3-Biraz daha ellerimi tut.

276 30 12
                                    

Hafifçe gülümsedi.Güldüğünde gerçekten çok güzel görünüyordu.Zaten güzel bir kadındı.Bunu inkar etmenin bana bir faydası  yoktu.

"Clarke ben-"dediği an telefonu çalmaya başladı.Oflayarak,

"Buna bakmam gerek."dedi.Ben de tamam anlamında başımı salladım ve telefonuma baktım.

Babamdan 20,Raven'dan 5 cevapsız arama vardı.Nereye gittiğimi merak etmiş olmalıydı fakat onu aramayacaktım.Annemi de rahatsız etmek istemiyordum.Mesajlara girdiğimde Raven'ın bana yazdığını gördüm.

"Clarke neredesin ? Baban herkesi aradı.Finn'i bile.Telefonları da açmıyorsun.Lütfen beni ara."yazmıştı.Onunla konuşacak dermanım bile yoktu.O yüzden bir mesaj atıp telefonumu kapatacaktım.

"Raven ben iyiyim.Merak etmenize gerek yok.Sadece uzaklaşmak istiyorum.Geri döndüğümde seni arayacağım.Söz veriyorum."yazdım ve kapattım.

Bu sırada da kahvelerimiz geldi ve içmeye başladık.

"Daha önce kimse senin düşüncelerini saçma buldu mu ?"

"Nasıl yani ?"

"En değer verdiğin insan seni destekliyor zannederken, sana kötü şeyler söyledi mi ?"

Buruk bir şekilde tebessüm etti.

"İnsanların düşüncelerine önem verdiğimde, bunun beni hiçbir yere getirmeyeceğini anladım.En değer verdiğim insan olsa bile."

"Nasıl yaptın bunu ? Ben düşünmeden duramıyorum."

"Sadece kendi yoluna bakmalısın.Tek yaptığın kendini mahvetmek olur.Sen kendinsin.Bir başkasının ne düşündüğü senin hayatını bu kadar etkiliyorsa hayatta zorlanırsın Clarke."

"Çok doğru söylüyorsun ama bunu bir anda nasıl yapabilirim ?"

"Bir anda tabiki yapamazsın.Zamanla sadece kendine değer verdiğinde anlarsın."

"Bunu tek başıma yapabileceğimden emin değilim."dedim saçlarımı düzelterek.Söylediği her şey doğru olsa bile bunun nasıl yapılacağını bilmiyordum.Hayatıma başkalarının müdahale etmesine o kadar çok izin vermiştim ki kendimi bile dinlemiyordum.Sadece başkalarının fikirleri vardı Hayatımda.

"Gözlerime bak."dedi.Ona doğru döndüm.

"Ellerini ver."dedi tebessüm ederek.Anlamayan bakışlarımı ona gönderdiğimde, "Hadi."dedi.Ben de onu dinleyerek ellerini tuttum.

"Dediklerimi yap."

"Nasıl-"

"Sadece söylediklerimi yap Clarke."

"T-tamam."

"Şimdi gözlerini kapat."dediğinde gözlerimi kapattım.

"Mutlu olduğun bir an düşün."Aklıma hemen birkaç ay önce kızlarla beraber gittiğim tatil gelmişti.Kendimi şu an denizin kenarında gibi hissetmiştim.Dalgalar ve denizin kokusu, yüzüme çarpan güneş..

"Şimdi ise kötü olduğun bir an düşün."dediğinde biraz zorlandım sanki ordan kopmak istemiyordum kötü şeyleri düşünmek istemediğimi fark ettim fakat bir süre sonra bugünkü tartışmamız geldi aklıma.Farkında olmadan ellerini sıkmıştım sanırım.

"Mutlu olduğun anda kalmak istediğini biliyorum.İşte yaşadığın bir kötü anın hayatını mahvetmesine izin vermeni istemiyorum."dediğinde gözlerimi açtım.O da yavaşça ellerini geri çekecekti ki, bunu yapmasına izin vermedim.

Kaşlarını çatarak"Cla-Clarke ?"

"Biraz daha ellerimi tut.Daha iyi hissediyorum."Dedim.Bu doğruydu.Sanki sırtımdaki yükün bir kısmını almıştı, hafiflemiş hissetmiştim.Tekrar gülümsedi ve olumlu anlamda başını salladı.

— —

"Gidelim mi ? İstersen seni evine bırakabilirim."dedi Lexa.

"Hayır.Hayır ben eve gitmek istemiyorum."

"Clarke..Uzaklaşmak istemeni anlıyorum fakat ne kadar kaçabilirsin ki ? Eninde sonunda babanla-"

"Sana gidelim."dedim bir anlık cesaretle.

"Bana bu kadar çabuk mu güveniyorsun ? Daha birkaç saattir tanışıyoruz."

"Sana güvenmek istiyorum.Bir kez olsun gerçekten istediğim şeyleri yapmak istiyorum.Ama sen istemiyorsan-"

"Böyle bir şey söz konusu dahi olamaz.Sadece ben kötü bir şey yapmanı istemiyorum."

"Sen yanımdayken kötü bir şey yapacağımı sanmıyorum."

"Tamam o zaman gidelim."dedi ve birlikte ayağa kalktık.Babamla görüşmek istemiyordum.Annem de evde değildi.O yüzden gitmem doğru gibi gelmişti.Hem uzun zamandır evden uzakta bir gece geçirmemiştim.

— —

"Lexa burası çok güzel.Her gün böyle bir manzaraya uyanmak harika olmalı."dedim hızlıca camın önüne giderek.Hayran hayran bakmaya başladım.Bizim evle alakası bile yoktu buranın.Gölde iskele ve iskelenin yanında da bir bot vardı.Cenneti bilmesem de cennetten bir köşe gibiydi sanki.

Lexa'ya döndüğümde gülümseyerek bana baktığını fark ettim.Çoğu zaman gülümsüyordu evet ama bu sefer tam gözlerimin içine sanki derinliklerime bakıyor gibiydi.

"Ne var ?"dedim.

"Çok güzel olduğunun farkında mısın ?"

I Want YouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin