NE OKUYACAĞIM?

Yorum 4 / Sahte Dokuz

Selamlar Wattpad okuyucuları!

Sizlere Wattpad mizah kategorisinin incilerinden biriyle geldim. Birkaç bölüm okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız. İşte karşınızdaaa "SAHTE DOKUZ"!

Okurken bir yandan da bu kitabı nasıl yorumlasam, ne yazsam diye düşünüp beynimdeki çarklıları döndürüyordum. Anlatılacak, bahsedilmesi gereken o kadar çok şey var ki!

Öncelikle bu kitabın futbol ile yakından, bayağı yakından alakalı olduğunu söylemeliyim. Futbol sevmiyorum diyenlerin dahi ilgisini çekeceğini düşünsem de gerekli uyarıyı yapmış olayım; bunu bilerek başlarsınız.

Hikâye Dila Ural, ana karakterimizin, twitterda ülkenin oldukça popüler, yeni nesil futbolcularından birinin hakkında yazdığı tweet ve sonrasında başına gelenleri anlatıyor. Bundan sonrasında Dila ve Barış, evet yeni nesil topçumuz olur kendileri, arasındaki ilişkiyi okumak kalıyor bizlere.

Futbola biraz olsun ilginiz varsa; babanızın, abinizin,dedenizin, eşinizin muhabbetleri kulağınıza çalındıysa anlatılan konulara Fransız kalmayacaksınız. Hele sosyal medyada dönen muhabbetlerden, örneğin; Pascal Nouma-tombala, Olcay Şahan-müthiş sol ayak vb., haberdar iseniz müthiş bir zevkle kaydıracaksınız ekranı!

Espri yeteneği olan insanı severim; espri yeteneği ile bir şeyler kurgulamayı becerebilen insanı daha çok severim! Seni sevdim @merkeztandem!

Peki ben bu kitapta her şeyi çok mu beğendim, her şey dört dörtlük müydü? Hadi, birlikte bakalım.

Neyi Sevdim?

Dila'yı çok sevdim! Çabalayan, tabuları yıkabilen, güzel seven, lafını da tak tak tak kafaya vuran, oldukça güçlü bir karakter. Hasret kaldıklarımızdan...

Dila güzel, iç ses de bir o kadar güzel. Başkalarına kata küte lafları fırlattığı gibi kendisine de güzel güzel değdiriyor. Güldükçe gülüyorsunuz.

Yukarıda bahsettiğim gibi futbol-futbolcu muhabbetlerinden biraz haberdarsanız kitapta bahsi geçen karakterlerin özellikleri, yaptıkları sizler için oldukça komik gelecek. Kurgu ile gerçek öyle güzel harmanlanmış ki...

Barış'ın geçirdiği o müthiş evrim! Meşhur kucakçımızın yavru pandaya dönüşmesi.... Bana kalırsa bu gibi karakter gelişimlerinde sürecin, duyguların iyi kurgulanıp güzel aktarılması gerekir. Bu kitapta bu iş de kotarılmış.

Sektördeki olaylar, ilişkilerdeki çarpıklıklar, bir kadının bu sektörde tutunurken maruz kaldığı tavırlar tatlı-acı anlatılmış; kurguda gerçekçiliği artırmış.

Temiz Futbol sahneleri!!! Beyaz Futbol'dan ilham alındığını bilen birinin o satırları okurken konuşmacıların sesleriyle okuduklarına eminim ama kanıtlayamam.

Dila ve Barış'ın birbirleri için adım atmaktan çekinmemeleri, yeri geldiğinde gururu bir kenara bırakabilmelerini çok sevdim.

Dila'nın Erol Gündeş hakkında kaleme aldığı bir yazı var. O yazı der geçerim. Sakın kaydırmayın ekranı; okuyun, okuyun, okuyun.

Neyi Sevmedim?

Dila'nın yakın arkadaşı Gökçe'nin bazı tavır ve söylemlerine o kadar irite oldum ki karaktere ısınmam bayağı zaman aldı. Hâlâ da çok ısındığım söylenemez. Tavırlarından bahsetmiyorum; sizi etkilemek, ön yargılı olmanızı istemem. Zaten okursanız ve benzer görüşteysek bahsettiğim tavırları anlayacaksınız.

Barış'ın ilk birkaç bölümdeki tavırları... Gerçekten çekilecek nane değil. Neyse ki sonra düzeliyor kerata.

Kitapta sevmediğim karakterler var, ekrana girip bir vurup kaçmak istediklerim, ama elbette onlara "Neyi Sevmedim?" başlığı altında yer vermiyorum.

Velhasılıkelam gülmek, keyif almak istiyorsanız bir şans verin. Kendini okutacak!

Maalesef hikâyemiz henüz tamamlanmamış fakat güzel haber şu ki bölümler düzenli olarak geliyor! 2 haftada 1, cuma günleri 21:45'te bizimle!

Ben beğendim, okumaya da devam edeceğim. Daha önce/şu an okuyan varsa yorumlarınız neler, merak ediyorum. Bu yazıyı okuduktan sonra okumaya karar verenler varsa onların da yorumlarını okumak için sabırsızlanıyorum!

Keyifli serüvenler!