|3| Karanlıkla Tekrardan Selamlaşmak

640 84 134
                                    

Namjoon:
Sen ciddi olamazsın Jeongguk

Yalancı Prens:
Hyung özür dilerim gerçekten

Namjoon:
Sen benim en sinirlendiğim şeyi bilmiyor musun?

Yalancı Prens:
Biliyorum.
Sırf eski aşkın yüzünden şirkete 'SeokJin' isimli tek bir kişiyi bile girdirmedin. Herkesin hakkını yedin.

Namjoon:
Ama sen bunu önemsemedin ve bana Taehyung'un abisinin adını söylemedin

Yalancı Prens:
Sen farkında mısın yaptıklarının? Seni önemsemeyen bir tane herif için kaç kişinin canını yaktın, umutlarını söndürdün

Namjoon:
Jeongguk bilmediğin şeyler hakkında yorum yapma

Yalancı Prens:
Anlatmıyorsun ki? Anlatmanı her birimiz kaç kez istedik ama tek bilebildiğimiz eski aşkının isminin SeokJin olduğuydu, ona da bizim çıkarımlarımız sayesinde ulaştık

Namjoon:
Sabrımı zorluyorsun Jeongguk

Yalancı Prens:
Ben de isminin Seokjin olduğu yüzünden şirket kapısından gönderilen kişilerin göz yaşlarını gördükçe sabrımın sınandığını hissediyorum inan

Namjoon:
Jeongguk

Yalancı Prens:
Ne o yoksa Seokjin Hyung'u mu kovacaksın? Ya da sen mi gideceksin bu sefer

Namjoon:
Lütfen sakinleş

Yalancı Prens:
Bak kaç aydır içime atıyorum bu şeyleri, sırf senden korktuğum için sana hiçbir şey söyleyemiyorum
Kendi çıkarların uğruna yemeği mahvetmene de izin veremem

Namjoon:
Tamam telefonu bırak onlar gelene kadar anca sakinleşirsin.
Senin için deneyeceğim

Jeongguk telefonu masanın en kenarına düşmesini önemsemiyormuş gibi koydu. Dışarıda olan soğuk hava içeriye girmemek üzerine yemin etmiş gibi hiç yoktu.

Ellerini sert bir biçimde bacaklarının iç tarafına terini silmek amacıyla sürtmüştü.
Gözlerime bakarak kesik bir sesle "Teşekkür ederim Hyung" demişti

Az önce Taehyung arabadan bir şey almak için dışarı çıkmıştı, Seokjin ise lavaboya gideceğini söylemişti ve on dakikayı aşkın sürede gelmiyordu

Lavabo kapısından aldığım gözlerim Jeongguk'u buldu
"Hyung bende bir kaç şey almıştım arabadan alıp geleyim onları"
Ağzımı daha onaylamamak için açamamışken önümde sadece boş üç sandalye kalmıştı.

İçimden SeokJin'in lavabodan hemen gelmemesi için dua ederken karşımdan gelen bedeni gördüğümde büyük bir günah işlediğimi anlamıştım.

Bedenim tekrardan titremeye başlamıştı. En son dokuz ay önce bana bu hissi yaşatan kişiyle, şu an bana bu hissi yaşatan insan aynıydı.

O kadar rahattı ki, kemerini karşımda takarak geliyordu. Beni çıldırtmak istercesine hem de.

Yanıma yanaşırken masadaki eksikliği görmüştü
"Bizimkiler nerde. Yoksa fırsattan istifade mi yapıyorlar" deyip her tarafı saran kahkahasını attı. Bu kahkahayı en son benim bu gece sadece içmeye geldiğimi söylediğimde, dokuz ay önce duymuştum.

Vinia | ɴᴀᴍᴊɪɴHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin