Sinirliyim

2.6K 204 54
                                    

Mutfakta kahveleri yaparken Mert içeri girdi ve "Yardım edebileceğim bir şey var mı?" diye sordu. 

"Yok, teşekkürler." dedim. 

"Ümit gerçekten boş boğazdır ve neyi nerede söylemesi gerektiğini bilmez. Daha önce de Altay'ın ajansına gittiğimizde o sekreter kızı görüp kendi kafasında bir kurgu oluşturmuştu. Bu kurguya da çok inanmıştı." dedi.

"Evet, öyledir." dedim.

"Adam seni lisenin başından beri seviyor.  Dört senenin sonunda seninle güzel bir gün yaşıyor ve sensizlik içinde beş sene bekliyor. Şimdi seni bulmuşken niye seni ömür boyu sevmesin?" diye sordu.

"Aslında haklısın abi. Sadece bende ajansta çalışıyorum ve kızın hareketleri, bana karşı tavrı oldukça rahatsız edici." dedim.

"Sen şimdi kadın gözüyle o sekreterin nasıl biri olduğunu daha iyi anlamışsındır. Sizler en ufak bir kelimeden büyük anlamlar çıkarabiliyorsunuz. Bizler ise böyle detaylı işlerden fazla anlamayız. O yüzden o sekreterin niyetini şimdi anlamasa bile sekreter daha sonrasında ne mal olduğunu belli eder. Altay da gerekeni yapar." dedi.

"İlerde Altay kızın ne mal olduğunu anladığında atamızın bozulmasını ya da başka bir olay yaşanmasını istemiyorum. Bu yüzden bu kadar çok konuya karşı sinirliyim." dedim.

"İşte burada da iş sana düşüyor. Ne olay yaşanırsa yaşansın kızın nasıl olduğunu bildiğin için Altay'da bir hata olmadığı sürece olayı takmayacaksın." dedi.

"Doğru diyorsun. Bu kadar dert etmem saçmaydı." dedim.

"Saçma değildi. Altay'a fazla değer verdiğinden kaybetmek istemedin." dedi.

Bu dediğine gülümserken kahveler oldu. Makinedeki kahveyi fincanlara döktükten sonra fincanları tepsiye dizdim.

"Sanırım artık içeri geçebiliriz." dedim.

"Birde Altay'ın sana karşı bir yanlış hareketi olursa direkt bana gel. Ben onun kulağını çekerim." dedi.

Bu dediğine gülerken kartını bana uzattı.
Kartını alıp cebime koydum ve "İleri de seni çok rahatsız edeceğim." dedim.

"Siz mutlu olun da istediğin kadar rahatsız et." dedi.

Mazide KalanlarWhere stories live. Discover now