bölüm on : sana düşündüğünden daha fazla güveniyorum

285 54 33
                                    

Jungwoo işinin olduğunu söyledikten sonra biraz daha kendim çalışmaya karar vermiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jungwoo işinin olduğunu söyledikten sonra biraz daha kendim çalışmaya karar vermiştim. Sebebi kendimi geliştirmek istemem değildi. Sebebi o öpücükleri unutmak istememdi. Ufak ufak buz gibi derime değen o sıcaklık öyle aklımı sarmıştı ki unutmak istemiştim. Biraz soluklanmak istemiştim. Çalıştım. Müziği en az üç kere daha açtım. Sonra da çıktım.

Koridorlarda kaybolmamaya dikkat ederken yan yana oturan Yuta ve Jungwoo'yu görmüştüm. İkisi de gülüşüyordu.

Herhalde işleri anca bitmişti. Büyük ihtimalle eski olimpiyat patencileri oldukları için toplantı yapmışlardı.

Ne olduğu pek umurumda değildi. İnsanların neler yaptığını pek umursamazdım. Ama Kim Jungwoo'ya ne yaptığını umursasam bile güveniyordum.

Benim yaralarımı öpüp beni şarkıya benzeten biri beni öylece terkedip gidebilirdi elbette. Ama Kim Jungwoo'nun gitmeyeceğini biliyordum.

Göz göze gelmemiz ile kapıdan çıkıp arabama yürümeye başladım. Hava sabaha göre daha ılıktı. Kesinlikle soğuk hava çekilmiyordu. Evde çorba yapsam iyi olacaktı.

Arabama yaklaşırken birden belime sarılan kollar ile duraksadım. Sıcacık kollar belimi sıkıca sarmıştı. İlk başta korkmuştum. Ama parfüm kokusu burnuma dolunca kim olduğunu anlamıştım.

Kim Jungwoo bana sarılıyordu.

Sarıldıktan sonra beni bırakıp telaşla cümleleri sıralamaya başladım.

“Bak cidden sana yalan falan söylemedim Yuta'yı biliyorsun zaten hani-”

Jungwoo neden bu kadar panik yaptın?”

Şaşırmıştı.

“n-ne?”

“neden bu kadar panik yaptığını sordum Jungwoo.”

“k-kızmadın mı?”

“kızmam için ortada bir sebep göremiyorum. Bir işim var dedin. İşin demek ki Yuta ileymiş...buna niye kızayım? Burada kızılacak ne var?”

Şaşkınlığı daha fazla artıyordu.

“Bak Jungwoo neden böyle hissettiğini bilmiyorum ama emin ol...sana düşündüğünden çok daha fazla güveniyorum”

Yüzüne bir gülümseme yerleşmişti.

“bana güvenmene...sevindim...çok sevindim”

“kendine dikkat et. Gitmem gerekiyor”

“Bekle!”

Arkamı döndüğünde telefonunu uzattı.

“Numaranı verebilir misin? Hani seni çalışmalar için bilgilendirmem gerekiyor ya”

“elbette”

Numaramı verdikten sonra arabaya binmiştim.

Ona güvendiğimi bilmesi beni sevindirmişti.

SO BEAUTIFUL ➤ DOWOOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin