"Liseden mezun olduğumuz sene ilk defa konsere çıktığımız yeri hatırlıyorsun değil mi? Bütün arkadaşlarımız tonla bilet alıp yoldan geçenlere dağıtarak salonu doldurmuştu. Sevinçten gözlerinin dolduğunu düşünmüştüm çünkü ben çok mutluydum. Şimdi geriye dönüp bakınca, belki de o kalabalığın içinde yalnız hissetti ve buna dayanamadığı için gözleri doldu diyorum. Çünkü insanın dayanamadığında sürekli dolu gözlerle gezdiğini yeni öğrendim.
Annem sürekli kızarık gözlerle dolaştığım için uyuşturucu kullandığımdan şüphelendiğini söyledi bugün. Beni anlıyormuş, zorlandığımı biliyormuş fakat çok zaman geçmiş. Artık yoluma devam etmeliymişim. Sen de böyle mi hissediyordun Blue? Çevrendeki herkes seni anladığını söylerken aslında hiçbir bok anlamadıklarını yüzlerine haykırmak mı istiyordun?
Keşke yüzüme haykırsaydın Blue. Keşke bana hiç gülmeseydin, keşke hiç benimle gülmeseydin. Sebep olduğum hiçbir kahkahanı hak etmedim Blue. Gitmeni engelleyemedim, gitmeni... Anlayamadım. Üzgünüm. Seni çok özledim. Lütfen geri dön."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i'll leave you words
Short Storyşimdi boş laflardan başka hiçbir şey gelmiyor elimden çünkü sen gittin ve bana yalnızca kelimeleri bıraktın.
