SILENT SCREAM ~TOMENA TEXTING~

'MERAK'

 

  Merak ediyordu genç oğlan.

  Silent Scream'ın kendisini tanıdığını biliyordu, fakat ancak en yakın müritlerine söylediği sırlarının onun tarafından dile getirilmesi çıldırtıcıydı... aynı zamanda ilginçti de. Dikkatini çekiyordu, önüne çıkan diğer insanlar gibi çabucak yok etmek istemiyordu onu; öncelikle çözmeliydi...

  Ruhunun en dip noktalarına kadar.

  "Kimsin?" Dedi İhtiyaç Odası'nı turlarken kendi kendine kafa yorarak. "Kimsin, Silent Scream?"

  Saniyeler dakikaları kovalarken Marvolo gezinmeye devam etti, bugünün tüm ödevlerini erkenden hâlletmişti ve fikir yürütmek için vakti olduğunu biliyordu. Öte yandan zihninin şüpheci tarafı bunun değerli zamanını harcamak için yeterince iyi bir aktivite olup olmadığını sorguluyordu; kız en fazla ne yapabilirdi ki ona karşı? Aptal bir âşıktı ve eli kolu bağlıydı.

  Ama bir de beyninin her zamanki gibi uyanık ve tetikte olan kısmı vardı, onu uyarıyordu. Dikkatli olmalıydı, en küçük açık bile zarara sebep olabilirdi.

  Kısacası Tom Marvolo Riddle, Silent Scream hakkındaki her şeyde arada kalıyordu, bu hisle boğuşuyordu ve olanlardan nefret ediyordu; bir karara varmak için çabaladıkça daha fazla bilinmezlikle uğraşıyordu.

  Uzun süre odanın içinde kalmayı umursamadı, nasıl olsa yokluğu fark edilmezdi. Bu saatlerde her zaman kütüphanenin bir köşesinde ders çalışıyor veya kitap okuyor olurdu, kimse gelip onu aramazdı.

  Az sonra bazı lanetlerle ilgili pratik yapmaya başladı, başarısızlığa uğramadığı her salise içi güç ve sihirle dolup taştı. Azim, soylu kanında bazı şeyleri tetikledi ve Tom asasını savurmaya devam etti; İhtiyaç Odası'nın ona sunduğu hedefler paramparça olurken gülümsedi.

___________

  SILENTSCREAM: Marvolo, biraz konuşabilir miyiz?

  Tom okuduğu kitaptan başını kaldırıp gelen bildirime baktı, iç çekti ve yatakhaneye çıktı.

  TOMRIDDLE: Tabii. Konu nedir?

  SILENTSCREAM: Konu... biraz belirsiz gibi. Neyden bahsettiğim o kadar önemli değil, sadece öylesine yazacağım. Umursar mısın bilmem.

  TOMRIDDLE: Saçma sapan bir şey olmadığını umuyorum, senin için üzerinde araştırma yapmam gereken şeyi bıraktım ve bugün cidden yoğunum.

  Riddle gözlerini bir anlığına kapattı. Bu fazla iltiması yalnızca onun hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak için gösteriyorum ama sabrım sınırsız bir okyanusmuş gibi davranmaktan sıkılmaya başladım.

  SILENTSCREAM: Pekâlâ, yapmayı düşündüğün şey var ya... işte ondan vazgeçmeni rica ediyorum.

  TOMRIDDLE: Belirsiz derken böyle bir şeyden bahsedeceğini zannetmiyordum.

  TOMRIDDLE: Ne demek istediğini daha fazla açmanı tavsiye ediyorum, zira bu şekilde bir şey anlamam mümkün değil.

  SILENTSCREAM: Anlayabileceğini biliyorum ama istersen tarihi bilgi de vereyim; dün sabah Bitki Bilim'de kafa yoruyordun o mesele için.

  SILENTSCREAM: Vazgeç.

  SILENTSCREAM: İşe yaramayacak.

 
  Tom kaşlarını çattı ve şaşkınlığın kısa bir zaman dilimi boyunca kendisini ele geçirdiğini fark etti, fakat anlık şok öfkeyle karışık bir nefrete dönüşürken zihninde hızlı bir sorgulama yaptı.

  TOMRIDDLE: Bir Zihinbendar mısın? Gerçi olsan bile, benden üstün derecede yetenek sergilemen mümkün mü?

  TOMRIDDLE: Üstelik o ders Hufflepufflar ile ortak işleniyordu, bu nedenle olanağı olmadığını düşünüyorum. Bir Hufflepuff böyle bir şeyi yapamaz, senin onlardan biri olduğunu da sanmıyorum.

  SILENTSCREAM: Hufflepufflar'ı küçümseme :/

  TOMRIDDLE: Konu bu değil ama ayrıcalıklı ve üstün bir bina olan Slytherin varken neden oradan güçlü bir cadı/büyücü çıksın? Yanlış yoldasın Silent Scream, o tiplere karşı sempatiyi bir kenara bırak.

  SILENTSCREAM: Gerçek yüzünden bir parçaya tanık oldum galiba az önce (:

 
  Marvolo dişlerini sıktı ve her geçen saniye sinirlerine hakim olmanın zorlaştığını fark etti. Fikirlerini Silent Scream'ın önüne seriyordu, bunun yerine onun ağzından laf almalıydı.

 
  TOMRIDDLE: Vazgeçeceğimi zaten anlamış olmalısın. Sen bunu dedikten sonra planın bir anlamı kalmamış demektir, ama öte taraftan neden gelip de böyle bir şeyi bana söylediğini merak ediyorum. Peşine daha fazla düşmeme sebep olacaksın.

  TOMRIDDLE: Acaba bundan hoşlanıyor musun? Seni aramamdan, tehlikeyi hissettirmemden... Bu kadar zayıf mısın, Silent Scream? Bu derece bağımlı mısın bana?

  SILENTSCREAM: Hayır, hoşlanmıyorum.

  SILENTSCREAM: Ama birini de boş yere suçlamanı istemiyorum. Ben Elena Bluove değilim, Marvolo. Kızı rahat bırak.

  TOMRIDDLE: İşte o konuda şüpheliyim.

  SILENTSCREAM: Elena olsaydım gelip sana mesaj atmazdım. Charles adlı çocuğun ayağıma gelmesini ve beni alttan alttan sorgulamasını beklerdim, dikkat çekmeyecek cevaplar hazırlardım.

  SILENTSCREAM: Tabii yine de bu planı hâlâ uygulayabilirsin, yalnızca o öğrenci olmadığımı teyit etmiş olursun. İnan bana, Bluove'un benden haberi bile yok.

  TOMRIDDLE: Pekâlâ. Charles'i Bluove'u sorgulaması için göndermeyeceğim.

  Yaptığı geri adım atmak sayılıyordu, bu nedenle Tom üzerinde yoğunlaşan gerginliği ve acımtırak nefreti hissedebiliyordu. Yine de kızın, zihnini nasıl okuduğunu bilmeden hamlede bulunmak istemiyordu. Dile getirilenler Silent Scream'ın kendisi hakkındaki bilgilere nasıl ulaştığına kısmen açıklık getirse de bunun altında yatanları tamamen çözememek Marvolo'yu öfkelendiriyordu. Daha fazla tuhaflık istemiyordu, sadece her şeyi anlamayı arzuluyordu. Şu an elinde olsaydı Silent Scream, neler neler yapardı ona... Nasıl da öğrenirdi sırlarını birer birer...

  Sakin kalmaya çalıştı, bu mevzuyla daha sonra ilgilenecekti; üzerinde detaylı bir şekilde düşünmesi lâzımdı.

  SILENTSCREAM: Ricamı dinlediğin için teşekkür ederim.

  TOMRIDDLE: Seni bu konuda Gryffindor'lu kıza laf etmemen için uyarmama gerek olmadığını zannediyorum.

  SILENTSCREAM: Etmem -_-

  TOMRIDDLE: Bir de... şayet eğer kim olduğun hakkında bana yalan söyleme gafletinde bulunuyorsan bunun senin için iyi olmayacağını belirteyim, Silent Scream.

  TOMRIDDLE: Sanıyorum bu kadar konuşma yeter.

  SILENTSCREAM: Şey, son bir şey daha var aslında...

  SILENTSCREAM: Charles'in Elena'ya ihanet edip senin isteğinle onu sorgulayacağından nasıl emindin?

 
  Marvolo ekranda yer alan bu kararsız kelimelere karşın yalnızca uğursuz bir şekilde gülümsedi ve görüldü atmakla yetinerek telefonu çekmecenin üstüne bıraktı.

▪▪▪▪▪▪▪

  Bölüm için ufak bir gecikme yaşanmış olduğunu biliyorum ama bu sıralar pek aktif değilim, kusura bakmayın.

  Sizce Elena, Marvolo hakkındaki derin şeyleri bile nasıl bilebiliyor? Onu sadece takip etmekle bu işin olmayacağını anlamışsınızdır.

  Oylar ve yorumlar beni mutlu ediyor.