Bölüm 4

2.7K 201 20
                                    

"Bak abicim çiçeyk!"

"Biliyor musun güzelim seni anlamıyorum? Aynı çiçeği üç kez bana gösterdin. Ne var bu çiçekte?"

"Abicim dediy ki bu çiçeyk senin ismin. Ben Nevya!"

"Nevra'm benim... Seni kaybetmekten korkuyorum. Sanki birisi seni bizden alacak ve sen hiç gelmeyecekmişsin gibi hissediyorum."

"Abicim çiçeyime bayk!"

"Nevra'm anladım. Çiçeği dördüncü kez gösteriyorsun."

"Eyil abicim."

"Güzelim? Noldu?"

"Abicim dediy ki bu çiçeyk ne zaman ölüyse ben de o zaman gidecekmişim."

"Anlamadım... Ama bu çiçek yapay? Dur bir dakika!"

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
"Hasta gibisin kızım. Dur seni hazırlayalım." diyen anneme yorgun gözlerle baktım.

Saat sabahın beşi...

Siyah elbise ve sıkı topuzuyla bana baktı.

"Mehtap! Nerdesin çabuk gel!" diyen anneme yorganı başıma kadar çektim.

"Anne... Saat daha beş."

Annem ayıplarcasına bana baktı ve yorganı çekti üzerimden.

"Saat daha beş öyle mi Beliz? Rakiplerin şu an hazırlanmış çita gibi bekliyorlar ve sen hala uyuşuk uyuşuk uyuma çabalarındasın. Kalk Beliz!"

Yorganı ayaklarımdan da kurtarıp yatağımda doğruldum.

Annem ellerini kavuşturmuş, tek kaşını havaya kaldırmış bana bakıyordu.

" Mehtap nerdesin?!

Koşarak odama gelen Mehtap Hanım eteğini düzeltip başını öne eğdi.

"Üzgünüm hanımım. Aşağıdaydım."

Annem nefes aldı.

" Her neyse! Beliz hasta gibi. Onu banyoya götür. "

Mehtap Hanım kuşkuyla başını kaldırdı ve bana baktı.

"Hasta gibi durmuyor hanımım."

Bu sözlerden sonra annem bağırarak azarladı.

"Mehtap, sen misin Beliz'in annesi? Kızım hasta diyorsam hastadır! Boşuna mı para ödüyoruz sana?!" demesiyle Mehtap Hanım başını tekrar eğdi ve yanıma gelip kalkmamı istedi.

"Anne hasta değilim! Sadece uykum var."

"Beliz!"

Öyle bağırdı ki korkudan ayağa kalktım ama dediğini yapmayacaktım.

Annem anladı gitmeyeceğimi kolumdan kavradığı gibi banyoya sürükledi. Kolum acıyordu ve ben yapma demekten başka bir şey diyemiyordum.

Beni küvetin için otutturdu ve peşimizden gelen Mehtap Hanım'a "Suyu aç. Ateşini düşür." dedi.

Mehtap Hanım suyu ılığa ayarlayıp üstüme tuttu. Üstümdeki kıyafetler ıslanırken annem öylece izliyordu.

"Su ılık mı?"

"Ilık efendim."

"Ilık? Aç soğuyu."

"Ama efendi-"

"Kız havale mi geçirsin! Soğuyu aç dedim."

Mehtap Hanım elleri titreyerek soğuk suyu açtı.

NEVRAWhere stories live. Discover now