Sweet Lies |Minsung|

3

"Ben diğer korumalar gibi değilim bay Han. Dikkatli olun yoksa canınız yanabilir."

—————————————————

Jisung duyduğu şeyle sinsice sırıttı.

"Benimle baş edemezsin Minho." İsmini vurgulayarak konuşan Jisung, yavaşça geri çekilip kendi yatağına yürüdü.

"LOTA'yı severim." Minho kitabı işaret ederek konuştuğunda Jisung güldü.

"Senin gibi birinin okuyacağı türden bir kitap değildir aslında."

Konuşmaları kapının çalınmasıyla bölündü. Jisung, cevap beklemeden içeri dalan genç adamla aniden gerilince Minho ona baktı.

"Akşam yemeğine gideceksiniz. Şık bir şeyler giyin."

"Tamam."

"Bu arada ben Taeyong." Taeyong Minho'ya baktı.

"Ben de Minho."

Jisung tanışan ikiliyi ürkek gözlerle izledi. Taeyong çıkmadan önce Jisung'a imalı bir bakış atınca Minho odada yalnızca kendisinin duyduğu şeylerle gerildi.

"Ondan fazla hoşlanmıyor gibisin." Jisung kapanan kapının arkasından sessizce bakarken Minho'nun konuşmasıyla kendine geldi.

"Babamın hiçbir adamından hoşlanmam. Ona özel bir şey değil." Diye geçiştirip dolaba yöneldi.

"Söylesene Minho, hangisini giymeliyim?"

Jisung dolaptan aldığı deri pantolonu ve birkaç parça eşyayı çıkartıp Minho'ya gösterdi.

"Bunları giymenizi tavsiye etmem."

"Benimle konuşurken siz deyip durma."

Minho gözlerini devirmemek için zor duruyordu.

"Bunları giymeni tavsiye etmem. Resmi bir yemek olacak. Baban bunları giyersen sinirlenecektir."

Jisung kaşlarını çattı.

"Sence hangisine daha çok sinirlenir?"

"Deri olan." Minho pantolonu işaret ettiğinde Jisung sinsice gülümsedi.

"Öyleyse bu."

Aniden pantolonunu çıkarmaya başlayınca Minho şaşırdı.

"Ne yapıyorsun?" Hemen arkasını döndü.

"Üstümü değiştiriyorum. Arkanı dönmene gerek yok bebeğim. Artık birlikte yaşayacağımıza göre birbirimizi her şekilde göreceğiz."

"Banyoda değiştirmeyi tercih ederim. Ayrıca bana bebeğim demeyi kes."

Jisung güldü.

"Arkanı dönebilirsin değiştirdim."

Minho yavaşça arkasını döndüğünde Jisung tam önünde, üst bedeni çıplak bir şekilde ona sırıtıyordu.

"Sen-"

"Hoşuna gitmediğini söyleme sakın." Dedi ona iyice yaklaşırken.

Minho gözlerini onun gözlerinden çekmezken bir el elini tuttu.

"Yaşadığım onca şeye rağmen bu kasları nasıl yaptığımı merak etmiyor musun Minho?"

Minho'nun elini göğsünden karnına doğru indirirken kapı tekrar çaldı. Jisung hızla üzerine bir şey geçirip geri çekildiğinde aynı adam içeri girdi.

"Bay Han çoktan çıktı Minho. İlk akşamında dinlenmek istediğini söylemişsin. Bu yüzden bu akşam izinlisn. Jisung'a gideceği yere kadar ben eşlik ederim." Taeyong Jisung'a bakarak konuştuğunda ortamda bir gerginlik hissi oluştu. Minho onun kirli düşünceleriyle gerildi.