BŞHKM36

7K 365 21
                                    

Gitmesen olmaz mı?
Ben yine seni uzaktan sevmeye razıyım.
Ama gitme be can yaram!

Biz insanlar bir çok şeyi kaçırıyoruz.Sırf acele etmediğimiz, önemsemediğimiz için avuçlarımızın arasından kayıp gitmekte.

Aşk, zamanı gelince mi yaşanmalı?

Tam bir ters köşe soru?
Aşkın zamanı olur mu?
Ey aciz kul!
Tutuldun mu sen hiç bir kula?
Yoksa kalbin sadece atmak için mi atıyor hâla?

Boşver! Bu sorunun cevabı,tek seferde düşünüreker verilecek bir cevap değil! Akıl yormak gerek,belki de senelerce düşünmek.

Amansız bir hastalık gibidir bunu düşünmek,doğru cevabı bulduğundan asla emin olamamak gibi mesela...

"Bu sefer ben kazanıyorum."

Zehra zafer içgüdüsünün verdiği memnuniyetle arkasına yaslandı. Sıkıntıdan patlamaktansa kocası ile satranç oyanamaya razı gelmişti. Hatta vakti zamanında ona satranç oynamayı öğreten adam karşısındaki adamdan başkası değildi.

"Bu kadar emin olma Durum."

Hamza yaptığı hamle ile Zehra'yı köşeye sıkıştırmıştı. Zehra üzerinde hissettiği baskı ile başını yana yatırdı ve düşünmeye başladı.

'nasıl bir hamle yapmalıydı ki,kurtusun'

İki dakika sonra Hamza'nın sevinç naraları tüm salonda yankılandı.

"Çok fazla hırslısın. Ama unutma! Kocanı hiçbir zaman geçemeyeceksin."

Zehra kocasının laflarına alınganlık yaparken,arkasını döndü ve başını yastığa gömerek ağlamaya başladı.

Her ne koşulda olursa olsun. Bu oyun dahi olsa,kocasına yenilmek hoşuna gitmiyordu. Hatta bu duruma ağlıyor olması bile canını sıkıyordu. Kocasının karşısında aciz ve güçsüz görünüyordu.

Hamza karısının ağladığını farkettiğinde büyük bir şaşkınlık yaşadı,altı üstü kaybetmişti. Bunun içinde ağlamazdı ya!

"Zehra saçmalama! Bunun için ağlamıyorsun heralde?"

Zehra başını kaldırmadan omuzlarını silkti ve ağlamaya devam etti. Hamza tek çare olarak karısının yanına gitti ve kollarından tutarak kucağına çekti. Bu kadın hâlâ iflah olmaz bir çocuktu âdeta.

"Bu kadar duygusal olmak zorunda mısın?"

Zehra kocasının kucağında çırpınarak kaçmaya çalışıyordu. Onu sıkıştırması hoşuna gitmiyordu. Ondan kaçıp,yine ona yakalanmmak. Ona kırılıp,yine onda teselli bulmaktan bıkmıştı.

"Bırak beni."

Hamza karısının başına varla yok arası öpücükler kondururken eli bir anda karısının karnına gitti. Bu durum Zehra'nın irkilmesine sebebiyet verse de hareket etmedi. Hamza karısının karnındaki eline baktı ve sevinçle gülümsedi. Şimdi hayatta sahip olmak istediği iki varlıkta hemen yanı başındaydı.

"Seni bırakırım ama iddiayı kaybettin bana vişneli pasta yapmak zorundasın."

Zehra kaşlarını çatarak kocasına bakınca Hamza karısının iki kaşının ortasına öpücük konduruvermişti.

BAŞHEKİM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin