Bölüm 7: Our "Classmates"

664 48 2
                                    

Ana gözlerini açtığında yüzüne tutulan beyaz ışık ile gözlerini tekrar yumdu ve yüzünü buruşturdu. Bunu yapanın Bruce olduğunu biliyordu. Koca adamın sağlığıyla tamamen alakadar olacağını biliyordu. Bu durumdan da pek memnun değildi.
Ana: O ışığı yüzümden çek Banner yoksa kalemini kırıp sana yediririm.
Bruce aldığı tehititle gülümsemişti ama yine de ışığı kapatarak kalemi beyaz önlüğünün cebine yerleştirdi. Ana'nın onu tehitit etmesi Natasha'yı hatırlatımıştı. İki kadın fazlasıyla benzer kişiliklere sahiplerdi sonuçta.

Ana yerinden doğrulmak için hamle yaptığında onu engelleyen soğuk bir metal hissetti. Bu Bucky'nin vibranyumdan yapılan sol koluydu. Başını ovuşturduktan sonra Bucky'nin bileğin sertçe kavradı.
Ana: Kolu çek James yoksa canını yakarım.
Bucky yine de kolunu çekmemişti. Ana buz mavisi gözlerini adama diktiğinde Bucky sessizce bekliyordu. Bir anda Ana tuttuğu koldan destek alarak bacaklarını Bucky'nin boynuna dolamıştı. Onların bu halini fark eden Natasha ve Steve hızlıca yanlarına gideceğinde Bucky kolay bir hamle ile Ana'dan kurtulmayı başarmıştı. Yerde yatan kadın bu defa bacağını kaldırıak Bucky'nin bacak arasına sert bir tekme atmıştı. Bucky reflesle öne doğru eğildiğinde kollarını boynuna dolamış ve onu kilit poziyona almıştı.
Ana: Beni sen eğittin James. O kadar kolay pes edecek değilim, biliyorsun.
Bucky bir hamle yapacakken masaya vurulan bir kitapla ikisi de o tarafa dönmüştü.
Natasha: Достаточно! (Yeter!)
Bucky ve Ana onun lafını dinlemiş ve durmuşlardı. Ana, Bucky'nin sırtından inmişti ve yüzünü burşuturmuştu.
Ana: Benim tanıdığın Alianovna bizi durdurmak yerine gelip bizle dövüşürdü.
Natasha zümrüt yeşili gözlerini ona diktiğinde Ana ona omuz silkmişti. Hadi ama üçü de bir süperaskerdi. Bunu ve daha fazlasını kaldırabilirlerdi.

Ana'nın fiziksel olarak sağlıklı olduğunu görünce Natasha herkesi toplantı yapmak için çağırmıştı. Ana da ordaydı.
Steve: Red Room onlara ihanet ettiğini fark ettiklerinde ne olacak?
Ana: 38 saatimiz var. 38 saat sonra yakalandığımı düşünerek beni öldürecekler. Bombanın aktif olmadığını gördüklerinde peşimizden tahminen Yelena Belova'yı gönderecekler. Ha bir de Niko Constantin'i gönderecekler.
Tony: Yelena sizin gibi bir Balck Widow'sa, bu adam kim?
Bucky: Niko Constantin bir Wolf Spider. Bizzat benim eğittiğim en başarılı ve ilk Wolf Spider. Black Widow kadar tehlikeli değil ama en az bir Winter Soilder kadar tehlikelidir.
Natasha: Red Guardian'lar?
Ana: Bu ara Red Guadian sayısı az, biliyosun Red Guardian olmak için çok fazla şart koşuyorlar. Bu şartlara uyan ve eğitimden canlı çıkan az kişi var.

Bucky ve Natasha onu onaylar şekilde başlarını salldıklarına diğerleri ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Red Room hakkında bildikleri o kadar azdı ki açıklama yapılmadan ne olduğunu anlayamayacaklardı.
Natasha: Red Guardian yine Red Room taharıfnda yetiştirilen erkeklere verilen lakaptır. Wolf Spider'lardan daha sıkı eğitilirler. Wolf Spider olmanın aksine çok daha ciddi şartları vardır. Red Guardian'lar soylarında en az altı nesil boyunca sadece Ruslar olmalı. Aynı şekilde ailesinden en az 3 nesil boyunca Rus ordusuna hizmet etmiş olmaları ya da ailelerinden en az 1 erkeğin KGB'ya bağlı olması gerekir.
Steve anladığını belirtir bir şekilde başını sallamıştı. Çocukluğundan beri dostu olan Bucky'ye, S.H.I.E.L.D. sayesinde tanıştığı ve yakın arkadaşı olan Natasha'ya bu kadar acı çektirmiş olan bu kuruluşu yerle bir etmek istiyordu.
Steve: Red Room'a müdehale etmemiz lazım.
Birçok kişi onu onaylamıştı. Tony ise kocasının kaşlarını neden bu kadar çok çattığını biliyordu, nazik bir şekilde kocasının elini kavradı ve onu sakinleştirmek için baş parmağıyla elini nazikçe okşuyordu. Ana ona baktığında Steve Rogers'ın aklından geçeneri anlayabilmişti.
Ana: Red Room'u ezmek istiyorsanız hızlı olun Yüzbaşı.
Steve: Neden?
Sarışın adam bu defa kaşlarını merakla çatmıştı. Okyanuz mavisi gözleri ile Ana'ya bakıyordu. Ona henüz güvenmiyordu
Ana: Çünkü bir on yıl daha oldu. Çember başa dönecek.
Natasha gözlerini fal taşı gibi açmıştı. Bucky ise sessizce ve Rusça bir küfür mırıldanmıştı. Bunu nasıl unuturlardı? Üçü de kısa bir şekilde birbirlerine baktıklarında hepsi ne dediklerini anlamışlardı. Etraftaki herkes ise bu üç kişinin neden bu kadar endişeli olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Steve: Açıkla bize.
Sert ve emir verici bir şekilde konuştuğunda Ana ona göz devirmişti. Natasha ise Ana'ya nazik bir bakış göndermesiyle sakin bir ses tonu kullansa da sözleri sert ve sesi buz gibiydi.
Ana: Red Room her on yılda bir yeni öğrenciler alır. Yaşı tutan ve potansiyeli olan küçük kızları ve erkekleri KGB yetimhaneden çıkartır. Ve birden ortadan kaybolurlar. Yeni bir kimlikleri, yeni bir adları ve yaşayacakları tonlarca acıları olur. Red Room o küçük çocukları bir ölüm makinesine çevirmeden önce orayı ezmek zorundasınız, zorundayız.
Herkes dehşetle bakıyordu sarışın kadına. Red Room'un bu kadar keskin çizglere sahip bir kuruluş olduğuna inanamıyorlardı.
Steve: Ne kadar vaktimiz var?
Natasha-Bucky: Beş gün.
Tony kısık bir küfür mırıldanmıştı. Bu kadar az vakitleri olması hiç de iyi değildi.
Steve: S.H.I.E.L.D. ile acilen konuşmamız lazım. Biz gidip herkesi indirebiliriz ama ordaki çocuklarla ilgilenilmesi lazım.
Clint: Maria'yı ararım ben.
Steve onu başıyla onaylamıştı. Sonrasında planlar yapılmaya başlanmıştı. Herkesin birçok fikri vardı. Gençler de gelmek iseseler de Wanda ve Pietro dışında diğerlerinin gelmesine izin verilmemişti. Planlama bittikten sonra Natasha ve Bucku onlara binayı anlatmışlardı. Kimlerle karşılaşacakları, tehlikeler ve diğer her şey...

Ana: Hepsini öldüremeyiz.
Planlama bittikten sonra oluşan sessizliği bölmüştü Ana. Gözler ona döndüğünde sakin bir şekilde Natasha'ya çevirmişti bakışlarını. Kızıl ajandna sonra gözlerini Bucky'ye çevirmişti.
Ana: Dreykov orda olmayabilir. Ivan da aynı şekilde. Taskmaster, Madam B. ve tüm eğitmenleri bulabilsek de bu ikisini öldürmeden hiçbir şey bimeyecek.
Natasha: Valeria onları da hallederiz. Ama önce diğerlerine odaklanmamız lazım. Bizim dönemden, hangileri yaşıyor?
Ana: Bizim dönemi biliyorsun, Dottie ölmüştü zaten. Ajan Carter'a bu yüzden teşekkür etmeliyim. Ben beladan kurtarmıştı Dottie'yi öldürerek.
Steve: Ajan Carter, Peggy Carter mı?
Sarışın kadın ona keskin bir baş hareketiyle onay verdikten sonra Steve dudaklarının içini ısırmıştı. Demek ki Peggy zamanında Red Room ile uğraşmıştı.
Ana: Ninotchka öldü, görevdeyken.
Natasha bu iki ismin elenmesi ile rahatlamış görünüyordu. Ama daha sayılmayan isimler olduğunu bildiği için sadece sakince bekliyordu.
Bucky: Diğerleri?
Ana: Geri kalan hepsi yaşıyor, ve oldukça sağlıklılar.
Bucky bir küfür savurduktan sonra Natash ellerini saçlarından geçirmişti. İşleri tahmin ettiğinden de zor olacaktı anlaşılan.
Bruce: Kaç kişiden bahsediyoruz?
Ana sakin bakışlarını Bruce'a çevirdikten sonra sakin bir şekilde ayağa kalkıp holografik tahtada ilerlemişti. Söylediklerini yazması için ayarladıktan sonra masaya yaslanmış ve sakin bir ses tonu ile konuşmaya başlamıştı.
Ana: Alexеi Alanovich Shostakov, dünyanın en iyi Red Guardian'ı. Nikolai Sergeievich Krylenko, en iyi ikinci Red Guardian. Krassno Granitsky, en iyi üçüncü Red Guardian. Niko Constantin, Wolf Spider programından sağlam çıkan tek kişi. Yelena Fyodorovna Belova, en iyi ikinci Black Widow. Eğer ben Black Widow olsaydım üçüncü olurdu. Ying Liu, oldukça yetenekli bir Black Widow. Ava Anatalya Orlova, Red Widow. Kendisi Winter Soilder, Alexie, Alianovna ve benim tarafımdan eğitildi. Başımıza en büyük belayı açacak olan o olacaktır. Ve son olarak Naida Pym. Kendisi en zeki Black Widow olarak eğitildi.

Holografik tahtada yazanlar herksin şaşırmasını sağlamıştı. Bunlar sadece Natasha ve Ana'nın mezun olduğu dönemden kalanlardı. Yani ilk ve en başarılı mezunlardı bunlardı. Natasha ve Ana'nın sınıf arkadaşları...

White WidowOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz