◄[AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.I) | #thriller (✓)

◄ [MP:1] - BÖLÜM 07 ►

(Bilgilendirme: Cama sürten kanlı bir elin gifidir.)

👁‍🗨: "Bu sanki, işlenen bir günahın temsiliydi..."

[x]

Ne Jungkook, ne de Lalisa yerlerinden kıpırdayamazken Taehyung kucağında taşıdığı genç kızla birlikte merdivenleri çıktı ve ikilinin yanına geldi. Kapıdan içeri baktığında nefesi kesildi. Göğsü sıkışmaya başladı. Yutkunarak yavaşça içeri girdi ve kadının bedenini inceledi. Henüz yeni saplanmış görünüyordu. Demek ki o duydukları çığlık, kadına aitti.

Peki bu kadın, okulda ne arıyordu? Terk edilmiş okul binasında?

Hem, burada ise, neden daha önce fark etmemişlerdi? Kantine giderken bu koridordan geçmişlerdi halbuki.

Taehyung ayakkabısına bulaşan kan lekesini fark edip geriye doğru adımladı ve sınıftan çıktı. Bastığı yerlerde kanlı ayak izi çıkıyordu.

"T-Tamam, kapıyı kapatalım. Zaten ölü..." Umursamamayı seçerek sınıfın kapısını kapattığında Jungkook ve Lalisa kendilerine gelir gibi oldular.

"K-Kadın..." Dedi Lalisa, cümlesini devam ettirememişti.

"Yürüyün, burada tüm gün ölünün başında bekleyemeyiz."

"Ne ölüsü?" Diye sordular Jimin ve Chaeyoung merakla. "Neyden bahsediyorsunuz?"

Taehyung seri nefeslerini zorlukla düzene sokmaya çalışırken kucağında düşmek üzere olan genç kızın bedenini daha sıkı sardı. "Yürüyün dedim, Jeon ve Lalisa!"

Jungkook yutkunarak Taehyung'un peşinden adımlarken Lalisa'nın bileğinden tutarak sürükledi.

Bu, bir cinayetti.

Jimin ve Chaeyoung birbirlerine bakarak arkalarından ilerlediler. Taehyung ve Jungkook derin bir nefes alarak görüntüyü gözlerinin önünden silmeye çalıştılar. Lalisa'nın gözleri doluyordu. Başı zemine doğru büküktü. "Ö-Öldü..."

"Ağlamayı kes." Dedi Jungkook. "Öldüğünü biz de gördük. Ne yapalım, gidip başında niye öldün diye ağlayalım mı?"

Taehyung kendisini detaylı tanımamasına rağmen aslında onun da içinden geçen ağrıları ve sancıyı biliyordu. İkisi de hayatları boyunca unutamayacak bir görüntüye şahitlik etmişlerdi.

Ve tabii kendisi de.

"Soldaki merd-" Bu defa bir tıkırtı duyulduğunda tam olarak neyin sesi olduğu anlayamadılar. Hepsi birbirine baktı.

"Buradan derhal çıkmalıyız. Ciddiyim, korkmaya başladım!" Chaeyoung kaş çatıp yutkunarak etrafına baktı gerginlikle. Jimin elini daha da sıkı tuttu.

O da korkuyordu.

"Sakin olun, bir şey yok. Acil çıkışı bulacağız, acele edelim." Önden sol tarafta kalan merdivenlere yönelirken Jimin ve Chaeyoung da peşinden koştular. Jungkook Lalisa'nın adım atacak halde olmadığını bildiği için istememesine rağmen onu kucağına alarak arkalarından koştu.

Merdivenlerden hızla çıkıp üst kattaki koridora geldiklerinde iki tarafa baktılar. "Sol tarafa!"

Bir iki tıkırtı sesi daha gelmeye başlamıştı. 2 kat alttan geliyordu.

"O sesler, adama mı ait?" Diye sordu koşarken nefes nefese Chaeyoung. Jimin cevapladı. "Olabilir. Kahrolası, bizim ne suçumuz var da takip ediyor?"

Taehyung dudaklarını birbirine bastırdı gerginlikle. Derhal şu lanet olası acil çıkışı bulmaları gerekiyordu.

Soldaki koridorun sonuna baktığında demir çift kapıları fark edip daha da hızlı koşmaya başladı. "Orada!"

"Mükemmel!"

4'ü de demir kapıların önünde zorlukla durarak kapıları açmaya çalıştılar fakat kapılar açılmıyordu. Jimin dehşetle Taehyung'a baktı. "Kilitli!"

Chaeyoung arkasına döndü telaşla. Bir sınıfa girip kapıyı kilitleyelim, beni takip edin!"

[MEZAR PARTISI: BIRINCI KITAP]

"Günün 9. Bölümüydü, devam ediyoruz tabii ki. Daha akşam 7:30'a kadar vaktimiz var. Sonra da X-Watt'a yb yazmaya gideceğim.
Nasıl gidiyor kurgu?"