1.Bölüm:Umudun Son Sözleri!

67 4 3
                                    

(Biz palyaçoların kahkahaları bir de acıları ortaktır.🤡Şimdi buraya ne kadar palyaço olduğunuzu tek bir sözünüzle anlatın.)

×Tom Odell-Another Love
×Topic,A7S-Breaking Me
×Call of silence×Zero eclipse

***

Elime tutuşturduğu kum saatinin akmaya başladığını görmemle olacakları şimdiden tahmin etmek çok da zor olmamıştı. Yüzünde ki egoist gülümsemeye sadece göz devirerek görmezden geldim. Ama tabi bu onun beklediği bir hareket olduğundan gülümsemesi solmamıştı bile. Kafasını bir kaç adım uzağımda duran iki ayaklı tabuta çevirdi. Kanı çekilmiş solgun tenine bakacak olursak, ruhu çoktan bu dünyadan gitmişe benziyordu. Onun için üzülmek çok isterdim ama artık duygularımın bu konularda fişi çekilmişti sanki. Sürekli aynı senaryo, aynı facia.

Gömleğinin tek kolunu yukarıya doğru sıyırırken "Şimdi sana tek bir soru soracağım aslan parçası." dedi. Tek koluyla işi bittiğinde diğerine geçti. "Sen mi yumruğuma gelip kaşını gözünü patlatırsın yoksa ben mi geleyim?" Sesindeki o sakin tını hiç değişmezdi. Hep sabit ve ürkütücüydü. Sözünün bittiği noktada gömleğinin kollarıylada işi bitmişti. O iki ayaklı tabutun üstüne yürürken etrafımızda çember olmuş öğrenci kabilesi, her zaman ki Karan'ın standart uygulaması olan YPH ,yani "Yavşak Paketleme Hizmeti" görevini büyük bir keyifle izliyordu.

Bu sırada çoktan öldüğünü düşündüğüm tabuttan beklenmedik bir ses çıktı. "Karan yanlış anladın. Ben sadece eteğine bir şey yapıştığını görünce-"

"Gerçekten vaktini buna mı harcayacaksın Karan?" dedim sözünü keserek. Onun ucuz ve sahte yalanlarını dinlemek istemiyordum. Çok bariz şekilde yanımdan geçerken eli bacağıma değmişti. Ve bunu arabaya yaslanmış beni bekleyen Karan'ın karşısında yapması olağanüstü saçmaydı. Ha bir de!Karan gibi zeki birini, olmayan aklıyla kandırabileceğini düşünmesine diyecek bir söz bulamıyorum. Artık o iki ayaklı tabuttan başka bir şey olamazdı.

Karan omzunun üstünden bana bakarak "Doğru söylüyorsun güzelim, ona seçenek sunmam zaman kaybı." dedi.

Bunu kastetmemiştim! Ama o yine kendi bildiğini okumuştu. Onun için zaman çok değerliydi. Karan tam bir çalar saatti. Akrep ve yelkovan onun dudakları arasında yuvarlanır ve vakti geldiğinde ya gözlerinde ya da ellerinde ölürsün. O tabuttaki kişi artık ölüydü.

Beklenen yumruğu herifin tam çenesine doğru hızlı bir şekilde geçirdi. Sendeleme yaşamadan yere düşen herif, doğrudan cehennemine gitti sanırım. Baygın bir hal de yatıyordu taş zeminde. Etrafımızda toplanmış öğrencilerden, koro halinde yükselen sesler kulak çınlatacak dereceye gelmişti bir anda. Tepki verebilmek isterdim eski zamanlardaki gibi ama artık o kadar alıştığım bir senaryo ki sadece elimdeki kum saatine bakmakla yetindim.

Karan eğilerek yer de yatan adamın çenesinden tutup sağa sola doğru yatırarak baktı bir kaç saniye. Ses, soluk kesildi sanki o an.

"Çabuk gitti ya!"diye söylenmeye başladı Karan.

Fısıltılar ve bana atılan o anlamsız bakışları umursamadan sadece Karan'ın sırtına bakıyordum. En sonunda ayağa kalkıp bana doğru gelmeye başladı. Onun bana yetişeceğini bilerek, beklemeden arkamı dönüp kalabalığın arasından sıyrılmaya çalıştım hızlı adımlarla. İnsanlarda cüce çükü görmüş gibi yüzüme bakıyordu bu sırada.Bir saniye daha fazla bu ortamda kalırsam birilerini de ben yolcu edeceğim öbür dünyaya. Çok az kaldı!

BUĞUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin