"Ha...evet..güzel bir manzara."

89 9 8
                                    

01.12.2020
Nakahara Chuuya

Bir yudum daha...

"Aaah..başım ağrıyor..!"

Patron oradan sırıttı ve kendi kadehini alıp bir yudum aldı.

"Hızlı sarhoş oluyorsun,Chuuya-Kun."

"Evet..evet haklısınız."

Elindeki kadehi yanında duran masaya koydu ve ellerini birleştirdi.

"Keyfini bozmak istemezdim. Fakat sabahın ilk saatlerinden içki içmen seni ve yapacağın görevi etkileyebilir. Burda kalalım mı?"

Elimdeki kadehi aynı masaya bıraktım.

"Evet..bunu biliyorum."

Gözlerimi kapadım. Buradaki manzara eşsizdi. Fakat güneşin ilk ışıkları zaten ağrıyan başımı daha da kötü yapıyordu. Karanlığa ait biri için fazla umut dolu ışınlardı bunlar. İhtiyacım olduğu pek söylenilemezdi.

"Güzel manzara,değil mi?"

"Ha...evet..güzel bir manzara."

Gözlerimi açtım. Sanırım daha fazla ışıktan korkmamak lazım ha? Oturduğum koltuğun başına astığım ceketimi aldım ve şapkamı biraz düzeltip yerimden kalktım. Başım dönüyordu.

"Akutagawa'nın da seninle gelmesi iyi olabilir."

Başımı Patrona çevirdim.

"Ha?"

"Sen dışarıyı hallederken birisinin içeriyi halletmesi yararına olabilir."

"İhtiyacım yok,kendim hallederim."

"Bu halinle mi? Zannetmiyorum. Kafan yeteri kadar güzel,şimdilik bu görevi böyle kabullen."

"Siz ne derseniz o. İzninizle.."

Adımlarımı kapıya doğru yönlendirdim. Lanet olsun ki doğru dürüst yürüyemiyordum bile. Böyle bir görevi yerine getirmek cidden zor olacak. Hızlı sarhoş olmak berbat bir şey olsa gerek. İçtiğime içimden bir kez daha lanet okuduktan sonra odadan çıktım. Akutagawa'nın şu an da farklı bir yerde olduğunu biliyordum. Oraya gitmem lazımdı. Şimdiye kadar bitirmiş olması gerekiyor. Düğmeye bastım. Asansörü beklemeye başladım. Başım hala ağrıyordu.

"Böyle olması normal mi? Ugh..hiç böyle olduğunu hatırlamıyorum.."

İçimde tuhaf bir his vardı...korku? Yok daha neler. Korkacak bir şeyim yok. Ya da kaybedecek. Görev ise sıradandı. Higuchi'nin bile kolayca gidip yapabileceği bir şeydi...Ah dur hatırladım. İçeride bir şey yapmam lazımdı..neydi o? Ooooooi.. cidden başım çok ağrıyor. Bir an önce dinmesi dileğiyle..

Bunları düşünürken asansörün kapısı açıldı. İçeriden biri çıktı uzun bir hırka ve yüzünü neredeyse kapatan bir şapka takıyordu. Adam garip gözüküyordu kısaca. Az çok süzdüm. Yanımdan geçerken bana baktı ve sırıttı... Neyin nesi lan bu? Derdi ne? Doğrudan Patronun odasına gidiyordu. Asansörün içine girip sıfıra bastım. Duvara yaslanıp boş boş etrafı izledim sadece. Gözlerimi açık tutmam gerekiyordu. Ah cidden bugün tam olarak ne oluyordu bana? Başım gerektiğinden fazla ağrıyor,tuhaf bir his içimde geziyor,midem bulanıyor...Bugün çok garip bir başlangıç yapmıştım fakat eminim ki bu sadece içkiden kaynaklanıyordu. Başka bir seçenek düşünemiyordum. Kapılar açıldı ve dışarı çıktım. Güneş hala yüzüme doğrudan geliyordu. Şapkamı biraz daha gözlerimi kapatacak şekilde aşağı çektim ve sokaklarda yürümeye başladım.

|Suç Ortağım| BSD FanFiction~Where stories live. Discover now