ocean olan sensin." dedim yataktan sürünerek çıkarak.

Ocean elinden maşayı bırakıp üzerime atladı.

" Yüce Ocean'ın kutsal poposuyla eziliyorsun. Gurur duy Alys." dedi üzerimde tepinirken. O sırada Michael odama girdi.

" Ah güzelime bakın ve bir de çirkin mavi deniz yaratığına. Çek koca götünü Alyssa ölürse, saçını kazırım." dediği an Ocean üzerimden kalktı.

Michael ayağımdan tutup beni çekerek yere yapıştırdı. Çığlıklarımı duyan Calum içeri daldı.

" Tanrı Aşkına! Alyssa ödümü kopardın. Rahat bırakın kızı zaten küçücük bir şey." dedi Calum beni yerden kaldırırken. Ocean Calum'un götüne tekme attı. Michael Ocean'ın saçını çekti. Hepsi kavgaya girişirken, ben de dolabımdan giyeceğim giysiyi çıkardım. Saçımı düzleştirdim. Üçü de hala yerde debeleniyordu. Elbisemi elime aldım ve yatak odasında üzerimi değiştirip geri döndüm.

Ocean son hamlesini yapıp ikisinin kafasını birbirine vurup yerden kalktı.

" Çok güzel olmuşsun hayatım. Luke'dan vazgeçip sana aşık olacağım." 

Gözlerimi sonuna kadar açıp ona baktım. Ne dediğini fark edip, alnına vurdu. " Bunu dememem gerekiyordu. Değil mi?" dediğinde kafamı salladım. Sonra onun hazırlanmasına yardım ettim. Ocean ve yeni arkadaşlarım bana daha önce hiç yapmadığım ama onlar için normal olan şeyleri yaptırıyorlardı.

Ocean hazır olduğunda evden çıktık. Bu gece küçük bir bara gidiyorduk. Bu gece çocuklar burada sahne alacaktı. Ashton'u göreceğim için heyecanlıydım. Ama düşünmeden edemiyordum etrafı onun yaşında olgun ve tecrübeli kızlar doluyken bana mı bakacaktı? 

Bara geldiğimizde kulise de çocuklarla ilerledik. Hepsi benim saçma bir şekilde onlara şans getirdiğime inanıyordu. Calum benimle tanıştıktan sonra ona yaptığım motivasyon konuşması sonucu istediği bursu kazanmıştı, Michael  ülkenin diğer ucundan buraya gelen gitarının kaybolduğunu düşünürken , ertesi sabah kargo tarafından kapısına bırakılmıştı. Luke ise sadece beni fazla seviyordu. Onlarla beraberken mutlu hissediyordum. Gülüyordum. İyi hissediyordum. Umarım beni izliyorsundur baba. Luke'un yanağını öptükten sonra Calum beni belimden tutup havaya kaldırarak etrafında birkaç tur döndürdü. Yere indirdiğinde hala kahkaha atıyordum. Michael bana sıkıca sarıldı.Artık sahneye çıkmaları gerekiyordu. Michael şans öpücüğü istedi. Kıkırdayıp yanaklarını sulu sulu öptüm. Calum da aynı şımarıklıkla aynısını yapınca onun da yanağını öptüm. Luke'u da öptükten sonra onlar endişeli bir şekilde kulisten çıkarken biz Ocean ile onları izlemek için sahnenin önüne ilerliyorduk ama Ashton hızlıca yanımızdan geçerken çocuklara beklemelerini söyledi. Daha doğrusu bağırdı.

Bagetlerini aldıktan sonra yanımdan geçerken durup, ellerini omzuma koyup tam karşımda durdu. Bir anda dudaklarını dudaklarıma bastırınca donup kaldım.

" Şans öpücüğü." dedikten sonra göz kırpıp gitti. Ben hala olduğum yerde donmuşken Ocean yanımda çıldırıyordu.Beni resmen zorlukla izleyici alanına sürükledi. 

" Evet herkese merhaba! Biz 5 Seconds Of Summer!" dedi Luke. "Aranızda bizi özleyenler olmuştur elbet." diye araya girdi Calum. Luke gözlerini devirdi.

" Neyse millet istek parçalarınızı Grace'ye yazdırabilirsiniz." dedi Michael. Sonra gitar sesleri kulağıma doldu ama ben tek bateriye odaklanabiliyordum. Daha doğrusu bateriste...

Ama yalnız değildim buradaki bir sürü kişi Ashton için kirli,edepsiz ve terbiyesizce şeyler söylüyordu. Ve daha kötüsü ben hepsini duyuyordum. Bir süre sonra Michael bateriye geçerken, Luke gitara geçti.

Ashton ise mikrofona geldiğinde heyecanla onu izlemeye başladım.

" Birinin isteği, The Neighbourhood'dan Daddy Issues. Benim söylememi istemiş." 

Gitar sesleri kulağıma dolmaya başladığında, kalabalıktan biri " DADDY ASHTON!" diye bağırınca yüzünde yine yamuk gülüşünü gördüm.

" Üzgünüm kızlar ama bu şarkıyı küçük kızıma armağan ediyorum." dedi ve söylemeye başladı.

Bildiğim kadarıyla Ashton evli değildi. Yoksa sevgilisi mi vardı? Ama sevgilisi olsa beni dudağımdan öpmezdi ama ya yanlışlıkla öptüyse? Daha fazla kafa yormaktan vazgeçtim ve Ocean'a eşlik edip şarkıyı söylemeye başladım.

Herkes içi giderken Ashton'u izliyordu. O ise tek bir kişiye bakıyordu.

Bana.

---------

Evett herkese merhaba, okunmuyor diye zırlıyorum ama yeni bölüm atıyyorummm.

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!!

Buraya kadar gelen okuyucular sizi seviyorum <3

Will you be my daddy? | IrwinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin