for our daughter

17' ne ölmesi kardeşim

eheheheheh bölümde fik hakkında ki çoğu şeyi açıklıyorumm

düzyazımı beğenmiyorsan okumamanı öneririm diğer bölüm gelirsin artık:3

a çoğu şeyi öğrenmek istiyorsanızda son kısımları okusanız yeterli olur, bb

•••••

Kaos.

Şu an tam anlamı ile Park Sitesinin, Queen adlı apartmanında kaos var.

İtfaiye ve ambulansın çıkarttıkları sesler birbirlerine karışırken apartmana ilk olarak Namjoon girdi. Tamda bir psikologdan beklenildiği gibi sakindi. Kim Namjoon... Az önce elinde beyzbol sopası ile Yoongi'yi arayan adam şu an çok sakindi.

Yoongi'nin yanına gittiğinde kedi suratlı pezevengin ona sarılmasına aynı şekilde karşılık verdi, sakin olmasını dile getirdi.

"Jimin gelecek mi?" Yoongi nefes nefese sorduğunda onu başıyla onayladı. 'Bu niye bu kadar sakin amına.' Diye geçirdi kedi suratlı içinden.

"Ben geldim! Ne oldu, ne oldu?! Kaçırdım mı bir şey ne oldu?!" Hoseok elinde ki kamera ile bağıra bağıra apartmana girdiğinde daha hiçbir şeyin olmadığını görünce derin bir nefes verdi. Ardından ise 'seeehhs' diyerek kaşlarını kaldırdı, gözlerini kıstı ve alt dudağını ısırdı.

"Çevremde ki tüm herkes mi mal olur ığaamına." Jin elinde ki patlamış mısır ile salına salına Hoseok'un omuzuna vurarak girdi apartmana.

"İtfaiye nerde kaldı?" Hoseok kamerasını Yoongi'nin ağzına ağzına sokarken heyecanla sordu.

"Bak kardeşim-" Yoongi tam ağzını açmış Hoseok'a küfür edecekken bu sefer apartmana itfaiye görevlileri girdi hızlı hızlı.

"Hoş geldiniz, asansör burda. Hastamın kapalı alan korkusu var acele ederseniz sevinirim." Namjoon akıcı bir şekilde olayı izah ettiğinde Jin'in ağzının suyu akmıştı adeta.

"Sheeesh." Dedi Hoseok, Jin'i zoomlarken.

"Of çok yakışıklı değil mi?" Jin, Namjoon'a bakarken sordu Hoseok'a. Hoseok ise " İki dakikada azma amına koyim." Diyerek itfaiye görevlilerinin yanına gitti hızla.

"Lan! Lan Taehyung nerde?!" Yoongi Jin'e ithafen bağırdı. Jin ise kafası ile dışarda ambulans görevlilerine ayılıp bayılan Taehyung'u gösterdi.

"Çok ekşın annecim." Hoseok kamerasına karşı konuştu.

"Yoongi'm." Jimin, Hyunjin ile içeri girdi hızla. Yoongi'yi kolları arasına aldığında Hyunjin içerde ki insanlara baş selamı verdi.

"Jungkook'u çıkardılar mı?" Acele ile sorup onay almadığında hızla Yoongi'yi bırakarak asansöre doğru ilerledi.

"Tekrardan selam a dostlar! Ben Hoşik babanızı siker. Az önce kameram kapandı şarjı bitmiş ağlamak. Telefondan kayıt almaya devam ediyorum! Patlamış mısırlarınızı hazırla-" Hoseok bağırarak bir heyecan ile konuşurken Taehyung'un ensesine vurduğu şaplak ile cümlesi kesilmişti.

"Jungkook'u mu kurtarın!" Taehyung sinirle bağırdı. Yönetici de sonunda inmişti.

"Yaşlı moruk! Ne demek elektrik kesildi he?! E hani gelmiş bak elektirik! Asansör niye çalışmıyor?! Bak ben belanın ta kendisiyim bu apartmanı başına yıkarım oğlum senin." Taehyung tam bir psikopat gibi duruyordu karşıdan bakılınca.