26

136 20 53
                                    

Teyzem ve ikizlerle vedalaşmam, bana verdiği ufak nasihatler, uçakta uyumaya çalışma ama düşüncelerden uyuyamama, Youngbin'in havaalanından alması ve yol boyunca konuşmamam, kapının önündeki soru yağmurları, evime olan özlemim, annemin ağlamamak için kendini sıkması... Bu şekilde bir günümü feda etmiştim. En sonunda odamdaydım. Sanki çok uzun bir zaman geçmiş gibi hissediyordum. Oysa sadece bir haftaydı ama sanki bir yıldır oradaymış gibi hissediyordum. Hiç geçmemişti oradaki dakikalarım, onsuz olan.

Düşünmekten kendimi alamıyordum bir türlü. İçsel çatışmalarım bitmiyordu, ne yapmam gerektiğine karar veremiyordum. Sanki affedersem daha kötü şeyler olacakmış gibi hissediyordum ama bir yandan da affetmem gerektiğini hissediyordum. Çünkü, aslında onun bir yanlışının olmadığını biliyordum. Belki de sadece yüzleşmeye korkuyordum. Evet, evet kesinlikle bu yüzdendi. Onun üzgün suratına bakacak olmak beni daha çok parçalayacaktı. Kimseyi sevmemiştim, ondan çok. Hatta bana kalırsa bunu gizlemek de istemiyordum artık. Özellikle ailemden.

Bir anlık düşünceyle yatağımdan kalktım. Hızlı adımlarla kapımı açıp salonda oturan annemin yanına gittim. Bunu yapacaktım. Kim olduğunu söylemesem bile erkeklerden hoşlandığımı ona söyleyecektim.

Annem koltukta oturmuş ellerini bacaklarının arasına sıkıştırmış ve boşluğa bakıp düşünüyordu. Bunu benim de sık sık yaptığım aklıma geldi. Annemle bu konuda çok benziyorduk.

"Anne." diye seslenmemden hemen sonra annem irkilerek bana baktı. Gülümsemeye çalışıyordu ama ağladığını hemen anlamıştım. Buraya taşındığımızdan beri onunla uzaklaşmıştım, bunun farkındaydım ve içime fazla kapanmıştım. Muhtemelen benim yüzümden ağlamıştı. Bu kalbimi daha çok acıttı.

"Efendim Kyun. " dedi sakin, tatlı sesiyle. Benimle baş etmenin zorlukları oluyordu illaki onun için. Onu da anlamak istiyordum. Bir anne olarak ona bunu yaşatmam hiç doğru değildi.

"Seninle konuşmak istiyorum. " dedim usulca ve karşısındaki koltuğa oturdum. Gözleri dolmuştu hemen, onu çok duygusallaştırmıştım.

"Seni dinliyorum oğlum. " dedi hiç istifini bozmadan.

"Ayrıca sana da bir şey söylemeliyim. Benimle her şeyi konuşabileceğini biliyorsun Kyun. Her zaman seni anlamaya çalışacağım. Tamam mı?" bir anlık sesini kontrol edemese de hemen toparlandı. Başımı sallayıp oturduğum koltuktan kalktım ve yanına oturup bir elini avuçlarımın arasına aldım.

"Biliyorum anneciğim. Teşekkür ederim. " dedim. Duygusallaşmıştım ben de. Ama ağlamadan önce bu konuyu konuşmalıydım, belki sonrasında saatlerce ağlayabilirdim. Derin bir nefes aldım. Derince gözlerinin içine baktım.

"Anne, ben aşık oldum. " dedim bir hamlede. Her ne kadar ciddi olmaya çalışsam da ağlamaklıydım biraz. Annem bir anda dolu gözleriyle gülümsedi bana. Bu iyi bir şeydi sanırım.

"Gerçekten mi? " dedi gülümsemeye devam ederek. Bu dediğimden çok hoşlanmıştı sanırım. Ağlamaya başladı. Derin bir nefes aldı ağlamadan hemen önce. Gözyaşları minik minik akıyordu güzel gözlerinden.

"Anne, neden ağlıyorsun? " dedim yüzünü ellerimin arasına alarak. Ağlamasını istemiyordum. Hem de hiç.

"Sevinçten bebeğim, sevinçten. Benim minik oğlum büyümüş de aşık olmuş. Söyle bana, okuldan mı?" dese de bu kadar zaman ondan sakladığım için ve beni üzenin bu olduğunu öğrendiği için ağlıyordu. Belki de sadece rahatlamıştı kendini tuttuğu için.

"Evet ama anne... o bir erkek. " dedikten sonra biraz sessizleştim. Kaşlarını çattı. Algılamasını bekledim. İlk defa ona bunu söylüyordum. Kalbim rahatlamış hissediyordum birazcık ama annemin vereceği tepkiden korkuyordum. Tuttuğum elimi sıktı. Garip garip sesler çıkararak gözlerini çekti gözlerimden. Yere bakıyordu şimdi. Gözyaşlarını sildi yavaş yavaş. Ardından bana gülümseyerek baktı.

"Pekala oğlum. Peki, ne zaman anladın erkeklerden hoşlandığını? " dedi sakince. Kızgın değildi ama buruk hissediyormuş gibi gelmişti bana.

"Onu gördüğümde, anne. " dedim ellerimize bakarak. Garip gelmişti bu konuda konuşmak ama yine de kendimi daha iyi hissediyordum bir şekilde.

"Bu yüzden mi kaçtın hepimizden?" diye sordu. Beklediğimden daha sakindi. Başımı salladım yavaşça. Mahcuptum ona karşı. Herkese karşı.

"Okula bu yüzden mi gitmek istemedin günlerce? Bu yüzden mi dayak yedin okulda?" diye sorduğunda tekrar ağlamaya başlamıştı. Bütün yaşananlar aklına geliyordu ve bu onu daha çok üzüyordu.

"Kyun, neden bunu daha önce söylemedin bana?" dediğinde ben de ağlamaya başladım. Yaşananlar ağırdı ve tümünü annemden gizlemek... ah, gerçekten. Daha kötüsü olamazdı.

"Özür dilerim anne. " dedim. Her ne kadar hiçbir faydası olmayacak olsa da, yaraları sarmayacak olsa da, söylemek istemiştim.

"Özür dileme. Hayır. " dedikten sonra gözyaşlarını sildi tekrar ve çenemden tutup gözlerine bakmamı sağladı.

"Kyun'um. Bunun için özür dilemene gerek yok. Ben senin bütün tercihlerinin arkasındayım. Son nefesime kadar da öyle olacağım. Bunu unutma, tamam mı? Ayrıca, her üzüldüğünde de kaçmanı istemiyorum. Sevdiğinden, bizden... kaçma. Savaş. Onun için savaş. Eğer ki o savaşmıyorsa vakti gelince sen de savaşmayı bırak. Tıpkı benim yaptığım gibi... " burukça gülümsedi. Saçlarımı okşadı yavaşça. Babamı kastettiğini biliyordum. Gülümsemek için kendimi zorladım. Ardından anneme uzanıp sarıldım. Tanrıya ona sahip olduğum için teşekkür ettim binlerce kez. Bu harika anneyi hakedecek ne yapmıştım onun için bilmiyorum. Ama teşekkür etmiştim.

"Seni seviyorum anne. "dedim kulağına doğru. Tek eliyle saçlarımın arkasını okşadı.

"Ben de seni seviyorum oğlum. " dedikten sonra Youngbin'in sesini duydum.

"Hey! Bensiz sarılma partisi mi yapıyorsunuz? Ben de, ben de! " diyerek üstüme atladı. Tost ekmeği gibi sardılar beni iki taraftan. Gözyaşları arasında gülmeye başlamıştım. Onlara sahip olduğum için çok mutluydum. Beni seven ve destekleyen ailem vardı. Ne olursa olsun, artık çok güçlüydüm. Kimse surlarımı yıkamazdı.

#########

Merhabaaa. Umarım beğenmişsinizdir. Bu seferlik biraz kısa ve aile temalı bir bölüm oldu. Zaten ben böyle bölümü yazmaya başlamadan ne yapsam bu bölümde diye düşünüyorum genellikle şfçfsşşsi bu da onlardan birisi oldu. Hatam varsa affola. Sizi seviyorum 💚💜❤️

what a beautiful teacher! || hwitaeWhere stories live. Discover now