Y/n karakterinin Hogwarts'a yeniden gelmesiyle tüm Slytherinlilerin özellikle Draco Malfoy'un nefreti onunla olacaktı. İkisini birleştiren 30 yıl öncesine ait büyük bir sır vardı. Y/n, annesinin yolundan mı gidecekti yoksa kendine yepyeni bir yol mu...
Tüm oy ve yorumlarınız için tek tek hepinize çok teşekkür ederim iyi ki varsınız <3
Y/n: DRACO!!!!
-Tren koridoruna varır varmaz Draco'yu arkası dönük bir şekilde gördüm. Adını seslendiğimde tedirgin bir şekilde hızlıca arkasını döndü. O sırada yerde yatan biri dikkatimi çekti. Yüzünü görmeden Harry olduğunu düşündüm,haklıydım.
Draco: y/n! Ne işin var senin burda ?
Y/n: Çekil şurdan.
-Draco'yu ittim. Yerde yatan Harry'e doğru eğildim.
y/n: Harry, iyi misin beni duyabiliyor musun?
-Harry yavaş yavaş kendine gelmeye başladığı sırada ayağa kalktım ve Malfoy'un üzerine yürüdüm.
y/n: Bu ne cüret ? Harry'nin kılına zarar verirsen karşında beni bulursun Malfoy. Bir daha sakın bunu deneme. Sak...
Harry: Hey y/n. Ne oluyor ?
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Y/n: Harry senin için çok korktum hadi kalk da trenden inelim. Ne oldu sana ?
Harry: Gelen sesleri takip etmiştim. Burda o ses yoğunlaştı ve bir anda bayıldım sonrasını hatırlamıyorum.
Y/n: Ne yani Malfoy yapmadı mı sana bunu ?
Malfoy: Yapmadım. Onun üstünü görünmezlik peleriniyle örtüp burda bırakıp çıkıcaktım zaten ama ona ne olduğuyla ilgili bir fikrim yoktu.
y/n: Trenin hareket edeceğini bile bile nasıl burda bırakmayı göze alabildin Malfoy ?
Malfoy: Bu hayatta düşmanlarıma asla acımam Y/n.Kim olursa olsun.
Y/n: Çık dışarı. Dinlemek istemiyorum seni.
Malfoy: Harry'e karşı böyle korumacı davranırken nasıl beni bu kadar ezebiliyorsun ? Bir şey yapmadığım halde.
Y/n: Yapabileceklerini biliyorum Malfoy. Bugün olmasa yarın ya da başka herhangi bir gün. Her ne kadar aramızı düzeltmeye çalışsak da bu koca nefretle mümkün değil. Arkadaşlarımı ne sen ne de başka birisiyle kıyaslayamam. Şimdi çık diyorum sana burdan !
- Cümlemi bitirir bitirmez Malfoy beni kolumdan tutup duvara yasladı. Kolumu çok sıkıyordu ve canım acıyordu.
Malfoy: Benimle doğru konuşmasını öğren Y/n. Bir dahakine bu kadar tolerans göstermem. İkinize de yazık olur.
Harry: Şişşştt Malfoy, sen de kime nasıl davranacağını öğrensen iyi olur.
-Harry'den bu cümleyi duymak tabii ki Draco'yu kızdırmıştı. Hemen Harry'nin üzerine yürüdü. Harry'de Draco'ya doğru yaklaştı. Tam kavga edeceklerdi ki araya girip YETEEEERRRRR diye bağırdım. İkisi de birbirinden uzaklaştı ve ben de Harry'i alıp trenden çıktım. Ron ve Hermione ile karşılaştık. Bizi çok merak etmişlerdi. Hep birlikte okula girdik. Odalarımıza geçtik. Yorucu bir günün ardından uyuyakaldık.
SABAH
Hermione'nin Lunayla bizi uyandırmasıyla kalktık. Sabah dersimiz vardı. Öğleden sonra da Harryler'in Quidditch maçı antremanını birlikte yapacaktık. Hazırlanıp derse gittik. Sınıfta Malfoy vardı. Onu gördüğüm an dün geceki yaşananlar aklıma geldi. Acaba üstüne çok mu gitmiştim ? O sırada Dumbledore içeri girdi.
Dumbledore: Çocuklar tatilden mutlu döndüğünüze çok sevindim. Tatile çıkmadan önce dediğim gibi haftaya parti yapıyoruz. Herkes şimdiden eşini ayarlasın. İyi dersler.
-Harry Luna ile Ron ise Hermione ile dansa katılacaktı. Peki ya ben ? Bir bu eksikti. Teklif eden olacak mı diye beklemekten başka çarem yoktu. O ders sıkıcı bir şekilde bitti. Maç hazırlıklarına başladık. O sırada Malfoy ve arkadaşları yanımıza geldiler.
Draco: Oooo çıtkırıldım İngiltere prensesimiz siz de mi bu maçta oynuyorsunuz ?
Y/n: (gülümsedim) Kapa çeneni malfoy. Sadece antrenman.
-Oyuna başladık. Son 10 dakika kalmıştı. O sırada oyunculardan Watson'ın attığı topu yakalayım derken top kafama geldi ve uçarken yere çakıldım. Çok bir şey olmamıştı ancak yine canım acıyordu. Tam o sırada Malfoy yanıma koştu.
Malfoy: Hey y/n iyi misin ?
-O sırada topu atan oyuncu Watson'ın yakasına yapıştı.
Malfoy: Lan adam gibi oynasanıza şunu öyle top mu atılır acemi birine.
Y/n: Acemi mi ?
Malfoy: Buna mı takılıyorsun cidden ?
Harry: Tamam kesin. Gel Y/n revire gidelim.
-Harry elimden tutup ayağa kaldırdı. Birlikte yavaşça revire gittik. Doktor bir şeyimin olmadığı sadece dinlenmem gerektiğini söyledi. Ben de uyumanın iyi geleceğini düşünüp odama çıktım. O yorgunlukla uyuyakalmışım.
