3.3

3K 212 83
                                    

Draco'dan:

Adelin'i beklerken heyecanlanmıştım ve korkuyordum. Eğer ona travma yaşatırsam kendimi asla affetmezdim. Geldiğini gördüğümde gittikçe gerilmiştim. Bana doğru gelip gülümsediğinde elinden çekip sıkıca sarılmıştım. Ufak ta olsa titremesi heyecanlandığının belirtisiydi.

Adelin:Hadi gidelim.

Draco:Emin misin güzelim?

Adelin:Eminim.

Draco:Pekala... Gel,bizi sen yönlendireceksin.

Adelin:Ne?

Draco:Beni götürdüğün yere gideceğiz. Senin hatırlaman gerekli :)

O beni ilerletmeye başladığında kararsızdım. Hatırlayacağından emin değildim. Yavaş yavaş yürüdük ve durdu. Gözlerini kapattı ve biraz bekledi. Gözlerini tekrar açtığında beni ilerletip doğru yere götürmeye başladı.

Geldiğimizde bana dönüp gülümsedi. Büyük bir mendil sermiş ve içecekler koymuştum. Ben de gülümseyişine karşılık verip alnından öptüm. Onu oturttuğumda gözlerini sıkıca kapayıp geri açtı. Hatırlamaya başlamış olmalıydı.

Draco:İyi misin güzelim?

Adelin:İyiyim... hatırlamaya başladım sanırım. Gözlerin kapalıydı ve sana elmalı turta yediriyordum.

Gülümsedim ve taşın arkasındaki çantayı çıkardım.

Adelin:birileri hazırlık yapmışş

Diyip kıkırdadı.

Draco:Prensesimiz beni unutmuş,hatırlaması gerek değil mi?

Deyip göz kırptım. Çatal bıçak ve tabakları koyarken beni izliyordu. Çantadan son şeyi çıkarttığımda gözleri fal taşı gibi açıldı.

Adelin:Bunu sen yapmış olamazsın.

Draco:Bayağı da ben yaptım,ah mükemmelim biliyorum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Draco:Bayağı da ben yaptım,ah mükemmelim biliyorum.

Turtadan iki dilim kestim ve tabaklara koydum. İçecekleri de Adelin koymuştu. Çatalı alıp turtadan bir parça aldım ve Adelin'e uzattım. Gülümseyip yemeye başladığında mutluydum. Hatırlaması için küçük şeylerle uğraşmak beni mutlu ediyordu.

Adelin:Hayatımda yediğim en güzel turta olabilirr.

Gülümsedim ve yedirmeye devam ettim. 1 saat sonra İçecekler bitmiş,turtanın sadece 4/1 i kalmıştı.

Adelin:Bana telefonunu verebilir misin?

Draco:Al güzelim.

Telefonumu verdiğimde konuşmalara girip okumaya başladı. Aldığı sık nefesler ve gözlerini kapayıp açmasından başının ağrıdığını anlamıştım. Kalkıp arkasına oturdum ve onu göğsüme yasladım. Nefes alış verişleri yavaşlamıştı. Mesajların hepsini okuduğunda telefonu bana geri verdi.

Adelin:Konuşmaları ve kütüphaneyi hatırlıyorum. Ama o günü ve diğerlerini hala hatırlamıyorum. Neden elbise giydim,neredeydim hatırlamıyorum.

Draco:O gün sana çıkma teklifi ettim diyebiliriz :) Profesör Snape gelip sana obliviate yaptı. O gün sana aşık olduğumu,senin karşılıksız sevgi içinde olmadığını gösterdim. Ve parmağındaki yüzük,onu ben taktım sana. Sonra-

Bir anda inledi ve başını tuttu. Derin derin nefesler alıp verirken ben ona sıkıca sarılmış ,geçti diyerek rahatlatmaya çalışıyordum. Bir anda gözleri açıldı,ağlayarak bana gülümsedi.

Adelin:Draco... H-hatırlıyorum. Hepsini,her şeyi...

Ilysm/ textingWhere stories live. Discover now