ZÜMRA

4. BÖLÜM

Akşam olmuş bende evime gelmiştim.
Annem mutfakta yemek yapıyor.
Babam ise elinde bir gazeteyle koltuğa uzanıyordu. Sanki kendi evim değil.
İlk defa yabancı birinin evine giriyor gibiydim bunun sebebi ailemle Selim'i
Tanıştırma teleşıydı aslında benim ailem
Çok anlayışlı insanlar kızlarının mutluluğu onların mutluluğu demekti.
Ama nedense içinmden bi tırsmıyor değilim ama işte ne yapacaksın korkunun ecele faydası Yok.

Odama girip kapıyı kapattım kapıya yaslanıp derin bir nefes aldım.
Dolabın kapağını açıp beyaz eşofman takımı'mı giydim. Kapıyı açıp odamdan çıktım tamda o sırada Melih abim beni kolumdan çekiştirip odaya götürdü.

Ne oluyor abi Allah aşkına ödümü kopardın.

Anlat bakalım.

Ne anlatayım.

Zümraa dökül ne konuştun o hıyarla.

Aa hıyar mı çok ayıp.

Bak ya savunmya da geçmişiz hayırdır kızımm.

Bir şey olduğu Yok öyle konuştuk işte.

Şimdi benim canım kardeşim, güzel kardeşim sen tatlı tatlı anlat yoksa ben kendi yöntemlerimle çözerim bu konuyu

Tamam tamam. Bak şimdi abi ama ben sana bunu nasıl söyleyeceğim ki normal de kızlar abilerine böyle şeyleri anlatmaz.

Durum o kadar vahim diyorsun yani.

Hem evet hem hayır abi ben şey yani biz
Selim'le sevgili olduk .

Nee lan hayırdır bu ne hız az kendini ağırdan alaydın bari ben abiyim abi verdiğim akıla bak ulan Zümra.

Ve bunu sadece sen biliyorsun.

Mustafa da bilmiyor o zaman.

Hayır Mustafa abim de bilmiyor.

O zaman işler değişir kızım ikizim yoksa bende yokum ona söylemem lazım.

Abi dur ya şimdi olmaz ben sana zor söyledim zaten.

Ona da tamam ah Zümra ah sen benim gibi abiyi daha nerde bulacaksın.

Yakışıklı abim benim seni çok seviyorum

Tamam tamam şımarma hemen
git annemlere o hıyarı nasıl söyleriz onu düşün.

Bak ya hala hıyar diyor.

Sus kız bende az abilik yapayım iyice dedikodu yaptığın kankana döndüm.

Aaa senin üstüne gül koklamam abicim sen dedikodu sırada birincisin .

Bak ya hala duruyor musun kız sen.

Tamam tamam gittimm.

Melih abimle konuştuktan sonra üstümdeki yükü az da olsa atabilmiştim.
Akşam yemeği için sofrayı toplandık.
Tabağımda ki pilav hakkın rahmetine kavuşmuştu kaşıkla pilavı bir ileri bir geri oynatan ben babam tarafından uyarılmıştım.

Yeter kızım bırak artık şu nimetle oynamayı yazık.

Tamam baba özür dilerim.

Sana ne oldu Zümra bir değişiksin bu ara

Yoo ben mi değişiyim ben çok iyiyim baya baya iyyim yani. Konuştukça batıyordum daha fazla konuşsam bir pot kıracaktım taki Kapı çalan kadar . Aaa kapı çaldı ben açarım. Sofradan kalkıp içimden bir oh çektim kapıya doğru gittim gelen hatice teyze ve selim'di onları görünce dudağımı ısırıp içinmden eyvah dedim şimdi bittim yağmurdan kaçarken doluya tutulmak bu olsa gerek .