Özel Bölüm

6K 347 110
                                    

Nasılsınııızz? Hihihi,kediş gguk vardı di mi burda? *-*

Ben geldim veee bol bol yorumcuklarınızı bekliyorum,hepiniz çok çok öptüm iyi okumalaar mmuah!😚😚😚💜

****

"Taetae~ gelir misin lütfeen?"

Jeongguk'un salondan seslenmesi ile bahçedeki işini yeniden burakan Taehyung oflayarak içeri girmişti. Aradan geçen senelerin sonunda şimdi şirin müstakile bir evde birlikte yaşıyorlardı ve Jeongguk, Taehyung'un ona bakmasına izin veriyordu. Normalde bir süredir kafede çalışıyordu ama tatlı,pofuduk beyaz kuyruğunun bir yığın bardak daha kırmasının ardından kafenin tontiş sahibi dayanamayarak onu işten çıkarmak zorunda kalmıştı. Aslında Jeongguk anlıyordu onu. Tıpkı öncekiler gibi o da kendisine bir çare bulamamış ve kovmuştu biraz azarlayarak ama kedi genlerine sahip olmasında onun suçu yoktu ki. Şimdi ise bunun verdiği hüzünle bir haftadır tuhaf bir depresyondaydı.

Tuhaftı çünkü depresyonda olduğunun bilinci ile bilerek kendini yerden yere atıp,efkarlı şarkılar diblemeye çalışsa da içindeki o heyecanlı tarafını bir türlü bastıramıyor, eh bol bol yediği yiyeceklerle de enerjisini katlayıp tüm gün evde ordan oraya koşturuyordu. Bugünde televizyon karşısında vaktini öldürmek istemiş,işinden yıllık izin alan Taehyung'u da kendine köle etmişti.

"Taehyung,yaban mersinim bitti yenisini istiyorum lütfeeen~"

Taehyung onun dizideki kız gibi saçma hareketleri ile aegyo yapmasına yüzünü buruşturmuş ve önündeki boş tabağı çekip almıştı. Yeniden içini doldurduğu tabak ile kendisini Jeongguk'un yanına attığında küçük olan buna sevinmiş ve hemen yanındaki bedene sırnaşmıştı. Kolunun altına girene hatta kucağına çıkana dek mırlayıp yanağını Taehyung'un her yerine sürtmüştü kendini. Taehyung ise ona gülüp, aklına geçen sene eve aldıkları dişi bir kedinin gelmesine mani olamamıştı. Jeongguk onu o kadar sevmiyordu ki ne zaman kendisi gibi kuruğa ve kulaklara sahip olan beyaz kedi Tae'nin etrafında dolaşsa sanki onun kime ait olduğunu belli etmek ister gibi koşup büyüğüne sarılıyor, yanağını yüzünden göğsüne dek sürttüğü gibi kendisine çekiyordu.

Taehyung aslında o kediyi Jeongguk'un bir nevi kendi türünden olan bir şeyle anlaşacağını düşünmesiyle almıştı. İşler beklenildiği gibi gitmeyince de onu barınağa geri götürmeye gönlü el vermeyip Jimin ve Yoongi ikilisine vermişti.

"Uff Taehyung hiç benimle ilgilenmiyorsun! Sabahtandır buradayım gelmedin hiç yanıma!"

"Bebeğim bahçeye bakmam lazımdı biliyorsun, çim biçme makinesinden korkan tatlış bir kedim olduğu için bakımını ben üstleniyorum ya hani."

Taehyung'un alaylı sesini duyan Jeongguk dudaklarını büzüp kollarını etrafına bağladığında ona yandan bir bakış atmış ve onu sinir etmek için kuyruğunu,büyüğünün yüzüne doğru sallamıştı. Taehyung'a göre Jeongguk kesinlikle vahşi biriydi. Özellikle büyüdükçe o tatlı dili sivrileşmiş, her kelimesi bir iğne darbesi gibi karşısındakinin canına batar olmuştu ama gelin görün ki aynı zamanda bu vahşi kedicik tam bir bebek olabiliyordu. Çim biçme makinasını ilk aldıkları vakit Taehyung makinanın düğmesine basar basmaz Jeongguk çıkan sesten çok korkmuş, hemen olduğu yere çöküp ağlamaya başlamıştı. Hatta istediği bir şey olmadığında o şirin yüzünü ve peltek kelimelerini kullanıp aklınızı çeliyor, çabucak dolan gözlerini size karşı bir silah olarak kullanıyordu. Cidden uslanmaz ve vahşi bir bebekten farkı yoktu.

"Ben kediyim ya, ben hiçbir şey yapamam değil mi? Beceriksizim zaten,kırıp döküyorum değil mi? O yüzden kovdular hep, o yüzden beni hiç istemiyorlar değil mi?"

Our Baby But He's MineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin