13. Bölüm

29 11 0
                                    

"Saç rengimi değiştirmeliyim."

Akel oralı olmadı. Zaten onu düşünecek durumda değildi. "Katil oldum." Güher Akel'i duymadı.

Zihni sürekli dün gecede ki yaşadığı olaya gidiyordu. Silahlı üç adam uzun bir süre evi gözetlemişler ardından da saldırmıştılar.

Kendimi savunmak için yaptım dedi. Atın eğerini tutan ellerine bakarak. İçinden bir ses kulağına onun için yaptın diyerek fısıldıyordu. Kaç saydım savunmasız olacaktı. Bu seferde katil olmayacaktım. Güher'e baktı ve "Bence de iyi yaparsın, Güher Eftalit kızı!"

Akel Güher'in kimliğimi öğrenince Mahya'yla Giyanüs'ü bıraktığı gibi Güher'i de bırakıp kaçmak istemişti ama bir türlü cesaret edememişti.

Güher kısa sohbettin ardından gelen sessizliği bozmak için "Belki de beni köyüne götürsene. Köyün belli bir süre, saklanmam için gayet uygun bir yer olabilir."

Akel Güher'in söylediğini ciddiye alarak "Niye? Başka birini daha mı senin yüzünden katil olsun?" diyerek kestirip atınca Güher şaşkınlıkla sordu, "Neden? Öyle düşünüyorsun?"

Bu sefer Güher ciddileşti ve tam ağzını açacakken Akel; "Neden mi? Hadi seni köyüme götürdüğümü varsayalım. Elimde kılıç, kafamda ki yarıkla annemin karşısına dikilip; Anne bak sana misafir getirdim mi, diyeceğim? Peki, annem ne söyleyecek? Tahmin etmek ister misin? Bence daha bir şey söylemeden kesin bayılır. Ya ben Adina'ya seni nasıl açıklayacağım?"

Akel ailesinden hiç bahsetmemişti bu yüzden söylediklerinden pişmanlık duydu. Güher hemen; "Dur bir dakika Adina kim? Sevgilin mi? Bari güzel mi? Senin gibi inatçı biriyle ancak çirkin bir kız arkadaşlık yapar."

Güher'in sözlerine sinirlenen Akel sert bir sesle "Adina benim nişanlım. Ve bu yaz evlenmeyi kararlaştırmıştık," –mıştıkı vurgulayarak söyledi- "Şimdi ise senin sayende sonunun nereye varacağını bilemediğim bir maceradayım. Ayrıca katil oldum. Seniz yüzünden!"

İkisi aynı anda atlarını durdurdu ve Akel konuşmaya devam etti. "Benimle çirkin bir kız arkadaşlık yapar öyle mi? O zaman müsaadenle Büyük Hanımım, ben buradan köyüme, evime geri dönüyorum ve sen nereye gitmek istersen oraya gidebilirsin. Kısacası gitmekte özgürsün. İster beni takip edip köyüme gel. Eğer gelirsen seni kesinlikle tanımam. İstersen başkentine pembe döşeli saray odana gidersin. Seçim senin ben bir şey diyemem. Temennim senin yüzünden başka birinin katil olmaması yönünde!"

Akel Güher'e karşı bağırarak konuşmuş bu sebeple Güher ağlamıştı. Akel Güher'in ağladığını görünce sustu ve ona biraz üzüldü. Kırıcı bir şeyler söylediğinin farkındaydı, ama Güher'in durmadan iğnelemesi karşısında bir şeyler demek zorundaydı. Akel biraz duraksadıktan sonra tekrar konuşmaya başladı. Bu sefer sesi sakindi.

"Bana bak Büyük Hanım beni iğnelemeyi kesersen seninle gelirim. Ama unutma tek bir iğnelemede dahi olsa seni elime geçen ilk fırsatta ekip köyüme ya da başka bir yere giderim" Güher gözyaşlarını silerek "Peki." Dedi.

Akel cevabını bir türlü alamadığı soruyu bu sefer biraz yalvarırcasına sordu; "O akşamdan nasıl kurtuldun?" Güher kalan gözlerinde ki yaşları silerek, "Hayır ilk önce sen benin soruma cevap vereceksin." Akel onaylamayarak başını salladı ama Güher yinede sordu. "Kılıç ile altınlara nasıl sahip oldun? Özellikle at. O at Soylu bir at ve çok nadir bulunur."

Akel başını öne eğerek, "Bu soruyu ve cevabını es geçiyorum, Büyük Hanım'ım." Güher çevrelerinde birinin olup olmadığını baktıktan sonra "Bana bir daha o şekilde hitap etme, geri zekâlı, başımızın ne kadar büyük bir dertte olduğunu bilmiyor musun? Bu sefer katil olmaktan daha beteri olursun. Hem sen bir katil değilsin anla artık bunu. Sen meşru hükümdarın kanından birini kurtardın ve bu seni kahraman yapar."

GEÇMİŞİN İNANCIWhere stories live. Discover now