-4-

55 13 22
                                    

Hepimiz ormandan tamamen çıktıktan sonra yine her zaman ki gibi solunlanmak için durduk.Durduğumuz esnada başımın döndüğünü fark ettim,normaldi çünkü çok fazla koşmuştuk.Bunların hepsi kaçmak içindi.Umarım tekrardan yakalanmayız,yakalanırsak tüm çabalarımız ve yaptıklarımız boşa gitmiş olacaktı.

Veronica : Nereye gidiyoruz?

Betty : Jughead'in bildiği bir yer var.

Jughead : Riverdale'de.

Archie : Hadi ama Jones!Riverdale'ye gidersek tekrar yakalanırız.

Archie : Sana uyarsak ölürüz.

Jughead'e baktığımda Archie'ye değişik bir şekilde bakıyordu,sevmiyormuş gibi.

Toni : Gerçekten susun!

Toni bıkkın bir ses tonuyla bunu dedikten sonra yürümeye devam etmiştik. Jughead önden yürüyordu bizde onu takip ediyorduk.Sonuçta bizi o götürecekti.

Bir karavanın önünde durduğumuzda jughead bir çiçek vazosunun altından anahtarı aldı ve kapıyı açtı.

İçeriye girdiğimizde yerde yatan bi adam görmemizle hemen adamın yanına eğildik.
Nabzına bakarken birden sertçe yediğim darbe ile gözlerim kapandı.

Gözlerimi gelen seslerle açtım. Başımda dikilen bir sürü kişi vardı. Loş ışıktan pek göremiyordum yüzlerini.

- Demek kaçmaya çalıştın ha elizabeth florence..

- Dövün. Ve 2 gün yemek vermeyin. Acımayacaksınız.

Ağzımı açamadan karnıma ve sırtıma ardı ardına dayak yemeye başladım. Resmen öldürmek istercesine dövüyorlardı.

*3 hafta sonra*

Jughead'ten ;

- Bugün serbesttiniz. Hepimiz önemli toplantılara gideceğiz. O yüzden odada yine kavga etmeyin. Birde sizinle uğraşmayalım.

Babamı yerde elinde içki şişesiyle görünce komaya girip öldüğünü düşünürken bize oyun oynadıklarını acı bir şekilde öğrenmiştik.
Ve 3 haftadır archie ile aynı odada kalıyordum. Cherly, veronica ve toni ise beraber karşı odamızda kalıyordu. Ama betty'nin nerde olduğunu bilmiyorduk.

Her gece kabuslar görüyordum. Betty'nin öldürüldüğünü veya yaralandığını görüyordum.
Betty'i özlemiştim. Sesini,kokusunu,bakışlarını her şeyini çok özlemiştim. Ve ona benim aptallığım yüzünden zarar gelme düşüncesini beni mahvediyordu.

Archie birden beni dürtünce ona döndüm.

Archie : jughead bugün adamlar gidecekmiş! Sadece dış kapıda koruma olur demek bu. Çıkmamız için mükemmel bi fırsat!

Jughead : burdan öylece kaçamayız. Betty burda mı bilmiyoruz. O burdaysa onu da alır öyle çıkarız.

Archie : jughead kimse yokken sen bakabilirsin odalara. Sen odalara baktıktan sonra tekrar gel kızları da alalım.

Kafa sallayıp ayağa kalkıp odadan çıktım. Görünmezlik özelliğim olduğu için kimseye yakalanmazdım ellerinde gücümü emecek cihazları olmadığı sürece.

Odaların içinde dolaşırken hiçbirinde betty'i görmemek beni sinir ediyordu. Oruspu çocukları kim bilir kızı nereye götürmüşlerdi.

Gözlem odasına girdiğimde bir sürü televizyonun olduğu bir odada bir görüntü vardı. İzlemeye başladığımda betty olduğu farkettim.

Ellerini,ayaklarını bir sandalyeye bağlamışlardı.
Yüzünde kollarında hatta bacaklarında bile yara izleri vardı.

Onu öyle görünce gözlerim dolmuştu. Kızı ne hale getirmişlerdi.

- Söyle bakalım elizabeth florence bundan sonra bizim için çalışacak mısın?

Betty : avucunuzu yalarsınız.

2 kişi ekrana girdiğinde betty odaklanıp boyunlarını kırdı.

Betty : sizin de boynunuz kırılsın istemiyorsanız. Beni rahat bırakın.

Adam güçlü bir kahkaha attı.

- Peki seni rahat bırakalım. Arkadaşlarına nolacak? Aa hatta senin için arkadaştan da öte olan Forsythe Pendelton III. Junior'a nolacak?

Derin nefesler alıp sakinleşmeye çalıştım. Resmen kızı manipüle ediyorlardı.

Betty : onların nasıl olduğunu söylemediniz bana?onlar nerde?

- sen bizle çalışırsan hepsi daha iyi yerlerde olacaklar betty. Merak etme.

Kafamı olumsuz şekilde salladım. Bizim için kendinden vazgeçemezdi.

Betty : tamam...

Sinirle odadan çıktım ve archie ile birlikte kaldığım odaya girdim.

Derin derin nefesler alıyordum betty'nin sesi kulaklarımda çınlıyordu.

onların nasıl olduğunu söylemediniz bana?onlar nerde?

Archie : jughead iyi misin?

Eliyle omzuma dokunduğunda onu sertçe ittim.

Jughead : beni rahat bırak archie.

Archie : jughead burdan çıkmamız lazım! Hem betty ölmüş mü?neden böylesin?

Jughead : betty ölmüş mü ne ya? Sırf biz iyi olalım diye ona istediklerini yapsınlar. O kız belki de saatlerce dayak yesin senin dediğin şeye bak! Onun hakkında düzgün konuşacaksın archie!

Sinirle banyoya girdim ve kapıyı kitledim. Tüm sinirimi çıkarmaya başladım.

En sonunda cam kırıklarının içine yorgunlukla düşmüştüm. Sırtımı kapıya yaslayıp gözlerimi kapattım.

Betty : tek başıma uyuyamam. Lütfen yanımda kal.

Jughead : çok az daha dayan betty! Bak adamların hepsi öldü! Kurtulacağız burdan.

Betty : tüm gücüm çekilmiş gibi hissediyorum..

Kendimi tutamayıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım. Benim salaklığım yüzünden acı çekiyordu.

Sakinleşince yavaşça ayağa kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Betty'nin iyi olmasını istiyorsam onu ordan alacaktım. Gerekirse ülke ülke gezerdim. Ama onu bulacaktım.

Banyodan çıkıp archie'nin yanına gittim.

Jughead : burdan çıkıyoruz archie.

*bölüm sonu*

Hurtful ColorsWhere stories live. Discover now