fag & flaster || woosan [texting]

42

merhabalar, bir uyarıda bulunacağım, dün iki bölüm attım sanırım 40'ı atlamışsınız çünkü okunması 41'e göre çok düşük. bölüm atlayıp anlam karmaşası yaşamamanız için hatırlatmak istedim, öpüyorum <3

.
aynı günün gecesi saat 01.38
.

wooyoung: kapının önündeyim ama aşağı in bile diyemiyorum

wooyoung: san hiçbir şey sandığın gibi değil

wooyoung: ben sana vurmasaydım onlar daha beterini yapacaktı

wooyoung: suratından kan gelmeden bıraksaydım onlar darmadağın edeceklerdi seni

wooyoung: bunun haklı tarafı yok biliyorum ama 

wooyoung: ben nasıl orospu çocuğuysam changbin de öyle

wooyoung: kan kusturana kadar bırakmazdı seni

san: seni sana rağmen sevmek hayattaki tek başarımdı, ama bu başarının içinde bile kocaman bir yenilgi var

san: insanlara sevilmemek ağır gelir, sana benim sevgim yük olmuş

wooyoung: söyleme böyle yalvarırım

wooyoung: seni rahat bırakmazlardı san, yemin ediyorum onun için vurdum

san: her şeyi geçtim senin yaralarını sarmak için getirdiğim yarabantlarını nasıl çiğnedin öyle

san: sen bana elini hiç uzatmadın wooyoung

san: ben niye bana hiç uzanmayan bir eli avucumun içi gibi biliyorum? 

san: neden suratımda bıraktığın izleri umursamadan senin ellerini sarmak için paralanıyorum?

wooyoung: allah belamı verseydi de yapmasaydım

wooyoung: onlar sana zarar vermesin diye ben yaptım san

san: bu bana hiç yabancı değil biliyor musun SJSJSJSJK

san: yıllarca babamın eziyetine maruz kaldım

san: siz ebemi sikiyorsunuz diye sizi emniyete aldıran adam başkası oğluna vurmasın diye kendi elleriyle sikti o hayatı

san: on yaşımda üzerimde sigara söndürülüyordu amına koyayım

san: kim inanır bu adamın benim babam olduğuna? kim inanır beni sevdiğine?

san: aynı mantık işte, babam nasıl beni sevmiyorsa sen de gram sevmemişsin.

san: ben birbirimizi seviyoruz sanmıştım, ikimiz de seni seviyormuşuz

wooyoung: babanın evveliyatını sikeyim

wooyoung: aşağı in her şeyi anlatacağım

san: siktir git

wooyoung: san bugün konuşmazsak bir daha anlatamam yalvarırım in

san: çok komik ulan 

san: kendine yazık eden adamın bana yazık etmemesi tuhaf olurdu sen de haklısın 

san: gülerek ağlıyorum niye biliyor musun?

san: ben sana şimdi nasıl düşman olucam?

wooyoung: ben senin sustuklarını bile anlıyorum amk sen benim konuştuklarımı dinlemiyosun bile

wooyoung: bi beni dinle kurban olayım

san: ben bu yarayı düşmanımdan almadım amın oğlu

san: göğsüme kafasını yaslayan adamdan, dudaklarımı öperken ağlayan adamdan aldım

san: göğsünde soluklananla göğsünden bıçaklayan aynı kişi olunca sesin çıkmıyor işte

san: bok gibi ağlıyorsun yalnızca 

san: insan bir kere ölür sen beni kırk kere gömdün lan

wooyoung: ben de gömüldüm amına koduğum

wooyoung: hem de senelerdir kazdığım o çukura gömülüyorum

wooyoung: canım acıyor benim de, seni sana rağmen sevebilmek ne kadar zor biliyor musun?

wooyoung: senin yüzüne baktığımda aklıma gelen gerçekleri bilmiyorsun

wooyoung: senelerce ağzına neden sıçtığımı bilmiyorsun

wooyoung: sikilip atılan bi senin kalbin mi?

san: ne görüyormuşsun yüzüme baktığında?

san: nasıl güzel izler bıraktığını mı?

wooyoung: ne mi görüyorum skskskl

wooyoung: sana çaresizce baktım yıllarca, sana çaresizce bakmanın bir mezar taşını öpmekten farkı olmadığını nasıl anlatayım ben şimdi?

san: sen de haklısın, vura vura öldürdünüz gömdünüz, taşı da diktiniz tepeme

wooyoung: bazı geceleri içimde hiç sabah edemedim ben 

wooyoung: pişmanlığımı bile gösteremiyorum

wooyoung: seni çok seviyorum ama 

wooyoung: köpek gibi seviyorum

san: defol git kapımdan wooyoung

san: sen savaşı göze bile almadın, direk topraklarımızdan verdin

san: benim sana diyebileceğim hiçbir şey kalmadı

san: git changbinle insanların hayatını nasıl skillerle sikeceğini konuş sen

wooyoung: changbini de sikeyim hepsini de sikeyim

wooyoung: kafayı yemek üzereyim

wooyoung: yalvarırım dinle beni san

san yazıyor....

san yazıyor....

san çevrimdışı

wooyoung: şimdi anlıyorum

wooyoung: bu gece bizi iyi edebilecek her şeyi yıllar önce kaybetmişim ben

wooyoung çevrimdışı

.

ananızın ve babanızın sülalesine incir ağacı dikilsin yavrularım, her bok onların başının altından çıkmadı mı zaten?