1

987 52 17
                                    

"Sonra dedim ki sen kimsin de benim olana yan gözle bakma cesareti gösteriyorsun ! Başladım adamı dövmeye. Koca adamı saniyeler içerisinde yere serdim. O zamandan beri benden korkar oldu. Sokakta denk gelince yönünü çevirmeye, kaçmaya başladı."

Gülmemek için dudaklarımı ısırırken" Yediğin dayaktan dolayı ne kadar süre ayağa kalkamadın da adamdan dip köşe kaçmaya başladın?" dedim. Bu sözüm üzerine küçük bir çocuk gibi dudağını büzerken"Bunu da mı yemedin ya !"dedi.

"Benim psikolog olduğumu bazen  unutuyorsun Mücahit. Ne zaman yalan söylediğini anlayabiliyorum. Yüz ifadelerini okuyabiliyorum." Buruk bir şekilde gülümseyip"Eğer şuan hapishanede olmasaydım üniversite sınavına hazırlanıp, senin gibi bir psikolog olmak isterdim." dedi.

Oturduğum sandalyeden kalkıp, Mücahit'in yanına gittim. Bir elimle kelepçeli ellerini tutarken, diğeriyle saçlarını okşadım ve "Ben sana çalışabileceğin test kitapları ve konu anlatımlı kitaplar getireceğim küçüğüm. Altı ay sonra buradan çıktıktan sonra başını bir daha belaya sokmaz, ders çalışmaya devam edersen benden daha iyi bir psikolog olacağına eminim. Bağlantılarımı kullanıp, seni işe almalarını sağlarım."dedim.

Gözleri dolu bir şekilde bana baktı. "İyi ki varsın abi. Sana ne kadar teşekkür etsem az. Hapishaneden çıkınca emeklerini boşa çıkarmamak için elimden geleni yapacağım."

Sözleri üzerine saçını öpüp"Hadi bakalım koğuşuna git şimdi. Ben yarın sana kitaplarını ulaştıracağım. Beş dakika sonra başka biriyle görüşmem var."dedim.

Mücahit meraklı bir ifadeyle "Normalde bugün benden sonra kimseyle görüşmezdin abi. Kiminle görüşeceksin." dedi.

"Dün yeni bir mahkum gelmiş. Onunla konuşmam gerek." Kaşları söylediklerimle anında çatılırken "Onunla konuşmasan olmaz mı abi ?"dedi.

Neden der gibi kaşlarımı kaldırınca "O çok... Nasıl söylesem. Korkunç biri. Hayvan gibi kas yapmış adam. Seni de beni de tek yumruğuyla öteki dünyaya gönderir." Dedikleriyle kahkaha atmaya başladım.

Gülmemle "Görüşmen varmış ya görüşmeden sonra göreceğim ben seni. Şimdi gül."dedi. Ardından trip atarak, gardiyana gitmek istediğini söyledi. Gardiyan içeri girip, onu koğuşa götürünce ancak kahkalarımı durdurabilmiştim.

Sandalyeye geri oturup, dirseğimi masaya koyup'hayvan gibi kas yapmış olan' adamı beklemeye başladım. Birkaç dakikalık bekleme sürecinden sonra bulunduğum görüşme odasının kapısı açıldı.

İçeriye esmer, Mücahit'in dediği gibi kalıplı, yeşil gözlü bir adam girdi. İçeriye girer girmez bana baş selamı verip, karşımdaki sandalyeye oturdu.

Gözlerinin hedefi elleriyken onu tanımaya başlamak için konuşmaya başladım. "Adın ne , kaç yaşındasın gibi klişe sorular sorarak konuşmaya başlamayacağım. Onun yerine seni gerçekten tanımak amacıyla sorular yönelteceğim. Hapishanede olduğun süre boyunca kafanı dağıtmak ve sana iyi gelmek için elimden geleni yapacağım."

Dediklerimi sessiz bir şekilde  dinlerken yeşil gözlerinin içine dikkatli bir şekilde bakıp, sorularımı sormaya başladım. En ufak tepkisini gözden kaçırmadan  kişiliğini çözmem gerekliydi. "Bu hayatta en değer verdiğin kişi kim ?"

"Değer verdiğim bir insan yok. İnsanlara değer vermeyi bırakalı yıllar oldu." Düşünceli bir ifadeyle "Neden kimseye değer vermiyorsun ?" dedim.

"Önceden değer verdim de ne oldu. Herkesin maskesi belli bir süre sonra düştü. İkinci yüzleriyle tanıştım. Bir bir soğudum insanlardan. Yapmaz dediğim yaptı, gitmez dediğim beni yarı yolda bırakıp gitti. Herkes çıkarı için yaklaştı." Derin bir nefes alıp" Sende çıkarın için burada değil misin sahi ? Bu işten para almayacak olsan bir hapishanede niye çalışasın..."

Ellerimi masada birleştirip "Açıkçası kendi iş yerimi açsam, orada psikologluk yapsam daha çok kazanırdım. Yapma şansım da var ancak ben burada çalışmaya devam etmek istiyorum. Hayatı kararmış insanların hayatını değiştirmek, onlara yol gösteren bir ışık görevi görmek istiyorum. Bir gün eğer sen bana kendini tamamen açarsan neden burada olduğumun cevabını vereceğim. O zaman beni daha iyi anlayacaksın. Önceden hayatına giren insanların iyi olmaması, sonradan iyi biriyle tanışmayacağın anlamına gelmiyor. Her insan bir değil." dedim.

Kelepçeli elleriyle zar zor sakalını kaşımaya çalışırken "Ne dersen de fikrimi değiştiremeyeceksin psikolog. Benim gözümde her insan birdir. Hepsi zevklerinin ve çıkarlarının kölesi."

"Bu fikirlerini değiştirmek için önümde koca bir sene var. Tahliye olacağın güne kadar fikirlerini değiştirmek için elimden geleni yapacağım." deyip bir sonraki soruya geçtim." Kitap ve gazete okumayı seviyor musun ?"

" Severim. Gazete okudukça insanların ne kadar ileriye gidebileceğini görürüm. Kadın cinayeti mi dersin, tecavüz olayları mı dersin, küçük bir nedenden dolayı birbirlerini öldürenler mi dersin... Hepsine şahit oluyorum gazete okudukça. Kitaplardan ise kendimi yakın hissettiğim yazarları okuyorum. Beni tanıdıkça anlarsın çok  tutarsız biriyim ben. Sözlerim, davranışlarım, duygularım olsun çok değişkendir benim. Bir anım bir anımı tutmaz. Bu okuduğum kitaplara da yansır."

Saatime bakıp, görüşmenin bitmesine on dakika kaldığını görünce konuşacaklarımı aklımda toparlayıp konuşmaya başladım.

"Burada katilinden tut, hırsızına kadar birçok  kişiyle tanıştım. Tanıştığım kişiler sayesinde hayata tek yönlü bakmamam gerektiğini öğrendim. Düşün medya yüzünden herkesin katil olarak bildiği bir çocuğun aslında annesi ve kardeşlerini korumak için babasını öldürdüğünü öğrendim. Eniştesinin ona oynadığı oyun yüzünden uyuşturucudan içeriye giren daha reşit bile olmayan bir çocukla tanıştım. Bu ve bunun gibi bir çok şeye şahit oldum. Yeri geldi gerçek suçlularla konuştum. Onlar hakkında bir şey diyemeyecek olsam da haksızlığa uğrayan kişileri çok gördüm. Gazetedeki her şeye inanma. Sana okumak için farklı yazarlardan kitaplar gönderebilirim. Hapishane sıkıcıdır. En azından kitap okuyarak zamanını geçirebilirsin." dedim.

Sözüm bitince gardiyan içeriye girip sürenin bittiğini belirtti. Karşımdaki adam sandalyeden kalkacakken kolundan tutup onu durdurdum ve " Sana kitapları yarın ulaştıracağım. Bir sonraki görüşmemizde koğuşta ki kişiler hakkında konuşacağız. Onları iyi bir şekilde gözlemlemeye ve onlar hakkında fikir sahibi olmaya çalış. Unutma her insan bir değildir ve hapishanedeki herkes gerçek bir suçlu değildir."

Hatam varsa üzgünüm. İlk bölüm sizce nasıldı ?

Inconsistent (BxB) +18Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora