7: Açığa çıkan küçük sırlar

9.7K 1.3K 1.1K
                                    

"Hayır, ben istemiyorum. Yugyeomun cıvıtacağına eminim çünkü"

"Mızmızlanma Jungkook. Bebek misin? İki cinsel şey konuşacağız diye kaçıyor musun hemen? Utanıyorsun biliyorum da arkadaşız hani şurada. Ne olacak?"

"Yuqinin günahı ne? Aramızdaki tek kız o. Tüm pisliklerimize şahit mi olsun yani?"

"Jungkook, tuvalette attığın ses kayıtlarından sonra aramızda utanma ve iğrenme kavramı kalmadı merak etme" diyerek omzumu sıvazladığında gözlerimi büyüterek elimle ağzını kapatmış onu geriye doğru yatırmıştım hemen.

"Seni ısırırım kadın. Beni ifşa etmeye kalkanı gerçekten pataklarım" diyerek onu biraz sarsıp geri bıraktığımda kıkırdayarak tekrar yerine oturmuş, saçlarını düzeltmeye çalışmıştı. Ben de iç geçirerek yuvarlak oluşturmuş bedenleri teker teker izlemiş, başımı iki yana sallayarak kendime hayret etmiştim.

Taehyungun yanından ayrıldıktan sonra Jiminle birlikte stüdyoya gitmiş ve güzelce pratiğimizi yapmıştık. Biz çıkmaya yakınken Yugyeom ve Yuqi de yanımıza geldiğinde Jimin hemen bugün olanları ballandıra ballandıra anlatmış, akşama bizde toplanacağımızdan bahsederek ikisini de davet etmişti. Yugyeom kırk yıldır bu anı bekliyormuş gibi onaylayıp geleceğini söylediğinde Yuqi başta gelmek istemese de Yugyeom onu ikna etmişti.

Sonuç olarak çıkışta hep birlikte bize geçmiştik ve Taehyungla yardımcım dediği Yoongi, saat on bir buçuk civarı bize elleri dolu bir şekilde gelmişlerdi. Atıştırmalık doluydu getirdikleri poşetler. Yugyeom da hemen heyecanlanarak paketleri açmış, tabaklara koymuş ve salona gelip ortadaki küçük yuvarlak masaya yerleştirmişti. Ardından bizi de masanın etrafına oturtarak birbirimizin küçük sırlarını öğrenmemizin bizi yakınlaştıracağını iddia ettiği bir oyun fikri atmıştı.

"Şimdi, herkes sırayla 'ben hiç şunu yaptım/yapmadım' ya da işte bunun türevleri olarak 'düşündüm, istedim' gibi şeyler dediği bir cümle söyleyecek. O söylenilen şeyi kendisi de yapanlar içecek, yapmayanlar içmeyecek. Basit. Bilinen bir oyun zaten."

Yugyeom oyunu kısaca açıklarken küçük shot bardaklarını dolduruyordu. Ben somurtarak ortadaki cipslerden yerken Yuqi başını omzuma yaslamış, eline aldığı kurabiyeyi kemiriyordu.

"Evet. Bardaklarımız hazır." Diyerek herkesin önüne altışar tane ilettiğinde bunların hepsini içersem salaklaşacağımı bildiğim için kendi kendime homurdanmaya devam ediyordum.

"Kim başlamak ister?" Dediğinde Jimin el kaldırarak gülmeye başlamıştı. Eline aldığı shot bardağını havaya kaldırmış ve öyle konuşmuştu.

"En yakın arkadaşımla öpüştüm"

Şerefsiz. Bunu söylemenin ne anlamı vardı şimdi? Aptal- bir dakika, Taehyung elindeki bardağı dudaklarına mı götürüyordu yoksa ben hayal mi görüyordum? En yakın arkadaşı, Chan ve o, öpüşmüş müydü yani? Üzülmüştüm şimdi birden. Aynı boku ben de yemiştim ama üzülmüştüm.

"İçsene lan"

Jimin beni keyifle dürttüğünde gözlerimi devirerek ilk bardağımı mideme göndermiştim. Bu elde Taehyung, ben ve Jimin içmişti sadece.

"İşte siz de böyle şerefsiz insanlarsınız. İnsan beni de davet ederdi" Yugyeom bize kızarak kalçama vurduğunda onu mızmızlanarak itmiştim hemen.

"Tamam, şimdi sıra Yuqi'de" dediğinde bakışlarımızın odağı o olmuştu. Yuqinin yüzünde sinsi bir gülümseme oluştuğunda Yugyeom ona gözlerini kısarak bakmaya başlamıştı.

"Hiç Jungkooktan cinsel anlamda etkilenmedim"

Yuqi içmemişti. Ona öpücük attığımda kaşlarıyla Yugyeomu işaret edince bakışlarımı Yugyeoma çevirmiştim.

Equestrian: taekookWhere stories live. Discover now