&Son-1-&

26.2K 550 43
                                    

Benden kaçamazdı, kurtuluşu bu aşktan olamazdı. Çevresini
kuşatan ruhum bir girdaba gerekirse sürüklerdi onu, yolları ölüm kokan bir ihtirasla intihara tebessümümü izlerdi.

"Benden kaçamazsın güzelim!" Jacob son bir defa daha dile getirdi aşk ile düşüncelerini.
"Seni sonsuza dek yanımda istiyorum ve... ve..." Lanet olsun dedi içinden. Lanet olsun! Durdu ve yaşaran gözlerini kısarak karşısında ki bağlı edebsiz bedene baktı. "Ve bunu istemekten vazgeçemiyorum. İsabella... seni istemekten... vaz geçemiyorum!"

Daha fazla tutamadı kendini... Öfke ile çatılan kaşlarını gevşeterek seslice ağlamaya başladı.

"Ben sensiz olamıyorum, bunu yapamıyorum!" Kendine lanet ediyordu en çokta. Ne vardı da bu denli bir kadına bağlanmıştı? Bağlanabilmişti? Aşk onun neyineydi! Kimeneydi...? Sadece tek bir kelime, sevmişti. Sorgusuzca, itaat eden bir köpek kadar sahibine adamıştı kendini.

"Köpek gibi sevdim be seni! Ya sen? Ya sen?" Derken sesi boğuk ve halsiz çıkıyordu. Fakat sertliğinden birşey kaybetmemişti.

İsabella kendiyle gurur duyuyordu, istemiş ve en yola gelemeyeceğini sandığı bu adamı bile yola getirmiş uğruna köpek etmişti. Önce nefsi kahkaha attı, sonrada kadınsı gururu. Umrunda mıydı bu adam? Hala kalbi için bir ifade etmeyen bu herif kesinlikle umrunda değildi. İstediği tek bir adam vardı kalbinde, geçmişinde ki o karanlık fakat onu yarı yolda bırakan Easthar'dı. Titredi bir anda, karşısında diz çöken jacob değilde Easthar olmalıydı. Ama yoktu, yoktu, yoktu...

"Seni..."dedi korkakça."Sevemem jacob..."

Jacob en çokta bundan nefret eder olmuştu ya, İsabella'nın onu sevemiyor oluşuna hayatı boyunca belki de takılacak kalacaktı. Geçer miydi böyle bir ömür? Geçmezdi, geçemezdi.

Tıslarcasına soludu bir anda.

"Beni sevmen için ne yapmalıyım İsabella!? Söyle, ne olur söyle... Ne yapmalıyım?"

Derince soludu İsabella... Bu adam ne laftan anlamazın tekiydi böyle. Sevmiyordu işte İsabella, sevmeyecektide. Hala bu neyin ısrarıydı neyin!? Bıkmıştı, usanmıştı, tahamülü dahi yoktu.

"Bak..." dedi sevimli görünmeye çalışarak. "Çöz beni herşeyi sarılarak, beraber yan yana konuşarak halletmeye çalışalım. "

İçinde ki şeytan harekete geçmek üzereydi yine. Jacob ona öylesine bir umutla bakıyordu ki, vicdanı, daha doğrusu olduğunu sandığı vicdanı sızladı.

"Bunu yapmayacağım güzelim."

Jacob dizlerini dokundurduğu yerden hızla kalkarak kendini toparlamaya çabaladı.

"Sen beni ne sanıyorsun ha!!!" Diye kükreyebileceğini ise bilemezdi kimse.

"Seni seviyor olabilirim ama salak aşık olmam, olamam daha fazla!" Üzerine yürür gibi oldu İsabella'nın. Kaba elleri ile yüzünü örten sarı buklelere uzandı. Doladı parmaklarına dalgalı saçlarını. Hafifçe eğerek bedenini dudaklarını oynattı haince.

"Artık canının yanıyor olması umrumda değil... Bundan böyle sen sahibene hizmetkar bir köle olacaksın. Kalbimde açtığın tüm yaraya merhem olmak adına, ben senden bıkana kadar her türlü ihtiyacım için yanımda kalacaksın. Bunun başka yolu yok İsabella..." Söylediklerine kendisi dahi inanamıyor olsada, inanmayı seçti ve acımasızca devam etti İsabella'yı şaşırtarak sözlerine. "Duydun mu İsabella ha? Duydun mu güzelim? Kurtuluşun yok demiştim, hatırlıyor olmalısın kalbimi sana açtığım o ilk gecemizi."

İsabella'nın içi endişe ile titremişti. Dudaklarını birbirine bastırdı ağlamak üzereyken. Ne diyordu jacob? Ne demek istiyordu?
Haykırdı yardım istemek üzere...

"Yardım edin... Nolur yardım edin bana!" Boğazı kurumuştu, hissizleşmişti bir kez daha Jacob'a karşın. Artık hiç olmazdı bu saplantılı manyakla. Hiç!

***

"Kalk ve yanıma gel!" Diyerek emretti jacob.

İsabella korku içerisindeydi.

"Yeter artık jacob, yeter!"

Jacob hızla kalktı oturduğu geniş koltuktan.

Elindeki kırbaçla yanına vardı İsabella'nın.

"Neden yeter sevgilim? Daha fazlasını istemez misin?"

Ağlıyordu İsabella... Yaşları yakıyordu yanaklarını.

"Tamam..." dedi çaresizce artık yavaş yavaş uslanarak." Bundan sonra senin olacağım. Ama ne olur daha fazla vurma bana..."

Kalbi acıyordu jacob'ın. İsabella ya yaklaşacağı bir anda ürkekçe gerilemişti İsabella.

Yumruklarını sıktı jacob.

"Beni sevseydin." Diyerek konuşmaya başladı acı çekerek inlerken." Bunların hiç biri gelmezdi başına."

Sağ elini bacaklarıma attı İsabella'nın. Dudaklarını ise sinsice iç çekerek boyun oluğuna gömdü. Defalarca öptü nazikçe, bir iki üç derken hızla geri itti İsabella'yı.

"Çekil!" Dedi bağırarak." Çekil karşımdan!"

----

Günlerdir uyuyamıyordu, gözüne bu soğuk odada nasıl uyku girebilirdiki zaten!? İç çekti İsabella... Tanrıya el açtı ve kendini dualar eşliğinde yalvarırken buldu. Düzeliyor muydu neydi? Ne yapıyordu bu adam kendisine böyle? Islah olmuştu neredeyse bir aydır. Her yaşadığını farz ettiği gece ağlıyordu yakarırcasına böyle.

"Söz..." dedi kendine kendine. "Bundan sonra tek bir erkekle daha oynamak yok,söz."

Gözlerini yumdu sertçe. Nefes almakta güçlük ceken ciğerleri soluksuz bırakmıştı bedenini.

Kilitli kalmakta olduğu bu evde çaresiz, tek başınaydı. Karanlık boğazına yapışmış kalmış, sessizlikle ruhuna işlemişti sanki.

"İsabella!" Dedi jacob sertçe.

"Kekeleyerek "Efendim..." diyebilmişti zorlukla. "Efendim jacob..."

Bir kaç dakika sonrasında sindiği duvar köşesinde ki yerine yani yanına adım adım yaklaşan jacob'ı görmekteydi karşısında.

"Ağlamayı bırak ve hazırlan..." dedi jacob elindeki bir kaç kıyafeti adeta Isabella'nın suratına fırlatarak.
"Burayı terk ediyoruz!"

Yeni bölüm iki gün sonra gelecektir... Haydi bu bömü • 55 oy en az yapalım. Bu arada arkadaşlar her bölümü ayrı ayrı okuyarak, oy veren ve ilgi gösteren herkese çok teşekkür ederim.

     İyiki Varsınız^_^

&Zoraki Aşk&1& +18Where stories live. Discover now