BÖLÜM- 14 YALNIZLIK

494 24 17
                                    

Biliyormusun neyi fark ettim , her şey plana göre gittiğin de kimse paniklemiyor. Plan korkunç olsa bile ...

- Joker

Harleen 'in Ağzından

Şu an Joker 'in seansındayım. Beni öpen bir adamla seans yapmak cidden çok garip bir durum . Hele ki bu adam delilik ve psikopatlığın vücud  bulmuş hali yani Joker ise tuhaflığık sınır tanımıyor. İkimiz de konuşmuyorduk. Ben masada ki bir noktaya takılı kalmış bakarken Bay J 'in gözlerini ise üzerim de hissediyordum.  Bu sessizlik giderek rahatsız edici olmaya başlamıştı.  Bunu engellemek için iç geçirdim ve konuşmaya başladım ;

- Evet Bay J kendinizi nasıl hissediyorsunuz ?

- Yalnız.

Bu cevap karşısın da açıkçası şaşırmıştım.  Normal de âlakasız ve saçma cevaplar verirdi. Bugün ilk defa düzgün bir cevap almıştım. Gözleri mi masadan kaldırıp onun mavi gözlerine baktım. Gözleri çok güzel di... Bir çift uçsuz bucaksız okyanusu andırıyorlardı. Bir kaç dakika boyunca öylece birbirimizin gözlerinin içine baktık. Sonra kendimi toparlamam gerektiği aklima geldi. Gözlerimi kaçırıp not defterimi ve kalemi mi elime aldım;

- Peki bu nasıl hissettiriyor Bay J ?

- Soğuk.

- Anlamadım?

- Düşün Harleen. Küçük bir kule de uyanıyorsun. Kulenin hiç bir kapısı ya da penceresi yok. Ellerin ve kolların bağlı. Tek görebildiğin yüksek ve uzak tavan. Etraf buz gibi ve oldukça da rutubetli... Ne kadar yalnız olduğunuzu anlamak , sizi üzüyor mu ?

-...

- Yalnızlık gölgeler de yaşayan bir yaratık gibidir ve biz de elin de hiç bir şey olmayan bir grup zavallı. Birisi bize fener tutmadığı sürece o yaratık bizi yakalamaya ve öldürmeye devam edecek ...

- Seans süreniz doldu !

Gardiyanın sesini duydum ama bir türlü ayağa kalkıp gidemiyordum. Ağzım açık bir şekil de Joker 'e bakakalmıştı. Sözleri o kadar doğru ve düşündürücüydü ki... Bu adam burada çürümemeliydi. Dediklerinin her biri noktasından virgülüne felsefe kitapların da yer almalıydı.  Ruhum burada , onu dinlemeye devam etmek isterken bedenimin gitmesi gerekiyordu. Yavaşça ayağa kalkıp hücreden çıktığımı hatırlıyorum. Sanki bir tür hipnoz da gibiydim.  Beynim resmen havadaydı. Ofisime gidip koltuğuma oturdum.  Kendime gelmem gerekiyordu...

♤♡♤♡♤♡

Sıcak evim de camımın pervazına oturmuş bir yandan dumanı tüten sıcak kahvemi içiyor bir yandan  da yağmurun yağışını izliyordum. 

Yalnızlık gölgeler de yaşayan bir yaratık gibidir ve biz de elin de hiç bir şey olmayan bir grup zavallı. Birisi bize fener tutmadığı sürece o yaratık bizi yakalamaya ve öldürmeye devam edecek...

Bu kelimeler beynim de dolanıp duruyor ve beni derin düşüncelere sürüklüyordu.  Hayatım boyunca yalnız bir insandım ben. Benim için aile beni doğurup sonra da bir kiliseye terk eden , şimdi de benden para dilenen bir grup insandan ibaretti. Annemin beni bir kez olsun kucağına çekip saçlarımı okşadığını hatırlamıyorum. Ya da babamın bir kez olsun aldığım ödüllerden dolayı benimle grur duyup bana sarıldığını... Abimin beni sokaklarda ki serseri çocuklardan koruduğunu da hatırlamıyorum. Bazılarına haddinden fazla verilmiş sevgi bana bir gram olsun verilmemişti. Beni sevdiğini iddia eden bir kişi vardı ve o da adını dahi bilmediğim bir numaraydı. Kim bilir... Belki o da aalın da diğer tüm insanlar gibi benden nefret ediyordur da sadece benimle oynamak için bu yola baçvurmuştur...İşin asıl acı tarafı beni sevmeyenleri benim çok sevmiş olmamdı. Annemi , babamı , abimi küçükken her şeye rağmen hep çok sevmiştim. Lise de ve üniversite de hoşlandığım çocuklar olmuştu. Bruce 'a âşık olmuş ve hatta onunla sevgili olmuştum . Ama sonra tüm bu sevgi yok olmuş ve ayrılmıştık. Sanırım ben Tanrı  tarafından lanetlendim. Ben sevgisizliğe lanetli olan bir insanım... İç geçirip kahve bardağını pencerenin pervazına koydum ve doğrulup kazağımı düzelttim. Biriyle konuşma ihtiyacı duyuyormuş gibi hissediyordum. Ama konuşacak kimsem yoktu. Bir kişi dışın da...

DADDY LİL HARLEY QUİNN  (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now