Deliverance

We're Married

Jimin yatağın altına girmiş ve örtüyü boynuna kadar çekmişti. Minik damlalar yanağından ilerleyip sessizce yastığa düşüyordu.

Taehyung beklemekten sıkıldığı için odaya girmişti. Yavaşça Jimin'e ilerledi. Gözlerini sımsıkı kapatmış bedene bakıp tek kaşını kaldırdı.

"Uyamadığını biliyorum. Kalk" Jimin biraz daha örtüye sokuldu. "L-lütfen yapmayalım" Taehyung anlamsızca ona baktı.

"Neyi?" Jimin duraksamıştı. "Yapmayacak mıyız?"

Taehyung gözlerini devirdi. "Soruma soruyla cevap verme. Ve Cidden sevişeceğimizi mi düşündün?"

Taehyung örtüyü Jimin'in üstünden çekip giydiği geceliğe bakıp yutkundu. Bembeyaz bacakları tamamen ortadaydı.

Şort kısa olduğu için neredeyse kalçaları gözükecekti. "Bakir olduğunu düşünüyorum?" Jimin kafasını onaylar anlamda salladı.

"Jimin bana cevap ver" Jimin gözlerini yavaşça açtı. "E-evet bakirim" Taehyung kafasını onaylar anlamda salladı.

"Hemen yapmayacağım. Hazır hissettiğin zaman bana söyle. Mümkünse çok uzun sürmesin. Yoksa istemediğin şeylerle karşılaşırsın"

Jimin gözlerini yavaşça Taehyung'a çevirdi. Gördüğü yüzle donakalmıştı.

Sesinden genç olduğu anlaşılıyordu ama bu kadar genç ve yakışıklı olduğu aklının ucundan bile geçmemişti.

Taehyung onu bakan bakışlar yüzünden gözlerini Jimin'in gözlerine dikti.

Jimin gördüğü neredeyse siyah gibi gözüken koyu kahveler yüzünden yutkundu. Hiç ışıltı yoktu. Sadece simsiyahtı.

Taehyung üstündeki gömleğin düğmelerini açmaya başladı. Jimin elleriyle gözlerini kapatmıştı. Taehyung ona bakıp alayla gülümsedi.

Hızla üstüne gideceği yere uygun kıyafetler giydi ve kapıyı açıp odadan çıktı. Jimin yavaşça ayağa kalkıp onu takip etmeye başladı.

Taehyung arkasına döndü ve tek kaşını kaldırdı. "N-nereye gidiyorsun?"

Taehyung herhangi bir cevap vermeden ilerleyince Jimin hızla önüne geçti. "B-beni yalnız bırakma"

Taehyung Jimin'in kolunu tutup yan tarafa çekiştirdi.

"Eğer sevişeceksek kalırım" Jimin'in yanakları kıpkırmızı olmuştu. Kafası iki yana salladı.

Taehyung omuz silkip ilerlemeye devam etti. "Bari nereye gideceğini söylesen"

Taehyung kapıyı açtı. "Ne zamandır beni sorgular oldun? Veya sana bu hakkı kim verdi?"

Jimin gözlerini yere çevirdi. "E-evliyiz ama" Taehyung Jimin'e alay dolu bakışlarını gönderdi.

"Aramızda sevgi bağı var mı?" Jimin gözlerini kırpıştırdı. "Ben cevap vereyim. Yok" Soğuk sesi yüzünden zorlukla yutkundu.

"İstersem bu eve başka birini getiririm istersem seni öldürürüm. Bana karışma" Jimin gözlerini yere dikti.

Onun iyi biri olduğunu düşünmüştü. Nereye giderse gitsin hiçbir zaman sevilmeyecekti. Yanağından bir yaş süzülünce Taehyung dişlerini birbirine bastırdı.

"Sikeyim" Kapıyı sertçe kapatıp salona ilerledi. Jimin gülümsemiş ve onu takip etmişti. "Ne sikim gülüyorsun?" Jimin gülümsemesini anında sildi.

"Y-yiyecek veya içecek bir şey istiyor musun?" Taehyung gözlerini ona çevirdi. "İçki getir" Jimin gözlerini etrafta gezdirdi.

"Şey nerede?" Taehyung sertçe kolunu tutup mutfağa sürüklemeye başladı. "Ses çıkarma. Bir bardak ve içki şişesini getirebilirsin herhalde" Jimin kafasını onaylar anlamda salladı.