Hedef

Çekinme

"Bu ilaçları bir ay boyunca sabah tok karınla içeceksiniz." diyen patrona ilaçları alırken "Başka bir şey var mı?" diye sordum.

"Hayır." diyen patron ile "Bizim iyiliğimiz için kimler oy kullandı?" diye sordum.

"Bu niye gerekli?" diye sordu Akif Sabancı.

"Ben sen değilim. İnsanlara eyvallah diyeceğim." dedim.

İlker ayağa kalktı ve "Dışarı çıkalım, ben sana isimleri veririm." dedi.

"İyi olur." dedim ve ayağa kalktım.

Uzay da ayağa kalktığında üçümüz dışarı çıktık ve korumaya bıraktığımız silahları aldık.

İlker  "Sen teşekkür falan etmezsin. Sizin ceza almanız için oy kullanan kişilerin isimleri burada." dedi ve cebinden bir kağıt çıkarıp bana uzattı.

"Teşekkürler reis." dedim ve kağıdı alıp cebime koydum.

İlker "Senden sonra buralar eksik kalacak." derken Uzay kıskanmış olacak ki kolunu belime doladı.

Beni kendine doğru yakınlaştırırken İlker'e "Böyle olması gerekiyormuş. Eşin nasıl?" diye sordum.

"Evde, dinleniyor. Sen olmasaydın hem karımı hem de çocuğumu kaybedecektim." dedi.

İlker bana "Lafı olmaz." derken Uzay "Konuya Fransız kaldım." dedi.

"İlker'in eşi Hale, hamile. Geçen ay İlker'in şehir dışında olmasından yararlanıp evlerine bir saldırı düzenlendi. Ben de yakındaydım, olaya müdahale ettim." dedim.

"Sana bir hediyem var." dedi İlker ve arabasının yanında duran adamına işaret verdi.

Adamı bagajdan siyah deri bir çanta aldı ve yanımıza geldi.

İlker, adamının elinden çantayı alıp bana verdi.

"İçinde seni idare edecek kadar para var. İstediğin gibi kullan ve daha fazla ihtiyacın olursa beni ara. İş falan gerekirse de bana gelmekten çekinme." dedi.

"Teşekkürler kardeşim." dedim ve İlker ile tokalaştım.

"Yolun açık olsun." diyen İlker'e "Sağ ol." dedim ve Uzay'a "Gidelim ve eşyalarımı toparlayayım. Sonra vedalaşma falan." dedim.

Uzay acı ile "Tamam." diye mırıldandı ve arabasının şoför koltuğuna oturdu.