KARAVAN

3. Bölüm

Medya=Karakterler
Not: Aysima sığmadı. Onu da aşağıya ekliyorumm:

Eheheh bilenler vardır belki. 'The 100' dizisinin oyuncuları bunlar.

İyi okumalar!

♤♤♤

*Büyük olaylar bir kenarda başlarken biz hep olanlardan bir haber oluruz.*

♤♤♤

[20.10.2020-06.30]
Beste'den:
Ay sonunda! Ablam gittiğinden beri üç gündür şu tatili planlıyoruz. En sonunda yola çıktık. Berat abi karavanı sürüyor. Furkan, Ceren ve Yağmur onun yanında onun dikkatini dağıtmadan sohbet ediyorlar. Ben arkada Berk'le telefondan online oyun oynuyorum. Aysima da tek başına müzik dinliyor.

"Aysimağğ. Gelsene kız! Kaldın arkada. Depresif!"

Kulağındaki kulaklığın tekini çıkarıp bize döndü;

"Bir şey mi dediniz?"
"Yok canım yok sen müziğini dinle- Berk Allah cezanı vermesin ne ara öldürdün beni!"
"Önüne baksaydın millete laf atacağına." Tabi bir yandan gülüyor. O sırada öndekilerin kahkahasını duydum.

Biz burada didişirken öndekiler ne konuşuyor acaba? Berk'e bakmadan elinden telefonu çekip;

"Sıkıldım artık gel hadi." Ve öndekilerin yanına gittik.

"Lağn! N'aber cemaat?"
(Ceren)"Ayh! Manyak ödümü kopardın!"
Ve gülüşmeler!
"Ne yapmamı isterdiniz ekselansları? Gelmeden önce 2 metre geriden bağırarak haber vereyim isterseniz? A tabi sen ondan da korkarsın ama neyyyse..." Tabii herkes bıyık altından kıkırdaşıyor. Üzmesinler gülümü.
Berat abiyle aynadan göz göze gelince bağırdım;
"Kaptan son durağa var mı daha?"
Gülerek; "Aşağı yukarı yarım saatlik yol kaldı. Birazdan varırız."
"Güzel. Oraya varınca bir güzel kahvaltı yaparız. Çıkmadan bir şeyler yedim ama karnımı doyuracak kadar değil."
(Furkan)"İyi olur ben de açım."
Ve Berk gülerek atlar;
"Sabahın 6 buçuğu Furkan herkes aç." Biz de gülünce bu espri buraya cuk oturdu.

&

Aradan yarım saat geçti ve biz varmak üzereyiz. Yarım saat boyunca hep birlikte sohbet ettik. Tahminen biz onların yanına gittikten 5-6 dakika sonra da Aysima geldi. Herkes gülüşürken ayağa kalktım.
"Hadi bakalım 3-5 dakikaya varırız. O sırada her şeyi hazırlayalım. Ay ağzım sulandı hadi acele edin." Kimse sözümü ikiletmedi ve hep birlikte hazırladık her şeyi. Karavan yavaşlayınca vardığımızı anladık. Çocuk gibi bağırışan Yağmur ve Ceren'e döndüm ve kahkaha attım. Herkes kapıları açıp o yeşilliğe fırladı. Ben ve Berat abi en arkada kaldık. O basamaktan yavaş yavaş inerken havayı içime çektim. Derin bir nefes aldım ve bıraktım. Yeşil alan ya. Nasıl bir içimi ferahlatıyor anlatamam. Arkamdan inen Berat abi;
"Güzelmiş değil mi?" dedi.
"Kesinlikle. Hem de bayağı güzel. Beklediğimden daha iyi."
"Aslında ben daha önce buraya gelmiştim. Sanki bir değişlik var gibi ama neyse. Hadi hayırlısı." Tam gidiyordu ki kolunu tuttum.
"Nasıl bir değişiklik?"
"Bilmem. Sanki bu sefer daha bir iç açıcı."
"Hm... peki." İçimde kötü bir his var fakat bu güzel yerde kafamı bunlarla doldurmayacağım.

&

Ay Allahım tıka basa şiştim valla. Bu nedir ya! Ne vardı da bu kadar yedim sanki? Temiz hava yedirdi herhalde. Neyse.

Ayağa kalktım. Herkes bir kenarda şişkinlikle oturuyordu. Tek kaçıran ben değilmişim demek ki. Onların bu haline kıkırdadıktan sonra;
"Kalkın ya. Yürüyelim, dolaşıp yediklerimizi eritelim."
"Tamam." Bir kaç onaylayan mırıltıdan sonra hep birlikte ayağa kalktık. En önde ben vardım. Yağmur 1-2 adım gerimdeydi. Diğerleri de arkmızdan doğru ilerliyorlardı. Yaklaşık yarım saat yürüdükten sonra birkaç hışırtı duyduk. Daha sonra bayağı sesli bir şekilde bir dalın kırılma sesini duyduk. Yanlışlıkla olan bir şeye beznemiyordu. Sanki birileri bizi korkutmak için bilerek yapıyordu. Arkama dönüp bunu bizden birinin yapmadığını anladıktan ve herkesin güvenliğinden emin olduktan sonra bir hışımla çalılara yöneldim. Oradaki şeyin ne olduğunu bilmiyorum ama öğreneceğim.

♤♤♤

Ben geldiiim. Bölüm bayağı kısa oldu fakat daha olaylar başlamadığı için heyecanlandırmaya çalışıyorum. Olaylar başlayınca uzun bölümler gelecek. Bölüm gelir mi, devam eder miyim onu da bilmiyorum ama neyyse. Oy verip yorum yapmayı unutmayın.
Şimdi soruyorum;
Devamı gelsin miğ?