29

1.9K 120 52
                                    


Arkadaşlar öncelikle fotoğraflar temsili.(YORUM ATARSANIZ SEVİNİRİM.)


"Enişte benimle röportaj yapar mısın?" Şimdi de enişteye sarmıştı. Stajyerlikte sunacağı son haber olacaktı. Cinayet sırlarını açığa çıkartmaya kadar a'dan z'ye her türlü haberi yapmıştı. Fakat ilk kez ondan magazin istemişlerdi. 

"Üzgünüm Aden, şu an öyle bir röportaj yapamam." Aden sinirlenmişti. "NEDEN ABİ NEDEN KİMSE RÖPORTAJ İSTEMİYOR" 

Taehyung ve Jungkook aynı anda nefes verdiler. "Röportaj yapabilirsin sorun yok Kee-yo" Aden sırıtarak herkese baktı. Gülümsemesinden ne kadar mutlu olduğunu anlayabilirdiniz fakat önce çığlık atıp üstünüze yürümezse. 

"Hayır güzelim yapmayacağım." Aden sinirlenip işaret parmağıyla odadakileri gösterdi. "Hepiniz ünlü ve zenginsiniz, benimle biriniz röportaj yapsın çünkü saat 10.59'a kadar sunumu hazırlamam hazım." 

"Pişt Aden" Jungkook gözüm üzerimde işareti yapmıştı. 

"Karşılıklı kozlarımızı kullanmaya ne dersin?" Oh süper baba kız birbirinin rakibi olmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Karşılıklı kozlarımızı kullanmaya ne dersin?" Oh süper baba kız birbirinin rakibi olmuştu. 

"KESİNLİKLE HAYIR!" Taehyung, evde ifşalarının çekilip yayınlanmasını istemiyordu. Aden kazanmak için rakibinin tüm rezilliklerini ortaya atardı. O fazlasıyla korkutucuydu. Aynı, aynı Taehyung'un babası gibiydi...


"Tamam, ben varım." Kee-yo kabul etmişti. "Bir şartım var. Aileme zarar verecek en ufak bile haberi sunmayacaksın." Aden alaycı şekilde nefes verdi. "Sen muhabir ne demek biliyor musun da konuşuyorsun?" Gözlerini sıkıca kapatıp derince nefes verdi kee-yo. 

"Anlaşılan kim olduğumu bilmiyorsun, sana kendimi tanıtayım. Ben Jung Kee-yo, Jung Hoseok'un  yeğeniyim. 11 yaşımdan beri pop yıldızıyım. Konuşmayı öğrendiğim andan itibaren röportaj veriyorum ve daha dürüstçe olayları yansıtan bir muhabirle karşılaşmadım. Hansol hariç, açıkçası benim üstüme atılan bir iftirayı kanıtlarla özel haberde  açığa vurduğu gün onu görmüş ve aşık olmuştum. Açıkçası muhabirlerin çoğuna saygım yok, sizler izlenme kazanmak için gerçekleri saklayan kölelersiniz!" 

Aden ses kaydını kapattı. "Teşekkürler pirim için." "Ne? Hey onu yayınlayamazsın!" Hansol ayağa kalkıp elinden telefonu çekip aldı. "Sana bunun bedelini ağır ödeticem oğlum göreceksin sen." 

"ADEN! Haddini aşan şeyler yapma!" Aden kayıt silinen telefonunu Kee-yo'dan alıp ona ithafen konuşan annesine baktı. "Neden sadece beni azarlıyorsunuz, neden sadece bana sesinizi yükseltiyorsunuz? Ben size karşılık veremem diye değil mi?" Minji ayağa kalkıp kolunu Aden'in omzuna attı. "Aden sorumluluğunu alamayacağın şeyler yapmak üzeresin." 

"Annen haklı." Minji onları destekleyince kolunu itti.  "Hiçbirinizin gerçekten umrunda değilim." Çantasını ve ceketini alıp hızla evden ayrıldı. 

.

.

.

"Röportaj yapabildin mi biriyle?" Akşam Hansol yanına gelmişti. "Hayır." Aden sıkıntıyla öfleyip kafasını kaldırdı. "Siktir" Ayağa kalkıp Hansol'u oturttu. "Kaç aylık hamilesin" Hansol telefonunu çıkartıp rehberden bir numara buldu. "WL şirketinin baş görevlisiyle röportaj yapmaya ne dersin?" Aden'in gözleri büyüdü. Cidden bunu ayarlayabilir miydi? "Evet, lütfen."

Hansol, Aden ile başkana randevu ayarladı. "7 aylık hamileyim" Aden bakışlarını büyütmüştü. "Nasıl ya, nasıl bu zamana kadar haberim olmaz." Yanına oturup elini karnına koydu. "Bir kez daha gelmiştim ama sen o zamanlar daha yeniydin şirkette, görüşememiştik. Annemlere söylememelerini söylemiştim. Uğramaman kırmıştı beni."

.

.

.

"İyi misin bebeğim?" Kee-yo, Hansol'un kıpırdamalarıyla uyanmıştı. "Annemlerin yanında uyusam olur mu bugün?" Kee-yo sorun olmayacağını söyleyince kalkıp babalarının odasına doğru yürüdü. Tam kapıyı çalacakken duyduğu sesler ile minik minik öksürüp tıpış tıpış odasına geri döndü. "Kee-yo, sanırım abi olacağım." Hüzünlü sesiyle mızmızlanarak gelmiş ve Kee-yo'nun kucağına oturmuştu. 

Kee-yo yavaşça elini karnına götürüp bıdığı hissetmeye çalıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kee-yo yavaşça elini karnına götürüp bıdığı hissetmeye çalıştı. "Tekmelerini hissetmiyorum uyuyor galiba." İkisi de gülmüştü. "Bir an önce doğsun istiyorum." Hansol'un dediği şeyle Kee-yo alnını öptü. "Bebeğim öyle deme zamanında doğsun. Sağlıklı olan tarafı bu." 

"Jin amca da hamileymiş biliyor musun? Onun adına sevindim." Yavaşça gözlerini kapattı Hansol. Kee-yo ise o uyanmasın diye tüm gece aynı pozisyonda kaldı. 

Ben sanırım bu kurguyu çocuklarının eline geçirdim, garip bir şey oldu bu. 

Bu arada gt yapmak isteyen varsa(takipten çıkmamak şartıyla) gt yapabiliriz. Army'ler ile takipleşmek istiyorum. 

F*ck Your RoseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin