Y❣️

88 9 3
                                    

Keyifli Okumalar 🐈

Sehun bitirmesi gereken bir siparişi için tüm gün boyunca masa başında oturmuş, ağrıyan bedenini gerdirerek mutfağa ilerlemeye başlamıştı. Günlerini Luhan denilen güzel bir itfaiye eri ile geçirmek hayatında birtakim değişiklikler yaratmıştı. Normal zamanda gün içinde birkaç saatini Miumiu ile geçirir, biraz televizyon izleyip blog sayfasını kontrol ederek kendisi ile iletişime geçen insanlara cevap verir ve siparişlerini tamamlamaya çalışırdı.

Ancak artık hayatında Luhan diye birisi vardı ve bu sayılanların hepsinden fazla zamanını alıyordu bu çocuk. Neredeyse bir buçuk ay olmuş olmasına rağmen Luhan Sehun'un ev arkadaşı gibi bir şey olmuştu. Genç çocuk işten çıkıp kısacık bir süre evine uğradıktan sonra soluğu Sehun'un yanında alıyordu artık. Heyecanla kapının kendisine açılmasını bekliyor, Sehun kapıda belirince de hızlı bir hareketle yumuşak yanağı öpüp içeri kaçıyordu. Bu öpücükleri de Luhan'ın çillerini fark ettiği geceden bu yana ortaya çıkmıştı. Luhan ilk kez o gece Sehun'un tenine değen dudaklarını daha sonra üzerinden alamamıştı. Bunu yaparken büyük bir heyecan ve biraz utanç duysa da bunları neşeli tavırları ile perdeleyebiliyordu. Sehun ise her zamanki Sehun gibi tüm hislerini apaçık yaşıyordu. Yanakları pembeleşiyor, gözlerini utanarak kaçırıyordu Luhan'dan. Bu halleri öyle tatlı öyle yeniledi geliyordu ki Luhan'a Sehun'u daha çok bu şekilde görebilmek için hazırlıksız yakalandığı her an bir öpücük çalıyordu yumuşak yanaklardan.

Sehun uzunca bir süredir aklını alamadığı çocuğu düşünürken yüzünde büyüyen gülümsemesini bozma gereği duymadan bir bardak su alıp kalçasını tezgaha yaslayarak yavaş yavaş yudumladı. Gözleri önündeki ışıldayan yüzü izlerken baktığı yerleri görmeyen gözlerle inceliyordu aslında.

"Ayh, iyice aptal oldum"

Kendi kıkırtısı kulağına geldiğinde kafasını hızlıca iki yana sallayarak bir süredir sesi çıkmayan Miumiu'sunu aramaya başladı. Küçük kedi her zamankinin aksine uzun bir süredir ilgi görmek için yanına uğramamıştı. Henüz fark ettiği ayrıntı ile kaşları hafifçe çatılırken adımlarını hızlandırıp salona ilerledi.

"Miumiu"

Gözleri doğrudan kedinin yatağını bulduğunda Miumiu'sunun uyuyor olduğunu gördü. Bu işte bir gariplik olduğunu düşünmüş olsa da minik kediyi uyandırıp huysuzlandırmak istemediğinden yeniden mutfağa döndü. Saat epey ilerlemişti ve çok geçmeden Luhan'ın kapıyı çalacağını biliyordu. Yeniden aklını işgal eden bedenle gülümseyerek balkon kapısından karşı daireye baktı ve keyifli ancak sessiz bir ıslık ile dolaptan birkaç malzeme çıkardı yemek için. Elindekileri güzelce yıkayıp çöplerini çöp kutusuna atacağı sırada ise  kutunun yanında gördüğü lekelerle kaşları çatıldı. Açık balkon kapısından mutfağın içine kadar yer yer görünen kahverengi lekeleri gözleri ile takip ederek kaynağına doğru ilerledi. Normalde yüksek katta oturduğu için balkon kapısı Miumiu için çoğunlukla kapalı olurdu ancak dalgınlığına gelmiş olmalı ki açık bırakıp gitmişti. Geçenlerde aldığı çiçeklerinin güzelce büyütebilmesi için ilaçlı topraktan almıştı bir pakette ve işini bitirdikten sonra balkonun kenarında unutmuştu paketi. Şimdi ise paket balkonun ortasına getirilmiş ve içindeki toprak etrafa dağılmıştı. Önce paketin ne zaman ve nasıl bu hale geldiğini anlamamış olsa da aklına gelen ihtimalle korkuyla çarptı yüreği. Koşarak içeri geçip titreyen elleriyle uyuyor gözüken Miumiu'yu uyandırmaya çalıştı ancak kedi tepki vermiyordu. Minik ağzının kenarı toprak renginde bir sıvı ile kaplıydı. Gözyaşları çoktan yüzünü ele geçirmişti bile. Öyle çok korkuyordu ki öleceğini sandı bir an bu korkuyla.

Zaman kaybetmeden Miumiu'yu kucaklayıp anahtarını alarak çıktı evden. Bir yandan ağlarken bir yandan da Miumiu'yu uyandırmaya çalışıyordu.

Bir Küçük Miumiu MeselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin