25

685 48 186
                                    

"Getirdiniz mi?" Harley Thor 'a bakarak sorduğunda Loki sahte sonsuzluk eldivenini uzattı.

"Eğer babam hala Norveç 'te olmasaydı muhtemelen alamazdık. Heimdall 'ı ikna etmemiz bile oldukça zor oldu." Thor arkasındaki masaya yaslanarak konuştuğunda Tony başını saatlerdir uğraştığı zırhtan kaldırdı ve sırıtarak konuştu.

"İki aydır balayındalarsa.. Thor sanırım size taht için bir rakip daha geliyor."

Loki hızla başını Tony 'e çevirerek kocaman açtığı gözleriyle Tony 'e bakarken Thor kocaman gülümseyerek heyecanla Loki 'ye döndü. "Bir kız kardeşimiz olsa çok güzel olurdu. Umarım bir kız kardeşimiz olur!"

Loki bunun güzel bir şey olmayacağını söylediğinde Thor karşı çıktı ve ikisi bir anda tartışmaya başladılar. Harley ve Tony onların bu haline kıkırdarken bir yandan da sahte sonsuzluk eldivenini incelemesi için Jarvis 'in tarayıcısına yerleştirdiler.

...

"Şu anda resmen uzaya gidiyoruz!" Wade heyecanla konuşarak jetin rahat koltuğuna yerleştiğinde Stephen göz devirdi.

"Kapa çeneni."

Wade onun bu cevabına somurtarak, "Neden benden nefret ediyorsun?" diye sorduğunda Stephen şaşkın bakışlarını ona yönlendirdi.

"Kız kardeşimle yatıyorsun??"

Wade alt dudağını ısırdı ve cevap vermeden omuz silkerek önüne döndü. O sırada Charles ve Wanda da onların bu haline göz devirmişlerdi.

"Bu şeyi kullanabileceğinden emin misin?" Logan 'ın sorusuna karşılık Daphne sırıttı.

"Teknolojik olan her şeyi kullanabilirim. Güçlerim bu işe yarıyor. Bilmeme gerek yok. Sadece istiyorum ve oluyor."

Logan anladığını belirtir gibi başını salladı.

"Bu kadar kalabalık olmamıza gerek var mı?" Wanda oturduğu koltukta arkasına yaslanarak konuştuğunda Charles cevap verdi.

"Orada ne ile karşılaşacağımızı bilemeyiz."

"Gerçeklik taşının yerini bilmediğini söylemiştin, nasıl buldun?" Daphne 'nin sorusu ile Stephen oturduğu koltukta gerindi.

"Beni hafife alıyorsun."

Stephen 'ın bu özgüvenli sözüne karşılık kimse bir süre bir şey demedi fakat kısa süre sonra Wade sessizliği bozdu.

"Koleksiyoncu denen bu adamın bize taşı vereceğinden emin miyiz?" Wade 'in sorusuna Wanda cevap verdi.

"Vermezse zorla alırız."

Stephen onun sözlerine başını salladı. "Almak zorundayız."

...

"Alamadık." Wade oturduğu uzay gemisinden şokla, yok olmuş binaya bakarken Stephen öfkeyle ona doğru döndü.

"Tek bir kelime daha edersen seni uzay zaman boşluğundaki tekrarlayan en kötü anına hapsederim."

Wade ona dehşet dolu bakışlarla bakarken ağzına hayali bir fermuar çekti ve başını önüne eğdi. Wanda onların bu halini izleyip göz devirirken Logan yüzündeki geniş sırıtışla elinde parıldayan sonsuzluk taşını gösterdi.

"En azından bu güzel renkli taşı buldum."

Herkes ona şaşkınca bakarken Charles sevinçle uzay gemisinde zıpladı. "Sen taşı almışsın. Tanrım! Seni yanıma almanın iyi bir fikir biliyordum. Nasıl aldın?"

INSTAGRAMWhere stories live. Discover now