6'

214 21 107
                                    

Sinan: Günaydın.

Gizli numara: Sanada günayd

Gizli numara: Bir dakika

Gizli numara: Ne?

Gizli numara: Sen engelimi mi kaldırdın?

Sinan: Yaradan aşkına, kaldırmasam sana nasıl yazabilirim ki?

Gizli numara: Üstelik bana mesaj attın?

Gizli numara: Birde 'Günaydın'?

Gizli numara: Sanırım, ölüyorum.

Gizli numara: Hey! Ne oldu sana birden. Nerden esti?

Gizli numara: Ah, bakıp bakıp sırıtıyorum. Sanırım cidden iyi değilim.

Sinan: Sadece fazla mutluyum :")

Gizli numara: Peki :")

Gizli numara: Mutluysan mutluyum. Zaten hep mutlu olmayı hak ediyorsun
(Bu laf sana ithafen ♡ ; 1adetpatatess)

(Görüldü.)

Elindeki telefonu cebine sıkıştırdı Sinan. Okulda salak gibi gülümserken yakalanmak istemiyordu elbet.

Şu disiplin olayı aklına gelince somurttu. Ne gerek vardı kendinden buyük işlere karışmasına?

"Selam." Diyerek koluna girdi Güneş saçlı kız. Sanki, 40 dakikadır çocuğu takip etmiyormuşcasına.

"Selam. Nasılsın?"

Işık'ın gözleri umutla parladı. O değişiyordu. Bunu onun gözünün önünde yapması, paha biçilemezdi.

"Aynı sen?" Dedi sevinçle. Halbuki bi iki gün önceki halinden kat kat iyi olduğu bariz belliydi.

"Bilmem. İyi gibi."

Işık onun bu haline gülümserken sınıfa girdiler.

°

"Bu sefer serbestsiniz." Dedi Hocalardan biri kendinden taviz vermeksizin. "Bir daha aynı şeyler olmaz. Sizi okuldan attırmak için elimden geleni ardına koymam."

"Teşekkürler Hocam, çok anlayışısınız." Işık'ın bu kibar hali Sinan'ı deli ediyordu. Nasıl olurda böylesine ince olabilirdi?

O insan dışı bi varlıktı,

Muhteşemdi.

Sinan ise başkasına göre gerçek olmasada, bu fikre çoktan inanmıştı.

Hoca çoktan arkasını dönmüş giderken, duyduğu ses ile daldığını fak etti. "Allah razı olsun bacım. Sen olmasan napardık?" Osman, Işık'ın elini öpmeye çalışırken Sinan hariç herkes kahkaha atıyordu.

"Ne demek beyfendiciğim."

°

Herkes evlerine dağılırken yine hayatın sıradanlığını fark etmesi uzun sürmedi.

Herkes, her yer bu kadar boş iken neden Sinan olunca dünyasına renk geliyordu.

"Hey, sana sesleniyorum yarım saattir." Ellerini gözlerinin önünde sallayan Bilge ile durakasadı.

"Ah, pardon dalmışım."

"Olur öyle." Gülümsedi kıvırcık saçlı kız. "Kafeye gitmeye ne dersin?"

Işık onu kırmak istemiyordu. Ama fazla yorgundu. Belki bi süre erteleyebilirdi.

"Harika fikir. Takılırız biraz."

"Osman, Bilge. Cidden belki sonra. Sadece eve gidip uyumak istiyorum."

"Aaaa yeter ama, eve gideyim eve gideyim. Ağır işin var sanki."

El mecbur gitmek zorunda kaldığını fark etti. Sanırım, onlara Hayır diyemiyordu. "Peki."

°

Kafeye vardıkları andan itibaren hiç yabancılık çekmedi Işık. Nede olsa Lisenin başından beri Osman ile düzenli olarak geldikleri yerdi. Bu sefer bi değişiklik vardı çünkü yanlarında Kerem, Bilge, Eda ve Sinan gelmişti.

Sinan yüzünü buruştururken Osmana baktı. "Hep buraya mı gelirdiniz?" Etrafı süzmeyide ihmal etmedi elbette. "Fazla küçük."

"Küçük ama hoş bir yer. Biz seviyoruz. Ha eğer beğenmiyorsan kapı ord-" karnına yediği Işık'ın sesiyle sustu Genç.

Nerde birbirlerini görseler birbirlerini yiyebilecek gibilerdi. Ama napsınlar işte, biri Fazla kormacıydı diğerisi sevgisini gösteremeyen bi salak.

"Hayır ben memnunum yalnız, ha eğer öyle bi niyetin varsa. Söylediklerin senin içinde geçerli." Dedi Sinan ukala ukala Sandelyelerden birine otururken.

Herkes siparişini verirken Sinan ve Osman birbirlerine ters ters bakmayıda ihmal etmiyorlardı. Onlar hariç herkes birbiriyle uğraşıyordu.

"Pek bi yakınsınız sanki siz?" Alttan alttan laf sokuyordu Işık ve ona kolunun altına alan Osmana bakarak. Emin olmak istercesine bi cümle kurdu, "Sevgilsiniz sanırım."

Işık'ın hızla kafasını Sinan'a çevirdi. Heveslenmişti. Sinan onu mu kıskanıyordu ne?

"Hayır. Biz çocukluktan beri arkadaşız. Öyle bi durum hiç olmadı olmaz da."

Sinan ikna olmuş biçimde kafasını salladı. En azından şimdiye kadar sevgili olduklarını düşünüyordu.

°
Herkes gitmiş ve yine baş başa kalmışlardı. Belkide evren, onlara bir araya getirmeye and içmişti.

"Daha iyisin?"

"Daha iyiyim. Teşekkürler." Bunlar çocuktan beklenmeyecek hareketlerdi. Ama dedik ya, Kız aklını başından almıştı bile.

"Sana her şekilde yardım etmeye, yanında olmaya hazırım. Biliyorsun?"

"Biliyorum."

Sinanın aklında bi kaç gündür o kadar değişik şeyler dönüyordu ki artık buna emindi.

Birbirlerine bu kadar benzemenin, başka bi açıklaması olamazdı tabii.

Tamam belki biraz aptaldı, ama olayları çözemeyecek kadar da saf değildi.

Işık lavobaya gittiğindeyse iyice düşünmeye fırsatı oldu. Belki biraz olsun Işık'a söylemeyebilirdi. Sevilmek oldukça hoşuna gitmişti çünki.

Cebinden usulca telefonu çıkardı. Anlamlandıramadığı gülümseme sanki hiç silinmeyecekmişcesine yüzündeydi.

'Sinan' kişisi 'Gizli numara' kişisini, 'Işık' olarak değiştirdi.

°°°
Evet, bölüm geçikti biraz ancak aşırı bi miktarda değil..

İyi okumalar,

İyi akşamlar/ İyi günler filiyorum efendim.

Sevgilerimle... 💖🌻

I want to love || IşSin / Yarı textingWhere stories live. Discover now