26.BÖLÜM

439 86 566
                                    





Derin kapı açılır açılmaz

"Merhaba Amber Abla'cım!Babamla sana ve Kiraz ablaya lahmacun getirdik,sever misin?"

diyerek kollarına atlamıştı yine neşeyle.Amber küçük kızın başının tepesine bir öpücük kondurduktan sonra

"Hem de çok severim güzelim,hadi gelin."

deyip buyur etti ikisini.Sinâ ve Derin öyle bir zamanda gelmişlerdi ki,ne kadar teşekkür etse az kalırdı.O sevinçle küçük kızın ardından hafifçe genç adama da sarıldı.Yaptığı şeyi fark ettiği anda da,kendini hemen geri çekti.İçinden

"Adama sarılmaya ne gerek var şimdi Amber?Nazikçe teşekkür et geç,di mi?"Umarım Sinâ yaptığımı yanlış anlamaz."

diye geçiriyordu.Ama o kısacık anda burnuna dolan genç adamın hoş kokusundan şikayetçi olmadığını da kendine itiraf etmeliydi.

Sinâ,genç kadının ona hafifçe sarılması karşısında ilk anda  küçük bir şaşkınlık yaşadı.Böyle bir tepki beklemiyordu.Sarılma o kadar kısa süreli ve hafifti ki,insan hayal olduğunu bile düşünebilirdi.Tabi,o kısacık anda burnuna dolan ne olduğunu bir türlü tahmin edemediği hoş koku olmasaydı.Hayallerin bir kokusu olmadığını biliyordu.

Kapıdan içeri adımını atarken gülümseyerek konuştu.

"Derin'de söyledi,acıkmışsınızdır diye size lahmacun getirdik.Hemen oturup yiyelim ki,soğumasınlar.Yoksa bir şeye benzemezler."

Ardından ekledi.

"Yemek bitsin,şu sözünü ettiğin avizeleri de tavana asarım hemen."

Genç kadın

"Tamam,olur tabi."

diyerek onları salona doğru ilerletmiş,sonra da salonu toparlamakla meşgul olan Kiraz'a,

"Hadi biraz işe ara ver de,lahmacunlar soğumadan yiyelim."

diye seslenmişti.Kiraz şaşkın bir ses tonuyla sordu.

"Tamam Amber hanım,ama ne ara aldınız siz o lahmacunları?"

"Ben almadım ki,Derin ve Sinâ getirmiş Kiraz."

"Aaa!Öyle mi?İşe dalmışım kapıyı duymadım.Ne iyi etmişler o zaman,hoşgeldiniz Sinâ Bey.sen de Derin'cim."

derken bir yandan da tabak getirmek için mutfağa ilerliyordu Kiraz.

Az sonra genç kadın getirdiği tabakları salondaki yemek masasına yerleştirmiş,herkes yerine oturup yemeğe başlamıştı.

Derin neşeyle lahmacunundan ısırıp,ayranını yudumladı ve konuştu.

"Babam senin istediğin o masayı yapmaya başladı Amber abla,hatta yarın hazır olurmuş di mi babacım?"

Bu noktada sözü Sinâ devralmıştı.

"Derin haklı Amber,bugün epey ilerledim.Bir aksilik çıkmazsa,yarın bitiririm diye umuyorum.Tabi 1 gün kuruması gerekiyor.Ancak yarından sonraki gün gelip yerine monte edebilirim.

Amber bu sözler karşısında

"Öyle mi?Bu ne güzel haber Sinâ!Çok sevindim.Yatak odası dün yerleşmişti,bugün salon ve diğer oda yerleşecek.Bir de birazdan stor perdeleri takmak için gelecekler.1-2 güne eve tamamen yerleşebilirim o zaman."

diyerek gülümsedi neşeyle.Derin

"Salon çok güzel olmuş Amber abla."

diye araya girdiğinde yüzündeki gülümseme büyümüştü genç kadının.

AMBERWhere stories live. Discover now