13.bölüm: kitabın arkasındaki not kısmı

212 116 9
                                    

Selam 👋🏻
Ben geldim.
Mültiyi ben yaptım zkdjxkxmms.
Aynı gün içinde 2 bölüm birden yazdım müq.
Bölüm şarkısı: Taylor Swift- Cardigan
İyi okumalar 👇🏻

Uyandığımda kendimi yatakta buldum. Ne ara geldim buraya hiç hatırlamıyorum, en son hatırladığım şey eve gelip ağlaya ağlaya televizyon izlediğim, annemin araması, cevap vermemem, bir sürü mesaj falan. Herhalde konum paylaşımından anlamıştır evde olduğumu bir müddet sonra kesildi aramalar falan. Ama yatakta bulmayı beklemiyordum kendimi. Ayağa kalktığımda elbisem yerine pijamalarımla olduğumu fark ettim, ne ara değiştirdim acaba? Uyku sersemliğiyle ayağa kalktım ve odadan çıktım, sarhoş gibi yürüyorum. Banyoya giderken abimi gördüm ve kendi kendime iki soru sordum, 'neye gülüyor bu?' 'Alarmım niye çalmadı?' İlk soruya cevabı banyoya girince anladım, ikinci soruya cevabım zaten var, bugün hafta sonu. Ama Pazar olduğu için acilen kendime gelmem gerek, spor var.

Yüzüme dağılmış makyajı temizledikten sonra saçlarıma şekil verip mutfağa girdim. Gözlerimi hala açamıyorum. Masaya oturdum ve başımı masanın üstündeki kollarıma koydum. Başımı kaldırıp esnediğimde annem gördü ve o da esnedi. "Ay dur esneme, uykumu getireceksin. Günaydın" "günaydın" "düğünden neden kaçtın? Nasıl kaçtın? Ne zaman kaçtın? Neden haber vermedin?" "İlk üçe cevap vermeyeceğim ama sonuncuya bir cevap verebilirim, haber verseydim çünkü kaçmak olmazdı" "kaldır kafanı da öyle konuş, senin duyulmuyor" kafamı kaldırıp ona baktığımda bana ters ters bakıp tavaya yumurtaları kırdı. "Beni odama kim götürdü? Üstümü kim değiştirdi?" "Odana abim götürdü üstünü ben değiştirdim" abow. "Sen söyle bakayım niye ağladın?" "Ne?" "Geldiğimizde rimelin çok felaket akmıştı, neden ağladın?" Cevap vermedim. "Ha bir de o ruh halinle anahtarı kapıda unutmuşsun, içeride değil dışarıda" yine bir abow.

Kahvaltıdan sonra büyük bir fincan kahve içtim ama pek uyandırdığı söylenemez. Sanırım bugün spor iptal. Ya da giderim ya, belki spor yapınca kendime gelirim. Yağmur yerini güneşe bırakmış bugün, hava sıcak duruyor, belki o bile beni ayıltır. Ama gitmeden önce bir çikolatalı puding gömmek istiyorum, gizliden. Mutfağa girip dolapta ararken annem girdi içeri "ne yapıyorsun sen?" "Aaa... canım brokoli çekti de bir alayım yerim" dedim brokoliden bir parça koparıp ağzıma atarken. Annem suyunu aldı ve çıktı. Bende pudingi alıp cebime attım ve bir kaşık alıp odama dikkat çekmeyecek şekilde kaçtım. Pudingimi afiyetle yedikten sonra kutusunu yok etmem gerektiğini fark ettim. Ne yapsam ne yapsam? Hah buldum, bunca yıl yaşayınca büyü yapıp bir şeyleri yok etmeyi öğrendim! dermişim ama hayır, camımdan dışarı baktığımda aradığım çöp kutusunu gördüm ve hedef aldım. Attığımda tam içine girdi ve arkamdan "BASKEEEET!" diye bir ses geldi, tabiri caizse ödüm bokuma karıştı. "Abi ne yapıyorsun öyle sessiz sessiz? İnsan bir ben geldim falan der" "ya ne bileyim elindeki kutuyu yok etmeye o kadar dalmışsın ki bozmayım dedim" dedi gülerek. "Gülme ya, bir de gülüyor! Niye geldin sen?" "Hazır mısın diye bakmaya geldim ama," deyip üstüme baktı ve ekledi "hiç hazıra benzemiyorsun".

*******

"Bu kitabın arkasında neden not kısmı var ya?" diye söylendim kendi kendime. Aldığım bir roman, polisiye romanı, geçmişe dayalı olduğu için resmen tarih dersi veriyor. Birde şu not kısmı var. Odada yalnız başıma oturmuş kitap okumaya çalışıyorum, ama çok sıkıldım! Tarih derslerinden nefret ediyorum! Saate baktım, 16.15, madem erken bende dışarı çıkarım! Hatta ne yapacağımı buldum bile. Oturma odasında koltuğa yayılmış bulduğum anneme "annecim dışarı çıkabilir miyim? En geç bir saate dönerim zaten, ha?" "Gez toz bana ne, istersen yarın gel". Güldüm ve çerezinden bir leblebi attım ağzıma ve odama dönüp hazırladım.

Evden çıktığımda kursun yolununu tuttum. Varana kadar şarkı sözlerini telefonuma yazdım. Ben bu şarkıyı söylemeyip internete yaymazsam birkaç ay içinde ne olduğunu anlamayacaklar ve ortalık karışacak, o yüzden yazılmadan önce gidip kaydetmem lazım, telefonumla, sonra YouTube'a falan koyarım herhalde. Aynısını bir başka tekrarımda yaptığımda Spotify'a bile düşmüştüm. Ünlüler falan şarkıyı paylaşıyordu, ay yine aynısı olsa ya. Vardığımda içeri girdim ve hocalardan bir tanesini gördüğümde onun yanına gittim. "Merhaba hocam, izin verirseniz piyanonuzda şarkıyı kaydetmek istiyorum, yani söyleyip videoya almak" "tabi kızım, hoşgeldin, istediğin zaman gelip çalabilirsin ama şu an ders var hala. Seni ben farklı bir yere götüreyim, daha rahat çalarsın" dedi ve arkasına dönüp yürümeye başladı. Kendimi tek şarkıyla sevdirdim ayol. Bir merdiven inmeye başladığında doğrusu korktum, yerin altına giren bir yer galiba. Karanlık odanın ışığını açtığında mükemmel bir aydınlatma ile kocaman bir eski piyano dahili eski müzik aletleri çarptı gözüme. "Burası öğretmenlerin kendi kendilerine çaldıkları oda, 15 dakikaya ders biter hepimiz buraya doluşuruz, sen o zamana kadar istediğini çalabilirsin" "çok sağolun" dedim gülümseyerek "müzikle ilgisi olanların başımızın üstünde yeri var, burası seninde okulun" dedi ve çıktı.

Mad Woman çalmadan önce başka bir şey çalmayı düşünüyorum. Mesela kimse yokken Cardigan çalabilirim. Evet öyle yapacağım. Oda gayet sıcak olduğu için üstümdeki ceketi çıkardım ve tuşların karşısına oturdum. Ellerimi tuşlara koydum ve hazır olduğumda çalmaya başladım. Çok zevkli gerçekten. "When you are young, they assume you know nothing (gençsen, senin hiçbir şey bilmediğini varsayarlar)". Bitirdiğimde biraz dinlendim ve odayı gezmeye karar verdim. Merdivenden gelen adım ve konuşma seslerini duyduğumda sessizce onları dinledim "ona neden burayı gösteriyorsun? Burası bizim mekanımızdı!" Sanırım burada olmamalıyım.

"Rahatsızlık verdiysem özür dilerim, zaten son gelişim olacak, kayıt yapıp gideceğim, tabi izin verirseniz" piyano hocası olduğunu anladığım adam yüzü buruşuk bir şekilde geldi deminki hocanın arkasından, o ise gülümsüyordu. "Peki kızım, sen bilirsin, kayıt yapabilirsin tabi" dedi. Piyano hocasını daha önce görmemiştim. Bir önceki çalışımda yoktu. Herneyse telefonumu güzel bir pozisyona ayarladım ve ışığın geliş açısına göre hemen önüme koydum. Elimi tuşlarda gezdirdim ve çalmaya başladım, doğrusu başımda iki kişi olunca çalması zor oluyor, umarım sesim falan titremez.

*******

Kitabın arkasındaki not yerine geri döndüm video yüklenirken. Elime bir kalem aldım ve karanlıkta bulduğum hafif bir ışıkla yazmaya başladım;

Doğrusu bu kitabın sonunda neden not kısmı olduğunu merak ediyorum. Bence 2 ihtimal var, ya kitabın içinde gerçek bir gizem var ve bulduklarımızı yazmamız için, ya da boş yapmak için. 2.ihtimal daha mantıklı geldiği için onun yapacağım. 80.sayfalarda olabilirim ama okumaktan ÇOK sıkıldım, neden mi? Çünkü resmen tarih dersi veriyor. Bir sonraki kitap alışımda tarihle alakası olmayan bir şey alacağım, güya tarih derslerini dinlemiyorum 50 yıldan fazladır, doğrusu çok eğlenceli. Oha, o ne? Ah hiçbir şey, kapının arkasındaki ceketimi bir silüete benzettim. Saat 23.26, bu kitabı bitirirsem yıllık hedefime bir kitap daha yaklaşmış olacağım. BKM Kitap'ın aralıkları çok hoş, kitabın içinde bırakacağım. Neyse bu kadar boş yapmak yeter, yarın okul var, ya okumaya devam ederim ya da uyurum, iyi geceler...

Bitti.
Sevdiniz mi?
Nasıldı?
Yıldıza parmak dürtüsü.
Kalın sağlıcakla 👋🏻

100.Tekrar/TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin