I

1K 68 86
                                    

Tom Marvolo Riddle, kollarının arasındaki bedene biraz daha sokulup gözlerini kapattı. Sabaha karşı ancak uykuya dalabilmişti. Onu uykusundan ayırmaya çalışan bir şey vardı ama uyku sersemliğiyle ne olduğunu bir türlü algılayamıyordu. Beyni onu ısrarla derin bir uykuya sürüklüyordu.

Derken kapı tekrar çaldı. Sonunda o kadar uykulu olmasına rağmen onu uyandıran sesin kaynağını bulmuştu.

"Tom... Kapı çalıyor..." Koyu saçlı genç, sevgilisinin açık sarı saçlarını karıştırıp ayağa kalktı. İnce beden onun kalktığı yere doğru yayılırken Tom hemen üstüne bir tişört geçirip odadan çıktı.

O merdivenlerden inene kadar kapı sertçe yumruklanmaya devam etti. Eğer yine o aptal çocuklarsa, diye düşündü Tom.

Yine o aptal çocuklarsa bu sefer benden çekecekleri var.

"Geldim! Patlama!" Kapıyı açtığı gibi hesap sormaya hazırlanmıştı ki karşısında gördüğü takım elbiseli insan topluluğunun her birinin elinde duran şey dikkatini çekti. Rozet.

Polis bir kelime bile etmeden evine dalarken boş bakışlarını üstlerinde gezdirmekle yetindi. Korkuyordu. Korkuyordu ama yapabileceği hiçbir şey yoktu.

Arkadan gelen, yetkili olduğu her halinden belli olan bir kadın salonun ortasına kadar yürüdü. "Ne oluyor? Üniversite harcımı daha yatırmadım ama öğrenci işleriyle konuşmuştum. Daha zama..."

"Evlat..." dedi yaşça büyük olan kadın küçümser bakışlarıyla. "Kimse senin aptal okul harcını önemsemiyor."

"Ne o zaman? Ne yaptım?" diye sordu. Panik olduğunun anlaşılmasını istemiyordu ama anlamıyordu. Polisin onunla ne gibi bir işi olabilirdi ki? Vergilerini, kirasını zamanında öderdi. Arabasını asla alkollüyken kullanmaz, hız sınırını aşmazdı.

O sırada üst kattan bir çığlık gelince Tom sevgilisinin yanına koşmaya çalıştı. Alt katta olan polis onu yakalarken Luna iç çamaşırlarının üstüne sabahlığını geçirmeye çalışarak merdivenlerden aşağı fırladı.

"Üst kat temiz." dedi diğer polis aşağı inince.

"Ne oluyor dedim? Bunun için arama emriniz var mı?" Kadın elini çantasına atıp katlanmış bir kağıt çıkarttı.

Tom onun arama emri olduğunu anladığı için bakma gereği bile duymadı. "Bizimle merkeze gelmeniz gerekiyor. İkinizin de."

"Ne arıyorsunuz?" diye yineledi Tom.

"Ne değil, kim..." dedi kadın gözlerini Tom'a dikerken. "Merkezde bilgilendirileceksiniz."

Tom mecburen Luna'yla birlikte üst kata çıktı. İkisi de üstünü giyinirken kız ağlamamak için bir şeyler saçmalayıp duruyordu. "Sakin ol, biz bir şey yapmadık."

"O zaman neden suçluymuşuz gibi odamıza daldılar? Ne kadar korktuğumu tahmin edebiliyor musun Tom?"

"Biliyorum ama ne olduğunu öğrenene kadar bir şey yapamayız. Avukatımı çağıracağım merak etme." İkisi de hemen giyip aşağı inince polislerle bir arabaya bindiler.

Tom, sorgu odasında yapayalnız otururken aklından binbir tane olasılık geçiyordu. Kim demişti, öyle değil mi? Birini sakladığını mı düşünüyorlardı? Peki ama kimi?

"Bay Riddle..." İçeri giren adam Tom'un hemen karşısına oturdu. "İlk olarak sizi apar topar buraya getirdiğimiz için teşkilatımız adına özür diliyorum. Bir kayıp vakası söz konusu ve kaybolan şahıs varlıklı bir aileden geliyor. Ortalığı birbirine kattılar."

"Ben bir şey bilmiyorum. Birini kaçıracak bir durumum yok. Tek yaşıyorum, üniversite harcımı bile zor ödüyorum."

"Biliyorum, hepsini biliyorum." dedi adam anlayışla. "Sizinle böyle konuşmamın sebebi de bu. Sizin yaptığınızı düşünmüyorum. Bunu formalite icabı bir sorgu olarak görün. Bize yardımcı olabilirseniz ne ala..."

Beautiful Mess || Tomaco Fan FictionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin