Onu kurtardıktan sonra ilk kez rahat bir şekilde uyuyacaktı. Korktuğunu ve buraya henüz alışamadığını biliyorduk, bu yüzden geceyi küçük kızla birlikte geçirmeye karar vermiştik. Kulağıma "O, bir kahraman," diye fısıldadığında dediklerini o da duymuştu. İkimiz de bir birimize bakarak tebessüm ettik. "Bana masal anlatır mısın?" diye sorduğunda tam ben anlatmaya başlayacakken "Sen değil, kahraman anlatsın," dedi. Onunla göz göze geldiğimizde "Ben anlatırım," dedi. "Peki, hangi masalı anlatacaksın?" diye tekrar sordu küçük kız. "Dikenlerden oluşan bir kafese hapsolmuş beyaz gül ve onun kokusuna aşık olan kuşun hikayesini," dedi. Bana 'asla hayaller kurma' diye söyleyen İlyas Sezgin şimdi bir çocuğa masal anlatıyordu. Peki masallar da hayallerden ibaret değil miydi zaten?
6 parts