Ağaç ev...

1.2K 153 123
                                    

Adamda, kadında hayatlarının nasıl ilerleyeceğini elbette bilmiyorlardı. Ama bildikleri tek bir şey vardı. O da nereye ait oldukları...

Ve her insan günün sonunda ait olduğu yere dönerdi...

-41.Bölüm-

Yıldız Kuzey'in kolunda yatarken yan dönüp sırtını adamın çıplak göğsüne yasladı. Kuzey bu hamleyle beraber kadının omuzuna bir öpücük bırakmıştı.

Dudaklarının değdiği yerden parmak uçlarıyla geçerken kadın gülümsedi.

"Dün ne haldeydik, şimdi ne haldeyiz?"

Kuzey doğrulup Yıldız'a doğru eğildi. Eliyle kadının çenesini kavrayıp kendine çevirdi. Dudaklarını tutkulu bir öpücük bırakıp geri çekildi.

"Benim için değişen bir şey yok. Dünde sana aşıktım, bugün de.."

"Ben onu mu diyorum," dedi Yıldız gülerek, "bende sana aşıktım ama işte.."

"Ha anladım. Dün beni terk etmiştin sen."

"Ben mi?" Diyerek kaşlarını çattı kadın, "bitti diyen sendin."

Kuzey kadının yüzüne düşen saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı. Yüzündeki gülümseme kendini bir hüzne bırakmıştı.

"Çok kırıldım Yıldız, seni aldatabileceğimi düşünmene çok kırıldım. O kadar mı güvenmiyorsun bana?"

Kadın parmaklarını adamın saçlarında gezdirdi.

"Sana güvenmesem.." dudaklarının birbirine bastırıp etrafına baktı.

"Burda bu halde olur muyduk? Hemde daha hiçbir şey bilmiyorum. Neyi, neden yaptın bilmiyorum. Ama sana inanıyorum."

Kuzey hak verir gibi kafa salladı.

"Doğru, seni aldattığıma inansaydın. Ki, bizi burda baş başa gördüğünde öyle düşünmen çok doğal olurdu. Sana dokunmama, seni öpmeme izin vermezdin."

Yıldız minnoş bir surat ifadesiyle kafa salladı. "Hatta kafanı kırardım," dedi gülümsemesini hiç bozmadan.

Kuzey bunun üzerine gür bir kahkaha attı. "Gel buraya manyak kadın."

"Bak ya!"

Adam elini kadının sırtına koyup göğsüne yatmasını sağladı.

"Paris'ten dönmek için bilet aldığımız gün, Deniz beni bir yere götürmek istedi. Bir şey göstermesi gerekiyormuş. Bende tamam dedim. Zaten işler bitmişti. Uçakta ertesi gündü. Yani o an boştum. O yüzden tamam dedim. Şehrin dışında otantik bir yere gittik, yollara hakim olmadığım için Deniz sürdü arabayı, neyse işte bi saat filan sürdü gitmemiz.

Deniz garip bir şekilde heyecanlıydı. Hani yıllardır bu anı bekliyormuş gibi.. Şehirden uzak bir evin önünde durduk, bana bir süre beklememi söyledi. Ben arabada beklerken o o  dakika filan yoktu. Eve girip benim geldiğimi haber verdi o sıra, sonra beni çağırdı.

Evin içinden bi kadın çıktı. Beni gördüğü anda nefesimi kesicek kadar sıkı sarıldı."

Kuzey omzuna yediği darbeyle sustu. "Ah, napıyosun ya?"

Saklı SevdamOnde histórias criam vida. Descubra agora